İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İsrail, Gazze’nin kültürel ve dinî mirasını da harabeye çevirdi

İsrail, Gazze Şeridi’nde 1 yılı aşkın bir süredir muazzam acılara yol açmanın yanı sıra bölgedeki müzeleri, dinî yapıları, tarihî eserleri ve arkeolojik hazineleri de yok etti.

İsrail’in Gazze’ye yönelik savaşının yarattığı yıkım, kuşatma altındaki şeridin kültürel mirasını da esirgemedi; müzeler, camiler, kiliseler ve arkeolojik alanlar yok edildi veya ağır hasar gördü.

  • Eylül ayı itibarıyla Unesco, İsrail saldırılarının başladığı 7 Ekim 2023’ten bu yana 69 kültürel miras alanında hasar olduğunu kaydetti.
Gazze'nin Eski Şehir bölgesine Memlûkler döneminde İslâm mimarisi esas alınarak inşa edilen Paşa Sarayı (Kasru'l-Paşa), asırlar boyu farklı imparatorluk ve devletlere ev sahipliği yapmış tek saray modellerinden birine sahipti, 5 Ocak 2024.
Gazze’nin Eski Şehir bölgesine Memlûkler döneminde İslâm mimarisi esas alınarak inşa edilen Paşa Sarayı (Kasru’l-Paşa), asırlar boyu farklı imparatorluk ve devletlere ev sahipliği yapmış tek saray modellerinden birine sahipti, 5 Ocak 2024.

Bunlar arasında 10 dinî alan, 43 tarihî ve sanatsal açıdan önemli yapı, 2 taşınabilir kültürel varlık, 6 anıt, 1 müze ve 7 arkeolojik alan yer alıyor.

Unesco’nun uydu görüntüleri kullanarak yaptığı ön değerlendirme, bu sitelerin yüzde 29’unun (20 site) yıkılmış, yüzde 20’sinin (14 site) ciddi şekilde hasar görmüş ve yüzde 51’inin (35 site) orta derecede hasar görmüş olduğunu gösteriyor.

BM ajansı, savaştan kaynaklanan hasarın yalnızca uzaktan değerlendirmelerini yapabildiğini söyledi. Ki bu da, yerdeki hasarın boyutunun daha ciddi olabileceği anlamına geliyor.

Refah'ta bir camiden geriye kalanlar, Şubat 2024.
Refah’ta bir camiden geriye kalanlar, Şubat 2024.

Bu yılın başlarında, İsrail’in Gazze’de Filistin eserlerini de yağmaladığını doğrulayan raporlar ortaya çıktı.

İşgal altındaki Batı Şeria’daki Birzeit Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, İsrail güçlerini bu yılın başlarında Gazze’deki El-İsra Üniversitesi’nden 3.000’den fazla eseri yağmalamakla ve ardından hırsızlığı örtbas etmek için siteyi yıkmakla suçladı.

Kültürel soykırım

İsrail’in şeritteki askerî harekâtı öylesine şiddetli oldu ki, bugün Gazze’nin kentsel manzarası neredeyse tanınmaz hale geldi.

  • Mısır ve Levant arasında yer alan Gazze, tarihsel olarak imparatorlukların kavşak noktası olarak hizmet etmiş ve her biri ardında kendi izlerini bırakmıştı. Şimdiyse, Mısırlılar, Asurlular, Romalılar, Hristiyanlar ve Müslümanlar tarafından bırakılan eski medeniyetlerin kültürel kalıntıları ya yok ediliyor, zarar görüyor ya da risk altında.
Memlûk sultanı Sultan Berkuk'un isteği üzerine 1387'de inşa edilen Berkuk Kalesi, 23 Nisan 2024.
Memlûk sultanı Sultan Berkuk’un isteği üzerine 1387’de inşa edilen Berkuk Kalesi, 23 Nisan 2024.
İsrail, kültürel mirası koruma kurallarını Gazze’de tamamıyla ihlal ediyor.
İsrail, kültürel mirası koruma kurallarını Gazze’de tamamıyla ihlal ediyor.

Osmanlı tarihçisi Dr. Yakub Ahmed, “Bu kültürel silme, Filistinlileri tarihî ve kültürel köklerinden koparmayı ve Filistin tarihini tamamen inkâr eden bir anlatıyı teşvik etmeyi amaçlayan Siyonist projenin kasıtlı bir parçasıdır.”dedi.

Ahmed, İsrail’in “kültürel soykırım” gerçekleştirdiği, geçmişi ve gelecek nesillerin miraslarını sürdürme potansiyelini sildiği konusunda uyardı.

Kuzey Gazze’deki Beyt Hanun’daki evinden zorla kovulan Filistinli yazar Ömer Abdül Hakem Hamad, İsrail’in amacının Filistinlilerin toprakla olan tüm bağlantılarını silmek olduğuna inanıyor.

Hamad, “İsrail, Filistin halkının Filistin’e yönelik haklı iddiasıyla ilgili tüm önemli noktaları kasıtlı olarak hedef alıyor ve yok ediyor, Filistin kimliğini silmeye ve yok etmeye çalışıyor. İsrail, Filistin halkının ruhuyla bağlantılı her şeyi silmek ve kendimizi savunmamız için herhangi bir argümanı veya aracı baltalamak için hem güçlü hem de gizli tüm olası araçları kullanıyor.” diye ekledi.

  • “Çocuklarımıza ve gelecek nesillere bize yaptıklarını anlatacağız. Kültürlü, intikamcı bir Filistin nesli yükselecek, işgali ifşa etmek için sol elinde bir kalem ve bu iğrenç Siyonist düşmana karşı savaşmak ve intikam almak için sağ elinde bir tüfek olacak.”
  • -Gazze’deki Filistinli yazar Ömer Abdül Hakem Hamad

Hamad, işini kaybetti ve İsrail’in bir yılı aşkın süredir devam ettirdiği saldırılarda sayısız aile üyesi ve arkadaşının öldürüldüğünü gördü, ancak Filistinlilerin İsrail’in silmeye çalıştığı şeyi yeniden inşa edeceğinden emin.

Yazının devamında, Gazze’de geçtiğimiz 1 yıl içinde tahrip edilen veya hasar gören bazı tarihî yerlerin bir özeti yer almaktadır.

UNESCO miras alanı olan ve MÖ 800'lü yıllara dayanan Gazze'nin bilinen ilk limanı olan Anthedon Limanı (Blakhiyah) da büyük ölçüde yıkılan yapılardan.
UNESCO miras alanı olan ve MÖ 800’lü yıllara dayanan Gazze’nin bilinen ilk limanı olan Anthedon Limanı (Blakhiyah) da büyük ölçüde yıkılan yapılardan.

Camiler

Gazze Dinî İşler Bakanlığı’nın ekim ayının başlarında bildirdiği üzere, İsrail ordusu, Gazze’nin 1.245 camisinden 814’ünü yıktı ve Ekim 2023’ten bu yana 148’ine ciddi hasar verdi.

Yıkılan camiler arasında Gazze Şehri’nin Zeytun semtindeki Osman bin Kaşkar Camii de yer alıyor. Hz. Peygamber’in büyük büyükbabasının gömüldüğüne inanılan yerde 1220 yılında inşa edilen cami, 7 Aralık’ta İsrail’in düzenlediği bir hava saldırısında yıkıldı.

Gazze’nin değerli bir simgesi ve bölgedeki en eski camilerden biri olan Büyük Ömer Camii(Câmiu’l-Umerî el-Kebîr) de, 8 Aralık 2023’te İsrail’in bombardımanıyla büyük ölçüde yıkıldı.İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRHz. Ömer’in Gazze’deki hatırası: Büyük Ömer Camii

Büyük Ömer Camii’nin minaresi, camiden geriye kalan tek şey.
Büyük Ömer Camii’nin minaresi, camiden geriye kalan tek şey.

Aslen 7. yüzyılın başlarında inşa edilen cami, İslâm’ın ikinci halifesi ve Hz. Muhammed’in halefi olan Hz. Ömer bin el-Hattâb’ın adını taşıyor. Caminin zarif tasarımında beyaz taş, sivri kemerler ve hilalle taçlandırılmış oyma ahşap balkonla çevrili uzun sekizgen bir minare yer alıyordu.

Savaşın başlarında İsrail güçleri, dört kanopiyle çevrili açık bir avluya sahip olan Seyyid Haşim Camii‘yi de hedef aldı.

Caminin batı bölümünde, yaz seyahati sırasında Gazze’de vefat eden Hz. Muhammed’in büyükbabası Haşim bin Abdul Manaf’ın türbesi yer almaktadır. Başlangıçta Memlûkler tarafından inşa edilen cami, 1850 yılında Osmanlı padişahı Sultan I. Abdülmecid tarafından restore edildi.

2014'ün Ramazan ayında Seyyid Haşim Camii.
2014’ün Ramazan ayında Seyyid Haşim Camii.
  • İsrail’in onayladığı Silahlı Çatışma Durumunda Kültürel Mülkiyetin Korunmasına Dair 1954 Lahey Sözleşmesi uyarınca, ülkeler, çatışmalar sırasında kültürel alanları korumayı taahhüt etmektedir.

İsrail ise bu taahhüdü büyük ölçüde göz ardı etti.

Kiliseler

Gazze Şeridi’ndeki Hristiyanlığın mabedi antik kiliseler de İsrail’in saldırılarından kaçamadı; çatışma başladığından beri Gazze’deki 3 kilise de İsrail tarafından vuruldu ve hasar gördü.

  • V. yüzyıla dayanan Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesi, Gazze’deki en eski ibadet yerlerinden biri ve tüm Hristiyan âleminin en eski yapılarından biri olarak kabul ediliyor.

MS 407’ye dayanan kilise, 12. yüzyılda Haçlılar tarafından eski statüsüne geri döndürülmeden önce 7. yüzyılda camiye çevrildi.

İsrail bombardımanında hasar gören Gazze şehrindeki Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesi, 5 Ocak 2024.
İsrail bombardımanında hasar gören Gazze şehrindeki Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesi, 5 Ocak 2024.

Kilise, Gazze Şeridi’ndeki en eski hastane olan bitişikteki 141 yıllık El-Ehli Baptist Hastanesi’ne düzenlenen ölümcül bir İsrail hava saldırısı sırasında hasar gördü.

19 Ekim 2023’teki saldırının ardından en az 18 Hristiyan Filistinli öldürüldü ve onlarca kişi yaralandı.

Kudüs Rum Ortodoks Patrikhanesi, kilisenin hedef alınmasının “savaş suçu” teşkil ettiğini söyledi.

15. yüzyılda, kilisenin yakınına inşa edilen Osmanlı tarzı Vilayet Katibi Camii de aynı saldırıda hasar gördü.

Aziz Porphyrius Kilisesi, bu yılın 30 Temmuz’unda tekrar hedef alındı. 2024 saldırısının ardından, Aziz Porphyrius Kilisesi’nin de üyesi olduğu Dünya Kiliseler Konseyi (WCC), saldırıyı kınayan bir bildiri yayınladı.

  • Gazze’de yaklaşık 1.000 Hristiyan yaşıyor, bunların çoğu Yunan Ortodoks, ancak Aziz Porphyrius Kilisesi, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları sırasında hem Hristiyanlar hem de Müslümanlar için hayatî bir sığınak oldu.

Benzer şekilde, 1997’de Gazze’nin kuzeyindeki Cibaliya’da keşfedilen Bizans Cibaliya Kilisesi‘nin de İsrail kuvvetleri tarafından tahrip edildiğine inanılıyor.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya'da Mukheitim arkeolojik alanının açılışı sırasında sergilenen Bizans kilisesinin kalıntıları, 24 Ocak 2022.
Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya’da Mukheitim arkeolojik alanının açılışı sırasında sergilenen Bizans kilisesinin kalıntıları, 24 Ocak 2022.

Filistinli yetkililer onlarca yıldır burayı korumak; hayvan tasvirleri, av sahneleri ve palmiye ağaçları içeren antik Bizans mozaiklerini restore etmek için çalışıyorlardı.

Fransız kuruluşu Premiere Urgence Internationale ve British Council’ın yardımıyla üç yıllık bir restorasyon projesinin ardından, 5. yüzyıldan kalma Bizans kilisesi 2022’de halka açılmıştı.

Sitenin yeniden açılışını kutlayan bir törende, Gazze’deki en kıdemli Hristiyan din adamı olan Tiberias Başpiskoposu Alexios, “Gazze Şeridi’nde manastır hayatının 280 yılında başladığını” belirtmişti.

Bizans döneminden kalma Cibaliye Kilisesi’nin kalıntılarına ev sahipliği yapan arkeolojik alandaki mozaik zemin, 24 Ocak 2022.
Bizans döneminden kalma Cibaliye Kilisesi’nin kalıntılarına ev sahipliği yapan arkeolojik alandaki mozaik zemin, 24 Ocak 2022.

Bu yılın temmuz ayında, Unesco, Tehlike Altındaki Dünya Mirası Listesi’ne Gazze’de başka bir Hristiyan alanı olan Saint Hilarion Manastır Kompleksini eklemişti.

4. yüzyıla dayanan Saint Hilarion Manastırı, Ortadoğu’nun en iyi korunmuş manastırlarından biri ve aynı zamanda en eskilerinden biriydi.

Bu yılın ocak ayında, Al Jazeera, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırısında onun da hasar gördüğünü bildirdi.

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr al-Balah'a yakın Tell Umm el-Amr'daki Saint Hilarion Manastırı arkeolojik alanındaki kalıntılar, 11 Ağustos 2024.
Gazze Şeridi’nin merkezindeki Deyr al-Balah’a yakın Tell Umm el-Amr’daki Saint Hilarion Manastırı arkeolojik alanındaki kalıntılar, 11 Ağustos 2024.

Bir UNESCO sözcüsü, “Devam eden çatışmanın Gazze Şeridi’ndeki kültürel miras üzerindeki etkisinden derin endişe duyduğunu” söyledi.

“Örgütümüz ayrıca Filistin Dünya Mirası alanlarından biri olan Saint Hilarion Manastırı’nın (Tell Umm el-Amr) da Gazze Şeridi’nde bulunduğunu hatırlatıyor.” dedi.

Ve, “UNESCO, kültürel miras alanlarının hasar ve yıkımlarının yanı sıra sivil ve ekonomik yaşam üzerindeki sonuçlarını da kınıyor.” diye ekledi.

Tehlike altındaki diğer alanlar

İsrail’in yoğunsaldırılarından etkilenen diğer miras alanları arasında “Roma Nekropolü” olarak da bilinen Ardu’l-Muharbîn de yer alıyor.

Kalıntıları, 2023 yılında Filistinli ve Fransız arkeologlardan oluşan bir ekip tarafından, inşaat işçilerinin konut inşa ederken inşaat alanda mezarlara rastlamasının ardından ortaya çıkarılmıştı

MÖ 200 ile MS 200 yılları arasına tarihlendiği düşünülen en az 134 mezar, birçoğu sağlam iskeletler içeren bir Roma nekropolünde ortaya çıkarılmıştı. Buluntular arasında üzüm hasadı motifleri içeren ve diğeri yunus resimleriyle süslenmiş iki süslü kurşun lahit vardı.

Unesco’ya göre hasarlı olarak listelenen alanda neyin hasar görmüş olabileceği ve İsrail ordusunun arkeolojik alanı yağmalayıp yağmalamadığı hakkında çok az ayrıntı var.

  • İsrail, dışarıdan uzmanların girmesine izin vermiyor ve Filistinli arkeologların alanı incelemesi çok tehlikeli.

2023’ün sonlarına doğru sosyal medyada paylaşılan video görüntüleri, Gazze’nin tarihî Es-Semra Hamamı’nın (Samaritanlar Hamamı) yoğun İsrail bombardımanı sonrasında yıkıldığını gösteriyor.

Samaritanlar Hamamı yaklaşık 1.000 yıllık ve birkaç kez yenilenmiş, en son 1990’larda Filistin Yönetimi tarafından yenilenmişti.

Gazze şehrinde bir zamanlar 6 hamam vardı, ancak birçoğu şehrin son yüzyıldaki hızlı genişlemesine uyum sağlamak için, özellikle de 1948 Nekbe’sinden veya İsrail’in kurulmasına yol açmak için Siyonist milisler tarafından Filistin’in etnik temizliğini ifade eden felaketten sonra yıkıldı.

Son yıllarda, hayatta kalan hamamlar, İsrail’in devam eden saldırıları nedeniyle sığınak yeri olarak kullanılıyordu.

El-Karara Kültür Müzesi'ndeki eserler temizlenirken, 19 Ekim 2020.
El-Karara Kültür Müzesi’ndeki eserler temizlenirken, 19 Ekim 2020.

2016 yılında Muhammed ve Necla Ebu Lahia tarafından kurulan ve Han Yunus Müzesi olarak da bilinen el-Karara Müzesi‘nin de İsrail ordusunun ateşiyle yok edildiği doğrulandı.

Müzede, Kenan döneminden Gazze ve Levant’ta yaşayan çeşitli Tunç Çağı medeniyetlerine kadar uzanan yaklaşık 3.000 eser sergileniyordu.

Gazze'nin güneyindeki El-Karara Kültür Müzesi de Bizans döneminden kalma çanak çömlek koleksiyonunun çoğunu İsrail saldırılarında yitirerek ciddi hasar gördü.
Gazze’nin güneyindeki El-Karara Kültür Müzesi de Bizans döneminden kalma çanak çömlek koleksiyonunun çoğunu İsrail saldırılarında yitirerek ciddi hasar gördü.

Ekim ayında İsrail saldırısı sonucu hasar gören müzeden geriye sadece çanak çömlek parçaları ve kırık camlar kaldı.

Kaynak: MEE

https://www.gzt.com/mecra/israil-gazzenin-kulturel-ve-din-mirasini-da-harabeye-cevirdi-3790090

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın