İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

BENİM ANNEM NAM-I DİĞER TERZİ DİLBER

İBRAHİM BAYKAN

“Anneler gününe özel merhum canım anneme ve yaşayan tüm annelere selam olsun.”

Aksaray’ın yerli ve köklü YÜCEDAĞ ailesinin Yedi kardeşten biri olarak; Ermeni vatandaşların yoğun ikamet ettiği mahallede dünyaya geldi.
Kız çocuklarının okuldan uzak tutulduğu ekonomik koşulların da elvermediği O yıllarda Dokuz yaşına kadar okul görmedi.

Dokuz yaşında iken mahallelerinde ikamet eden bir İlk Okul öğretmeninin dikkatini çekti ve öğretmen; ailesinden okutulmasını istedi.
Ailevi durumu gayet iyi bilen öğretmen aileye kendi sınıfına alacağını ve aileye hiçbir külfet getirmeyeceği garantisi vererek okula kaydedildi.

Babanın ölümü Yedi kardeşin ve bir annenin geçim zorluğu ve öğretmeninin başka bir Kasabaya tayini nedeniyle İlk Okul Üçüncü sınıftan sonra ayrılmak zorunda kaldı. Ama aldığı eğitim 
Annesi; sanat öğrenme amaçlı mahallelerindeki yetenekli Ermeni terzilerden Pırlanta adlı terziye gönderdi. Kısa zamanda mesleği öğrendi ve ustası ile birlikte yoğun bir şekilde çalışarak aile bütçesine katkıda bulundu.

O yıllarda nişan ve gelin giysilerinde simli kordon işlemeli Üçetek modası hakimdi ve bunu da iyi beceren annem ve ustası dahil toplam terzi sayısı Üçü geçmezdi.
Evlenme çağı geldi Aksaray Devlet Hastanesinde hastabakıcı olarak çalışan yine Aksaray’ın yerli ve köklü Baykan ailesinden olan babam Hasan Baykan ile evlendirildi.
O yokluk zamanın koşulları annemin evlendikten sonra da çalışmasını zorunlu hale getirdi. Benden sonra İki kız kardeşimin de dünyaya gelmesi ile geçim sıkıntıları hayli artmıştı.

Evlilikten sonra ev kirasından kurtulmak amaçlı Kurtuluş Mahallesinde belediyenin dar gelirli ve kiracı ailelerine karşılıksız hibe ettiği arsaya kendi işgücü katkılarıyla küçük bir gecekondu yaptılar.

Annem bu mahallede mesleğini icra etti; pazenin tersini düzünü ayırt edemeyen onlarca cahil genç kıza dikiş dikmeyi öğretti.

Bunun yanında Ermeni ustasından aldığı görgü kurallarını da öğretti. Ben O dönemi çok iyi hatırlıyorum ve yakın tanığıyım. Bu icra ettiği meslekte rahmetli annemin emekleri çok istismar edildi.

Nasıl mı?

Dikişini diktiği müşterilerinden pek çoğu para yerine bahçelerinden domates, fasulye, salatalık getirirdi. Annem: “Bacım bunlardan benim bahçemde de var bana para lazım” dese de sonuç değişmezdi.

Kimi bayanlar sutyen kullanmadığı için dikilen elbise üzerinde kendini göstermezdi eline sağlık yerine: “Abla kocam bunu beğenmedi; bana giydirmiyor” derlerdi.
Annem de: “Bacım O kocana söyle de sana önce bir sutyen alsın” derdi.
Kimileri de diktirdiği elbiseyi götürür, parasını getirmezdi. Hiç unutmuyorum bir gün annemle pazarda alışverişteyiz genç bir bayan geldi anneme sarıldı: “Dilber abla tanıdın mı beni hakkını helal et ben sana dikiş ücretini verememiştim şimdi Almanya’dan izinli geldik al bu senin hakkın” dedi.

Annem tüm bu ve benzeri müşteri ilişkileri dayanılmaz bir hal alınca mesleğini konfeksiyona yöneltti. Geçmiş dönem Millet Vekilimiz Sn. Mustafa Serdengeçti’nin dedesinin konfeksiyon mağazasına seri halde hazır erkek gömleği dikti.
Hiç unutmam hazır kesilmiş ve sadece işçilik bedeli Altmış Kuruş. Ben ve kız kardeşimle biz de gömleklerin düğmelerini dikerek annemize yardımcı olurduk. Seri olduğu için iyi paralar kazandık böylece zavallı annem müşteri kaprisinden de kurtulmuş oldu.
Bizler büyüdük yetiştik ve birçok sıkıntılarımızı geride bıraktık derken; annem tüm bu çektiği çilelerin neması olsa gerek beyin kanserine yakalandı. Ben O yıllar Hacettepe Üniversitesi’nde Öğretim Üyesi olarak görevdeydim.

Eksik olmasın kurumum elinden gelen tüm tıbbi tekniği kullandı. Tedavi sürecinde derslerim haricinde ben yanında oldum ve hep şöyle dua ederdi: “Allah’ım bana evlat acısı gösterme”

Allah’ın sevgili kuluymuş duası kabul oldu. Kendisinin ölümünden sonra elem bir trafik kazasında kız kardeşim; Ümran Baykan Önder, Babam Hasan Baykan, Eniştem Bekir Önder ve yeğenim Serkan Önder olmak üzere Dördü birden olay yerinde can verdi. Allah gani, gani rahmet eylesin. 

Kazadan sağ kurtulan yeğenim Serhat Önder’e ve Kardeşimin Almanya’da ikamet eden kızı yeğenim Selma Önder Demirci’ye Allah’ım sağlıklı uzun ömürler versin.
Başta annem olmak üzere hayatta olmayan tüm annelere Allah’tan rahmet yaşayanlara uzun ve sağlıklı bir ömür diliyorum.

Sevgi ve Saygılarımla

https://www.sultanhanigazetesi.com/yazarlar/ibrahim-baykan/benim-annem-nam-i-diger-terzi-dilber/4871/

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın