İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yılbaşı toplumsal bir isyandır

***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***

Adem Şener

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

 31 Aralık gününü, 1 Ocak gününe bağlayan gece yılbaşı gecesidir. Yılbaşı kutlamaları denilincede eski yılın sona erip yeni yıla geçildiği 31 Aralık/1 Ocak gecesi yapılan eğlence ve faaliyetler anlaşılır. Ancak yılbaşı eğlenceleri, ilk bakışta yeni yıla girişin kutlamaları gibi gözükmekle birlikte bunun hristiyan batının noel bayramıyla da yakın ilgisi bulunmaktadır.

25 Aralıkta başlayan ve yaklaşık bir hafta süreyle kutlanan noel ve yılbaşı, başta Avrupa ve Amerika kıtası ülkeleri olmak üzere dünyanın birçok yöresindeki hristiyan topluluklarca kutlanmaktır. 1 Ocak tarihinde-ki yılbaşı kutlamalarının Türkiye’de de özellikle son dönemlerde gittikçe artan bir ilgiyle kutlanmakta olduğu dikkati çekmektedir. Ancak batıda farklı anlamlar ifade eden noel ve yılbaşı kutlamalarının Türkiye’de yılbaşı bağlamında genellikle birbirine karıştırılarak birleştirildiği ve bu sebeple kamuoyunda bir spekülasyon ve devam ede gelen bir tartışma ortamı bulunduğu bilinmektedir.

Hrisityan batıda milâdî takvimin başlangıcına esas olarak Hz. İsa (A.S)’ın doğum tarihi alınmış ve bu giderek diğer ülkelere de  benimsenmiştir. Bu bakımdan bütün hristiyan alemi, aralık ayının son haftasını, doğumun arefesini teşkil etmesi bakımından, en önemli dinî bayramları olarak kabul etmişler ve bu geceyi Hz. İsa (A.S)’ın doğum yıl dönümü olarak kutlamaktadır. Halbuki Hz. İsa (A.S)’ın 1 Ocak’ta doğup doğmadığı kesin olarak belli değildir. 25 Aralık – 6 Ocak tarihleri arasında doğduğu kabul edilmektedir. Bu tarihler arasında hristiyanlar noel adı altında yılbaşı eğlencelerine başlarlar. Görülüyor ki, aslından uzaklaştırılmış ve tahrif edilmiş hristiyanlık, Peygamberlerinin doğum gününde bile bir kesinlik ve bir açıklık getirmekten uzaktır.

Noel yortusu ya da batıdaki yaygın isimlendirilmesiyle Christmas (Kristmas), Hz. İsa (A.S)’ın doğumu anısına 25 Aralık’ta kutlanan tamamıyla dinsel bir bayramdır. Batı hristiyanları tarafından 25 Aralık olarak hesaplanan Hz. İsa (A.S)’ın  doğum günü, doğu hristiyanlarca 6 Ocak olarak hesaplanmakta, dolayısıla doğu kiliseleri 6 Ocak tarihini Christmas bayramı olarak kutlamaktadır. Esasen Hz. İsa (A.S)’ın doğum gününün ne zamana denk düştüğü konusunda erken dönemlerden itibaren yoğun bir tartışmanın olduğu ve yukarıdaki tarihlerden başka bir günün Nisan ayındaki bir zamana denk düştüğü yönünde görüşlerin de ileri sürüldüğü bilinmektedir. Batı hristiyanlarınca belirlenen 25 Aralık tarihinin eski Roma’da güneşle ilgili kutsal bir gün olduğu ve bunun sonrada Hz. İsa (A.S)’ın doğum günü olarak adapte edildiği ileri sürülmektedir. Hatta bazı erken dönem hristiyan yazarların, kendi dönemlerinde, 25 Aralık kutlamalarından güneşi selamlayan batı hristiyanları uyardıkları da bilinmektedir. Noel yortusu, Nisan da kutlanan Easter (Paskalya) bayramıyla birlikte hristiyanlığın en önemli bayramları arasındadır. Noel kutlamalarının vazgeçilmez folklorik unsurları arasında çam ağacı süslemeleri ve noel  baba inancı bağlamındaki gelenekler önemli yer tutar. Her ikisi de Kuzey Avrupa kökenli olan bu folklorik unsurların, sonraki dönemlerde hristiyanlığa girdiği bilinmektedir.

Noel’de çam ağacı süslemeleri ilk kez 16. Yüzyılda Kuzey Avrupa’da ortaya çıkmıştır. Bu âdetin, eski Cermen ve Kelt dinsel geleneklerinden adapte edildiği büyük ihtimaldir. Orta doğu’dan Uzak doğuya kadar bir çok dinsel gelenekte olduğu gibi eski Kuzey Avrupa halkları arasında da yeşil ağaç verimlilik, bereket ve üretkenliğin sembolü olarak kabul edilmiş ve dinsel bayramlarında meydanlara dikilen veya evlerde bulundurulan bir yeşil ağaç bu inancı sembolize etmiştir. Kuzey Avrupa halklarının hristiysan olmasıyla birlikte, hristiyan geleceğindeki ”Hayat Ağacı”nı temsilen Hz. İsa(A.S)’ın doğum gününde yeşil bir ağaç Kuzey Avrupa’da doğal olarak çam ağacı süslemek ve bunun dallarına çeşitli hediyeler asmak âdeti ortaya çıkmıştır. 18. Yüzyıldan itibaren çam ağacı âdeti Güney Avrup hristiyanları arasında yayılmaya başlamış; kısa bir zaman sonra ise evrensel olarak hristiyanlarca benimsenen bir folklorik törene dönüşmüştür.

Her yıl, hristiyan aleminde 25 Aralık Hz. İsa (A.S)’ın yıl dönümü kabul edilerek bir hafta boyunca çeşitli etkinliklere yer verilmektedir. Katolik ve Ortadoks kiliseleri de bu olayı sahiplenmek suretiyle Hz. İsa (A.S)’ın doğumunun hatırasına bu süre içinde üç dini âyin gerçekleştirmektedir. Aynı hafta içinde noel yortusu dolayısıyla çam ağaçları kesilip cadde, balkon ve evler süslendirilip ışıklandırılmaktadır. İlk defa Almanya’da 1605 yılında ortaya konulmuş daha sonra da bütün hristiyanlık alemine sirayet eden ”Noel Baba” efsanesi de yaygın bir biçimde işlenmiştir. Noel baba aslı ve mesnedi olmayan, ancak sözde iyiliği temsil eden ve bu gecelerde çocuklara oyuncak, şeker vb. bunun gibi hediyeler dağıtan iyilik sever biri olarak bilinmektedir. Bu inançla çocukların ve yeişkinlerin dikkatleri boş bir zemine çekilmektedir. Almanya’da  ABD‘de ve Kuzey Avrupa ülkelerinde Santa Claus adıyla bilinen noel inancı Almanya kökenlidir. 17. Yüzyıldan itibaren Almanlar vasıtasıyla Güney Avrupa ve Amerika’ya taşınmıştır. Noel Baba olarak adlandırılan ve hristiyanlarca 4. Yüzyılda yaşadığı ve İznik Konsili katılımcılarından birisi olduğu ileri sürülen Myra, Demre piskoposu Aziz Nicholas’la özdeş olduğu söylenen şahsiyet tamamıyla efsanevi bir kişiliktir. Ruslar, onun kendileri için koruyucu bir aziz olduğu inancındadırlar. Hristiyanlar, bu şahsın noel döneminde gökyüzünde ren geyiklerinin çektiği bir kızakla ya da yerde eşek sırtında veya yaya olarak dolaştığına ve evlere bacalardan inerek başta çocuklar ve fakirler olmak üzere insanlara çeşitli hediyeler bıraktığına inanırlar. İslâmi inançlardaki Hızır (A.S)’ın ve yahudi geleneğindeki İlyas (A.S)’ın âdeta hristiyanlıktaki bir karşılığı gibi gözüken bu inanç, hristiyan geleneğinin önemli bir folklorik değerini oluşturmaktadır.

İslâm coğrafyasının büyük bir bölümünde açlık, yokluk, iç ve dış savaş sebebiyle Müslümanlar kan ağlar, feryat eder, tarihte emsali gömrülmedik derecede zulme maruz kalırken; bazı müslümanların bilerek veya bilmeyerek gayrımüslim uydurması olan yılbaşı günü ve gecesinde birçok büyük günahları işlemeleri ve hatta irtidada kadar giden yollara sapmaları muhtemeldir.

İşte o günahların bir kısmı;

1- İman Yönünden:  

Noel ve yılbaşı gecesinde tertip edilen ve dinen gayr-ı meşru olan eğlencelerin, işlenilen haramların meşru ve mübah kabul edilmesinin; hele de çam ağacı altında yemek yenilirse, ömür uzarmış yeni yılın ilk saatlerine neşe içinde girilirse, gelecek yıl aynı neşe ile devam edermiş.

2- Ağaç Katliamı:

Her yıl başında noel uğruna binlerce çam fidanı heba edilmektedir.

3- Açıklık-Saçıklık Ve Fuhu:

Noel ve yılbaşı gecesinde kadın erkek dekolte kıyafetleriyle dans etmek, dinimizin ahlâk ve haya esaslarına aykırı olup haramdır. Ayrıca bu gecede eğlenmek adına yüzlerce genç  kız namus ve iffetini kaybediyor ve fuhşun çirkef kollarına düşüyor.

4- İçki Ve Kumar:

İçki ve kumar bütün kötülüklerin anasıdır. Bunlar, hem dînî hemde millî hasletlerimizi kökten mahveden birer düşmandırlar.

https://medyabar.com/makale/3445499/adem-sener/yilbasi-toplumsal-bir-isyandir

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın