İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Aman dikkat!

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

Fahrettin Hepkeskin

6-7 Eylül 1955, bu ülkenin yaşadığı en karanlık günlerdir. 

Bir iktidar ve onun borazanı bir gazetenin oyununa gelenlerin çıkarttığı olaylarda Yahudi, Rum ve Ermenilerin yaşadığı mahalleler basıldı, dükkânları yağmalandı, 30 kadına tecavüz edildi, 15 gayrimüslim sopalarla dövülerek öldürüldü.

O günlerde Kıbrıs’la aramız bozuk, en ufak bir kıvılcım iki ülkeyi de savaşın eşiğine getirebilir.

Bir gazetenin Atatürk’ün Selanik’teki evine bomba atıldığı iddiası sonucu galeyana gelen onbinlerce kişi, İstanbul ve İzmir’de azınlıklara ait ev ve işyerlerini yakıp yıktı, tecavüz ve darp olayları yaşandı.

15 Rum ve Ermeni öldürüldü, binlerce mağaza, dükkân ve işyeri talan edildi. 

Ne acı ki, tecavüz olayları kayıtlara geçmedi ama yabancı kaynaklı yayınlara konuşanların anlattıkları bu olayları da doğrulattı.

Yıllar sonra bu büyük operasyonda ellerine aynı ebatlarda Türk bayrakları verilen ve sokağa çıkın talimatı alan dincilerle siyasi iktidar fanatiklerinin kullandıkları da ortaya çıktı ve tümü cezalandırıldı.

Bu iktidar eliyle ayaklanmanın sonuçları kötü oldu.

En sağcı gazetecisinden, en solcusuna kadar hem fikir olunan bir gerçek şuydu; Ufak bir kıvılcımla işsiz güçsüz bırakılan ve devlet gücüyle beslenen cahil kesimin ve dincilerin nasıl birden bire katile dönüşebileceği gerçeği!

Saldırıların kontrol edilememesi üzerine dönemin Başbakanı Adnan Menderes İstanbul’a çağrılıyor ve sıkıyönetim ilan ediliyor. 

5 bin 104 kişi tutuklanıyor, 10 Eylül 1955 günü dönemin İçişleri Bakanı Namık Gedik istifa ediyor. Adnan Menderes 5 yıl sonra darbe ile yönetimden alınıyor ve bu olayların da sorgulandığı mahkemeler sonrasında idam ediliyor.

Tarikatların ve şeyhlerin gücünün sorgulanması gereken şu günlerde 6/7 Eylül fotoğrafına bakarak şu uyarıda bulunmak istiyorum.

Türkiye bu utanç günlerinden gereken dersleri almalıdır. Çünkü bu coğrafyada yeni 6-7 Eylül olaylarının yaşanmayacağının hiçbir garantisi yok!

Yeryüzünde hiçbir devlet yoktur ki tarihi tertemiz olsun! 

Bu tip olayların her zaman tezgâhlandığına çok şahit olduk. 

Ne yazık ki, gerçeklerden uzak yaşayan toplumlar toplum psikolojisi ile galeyana gelebiliyor ve toplu infazlara girişebiliyorlar. 

Aman dikkat, bir daha böyle oyunlara gelmeyelim.

http://antalyaekspres.com.tr/yazi/fahrettin-hepkeskin/aman-dikkat/100332

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın