İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ermeni Soykırımı yıllarında Ermeni çocuklara annelik yapan yabancı kadınlar

Ermeni Soykırımı yıllarında ailelerini kaybeden Ermeni çocuklardan birçoğu, yabancı kadınların özverişli çabaları sayesinde kurtarıldı. 20. yüzyılın başında soykırım hakkındaki haberler, dünyanın tüm köşelerinden misyonerleri Omanlı İmparatorluğu’na çekiyordu. Mağdurlara yardım etmek için gelenler arasında çok sayıda kadın da vardı. Onlardan bazıları hakkında daha önce anlatmıştıkİşte o kadınlardan birkaç isim daha:

İsveçli Alma Johansson

Osmanlı İmparatorluğu’na gelen ilk misyonlerlerden biriydi. 1901 yılında Johansson, imparatorluğun yetimhanelerinde ve yardım merkezlerinde çalıştı. Batı Ermenistan’ın Kharbert (Harput) eyaletinin Mezre şehrinde çalışırken buradaki kimsesiz Ermeni çocuklar için bir yurt kurma girişiminde bulundu. 1915 katliamlarına tanıklık eden kadın, gördüklerinin etkisinde ciddi psikolojik sorunlar yaşadı, yaşananları artık görmek istemediğinden kendini öldürmeyi bile düşündü.

1915 kış aylarında misyonerlere karşı Osmanlı hükümetinin uyguladığı baskılar nedeniyle İsviçre’ye dönmeye mecbur kalan Alma, 1920 yılında tekrar Türkiye’ye dönerek İstannul’da katliamlardan kurtulanlara yardım etmeye başladı. Daha sonra Soykırım’dan kurtularak Yunanistan’a sığınan Ermenilerin peşinden Salonik’e giden Johansson, burada 200 Ermeni kadının çalışabildiği bir atölye kurdu. Saloik’te bulunduğu sırada İsveç’li misyoner, “Sürgün edilen bir halk” ve “Tehcir edilen Ermenilerin yaşamı” adlı iki kitapta Ermenilerin başına gelen vahşetleri kaleme aldı.

1941 yılında İsviçre’ye dönerek hayatının sonuna kadar Salonik’li Ermeniler ile Ermenice yazışmalarına devam eden Johansson, 94 yaşında hayatını kaybetti.

ABD’li Tacy Atkinson

ABD’de tanınmış bir doktor olan eşi herbert Atkinson ile 1902 yılında Osmanlı İmparatorluğu’na taşındı. 1908 yılında ABD’ye dönen çift, Kharbert’in Mezre şehrinde hastane inşa etmek için yardım toplamaya başladı. 1909 yılında hastane inşaati başladığında ABD’li çift, üç çocuğunu da yanına alarak Kharbert’e yerleşti.

Her yerde katlıamların yayıldığı 1915 yılında Atkinsonlar, kendi evlerinde ve hastanede Ermenileri saklayarak onları kurtarmaya çalıştı. Yakında Kharbert’te tifo salgını başladı, Herbert tifodan hayatını kaybetti. Ancak Tacy, ölümü göze alarak hastaneyi yönetmeye devam etti, aynı zamanda tanıklık ettiği katlıamları defterinde resmediyordu.

Ermeni Soykırımı’nın sadece Türkler tarafından planlandığına inanmayan Tecy, “Türklerin bu kadar planlı, net ve düzenli hareket etmesini kim gördü? Ben on yıldan fazladır Türklerle çalışıyorum ve bunun sadece onların planladığına inanmıyorum. Almanların ve şeytanın parmağı var bu işte” diye yazmıştı günlük defterine. 1917 yılında üç çocuğu ile ABD’ye dönen Tacy Atkinson, 1937 yılında dünyaya gözlerini kapatmadan önce günlük defterini yayınlamayı başardı.

ABD’li Bertha Morley

Müzik dersleri vermek üzere 1913 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun Marzvan şehrine gitti. 1915 yılında tanıklık ettiği katliam manzaralarını günlük defterine aktaran Morley, daha sonra defterini “Marzvan 1915: Bertha Morley’in günlüğü” adı altında yayınladı. Jön Türklerin baskısı altında 1916 yılında ABD’ye dönen Morley, Soykırım’dan kurtulanlara yardım etmek üzere Kızılhaç temsilcisi olarak 1918’de Lübnan’a taşındı ve zorla müslümanlaştırılan ve türkleştirilen 1000 Ermeni çocuğun sığındığı Antura yetimhanesinde çalışmaya başldı. Uluslararası Kızılhaç Örgütü’nün çabalarıyla bu çocuklar yeniden vaftiz edildi ve Hristiyanlığa döndü. Yetimhane’nin müdürlüğünü üstlenen Bertha, Harutyun Alboyacıyan, Toros Jamkoçyan ile Tadeos ve Sedrak Haşhaşyan kardeşlerini evlatlık aldı. Bertha Morley, 95 yaşında ABD’de hayatını kaybetti.

https://www.ermenihaber.am/tr/news/2019/10/31/Ermeni-Soykırımı-Osmanlı-İmparatorluğu-misyonerler/168343

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın