İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Aris Nalcı: “Sınır açılacak ise bunu yeni seçilecek Cumhurbaşkanı yapacak”

Ermenistan-Türkiye  ilişkilerinin normalleşme sürecine, oraya Soykrımı nasıl etkileceğine ve Ermenistan ile Türkiye arasındaki sınırların yakın zamanda açılmasıyla ilgili üst düzey yetkililerinin açıklamalarına ilişkin  Ermenihaber.am,Türkiye’deki siyasi çerçevelerinden farklı isimlerle, sivil toplumu temsil eden şahıslarla röportajlar gerçekleştiriyor.

Bu röportajı Agos Gazetesi yazı işleri müdürlüğü yürüten ve şu anda  Artıgerçek Gazetesi köşe yazarı Aris Nalcı ile gerçekleştirildi. 

– Ermenistan-Türkiye arasında başlatılan normalleşme süreci çerçevesinde taraflar, Ermeni Soykırımı’na ilişkin anlaşmazlıkları nasıl çözebilecekler? Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?

– Nihayetinde iki ülke komşu dost veya düşman olsa dahi sınırlarının açık kalması muhtemel. Türkiye ile Yunanistan arasında yıllardır süren sorunlara rağmen iki ülke arasında diplomatik ilişki var. Bu örnekten yola çıkarak soykrıımın şu anki normalleşme sürecinde masada olmadığını düşünebiliriz. Ancak gün gelip de Türkiye masadan kalmak veya kaçmak istediğinde mutlaka bunu soykrıım  konusuna bağlayacaktır.

– Şu an Türkiye’nin Ermeni Diasporası’na karşı sürdürdüğü politika, normalleşme sürecini nasıl etkiler?

– Bu aslında Türkiye’nin komşusu Ermenistan ile ilişkilerini ve diaspora ile olan ilişkilerini ayırdığını gösterir. Türkiye Diasporayı Ermeni Soykırımı yasa tasarılarını öne sürerek rövanşist bir yapı olarak göstermek istiyor. Ancak diaspora Ermenilerinin haklı mücadeleleri bunu boşa çıkaracaktır. Normalleşme sürecinde Diaspora daha yumuşak bir rol oynamalı. Nihayetinde süreç iki devlet arasında yaşanıyor. Bu devletlerin kendi bürokrasileri ve kendi işleyişleri var. Diaspora ise bir halk. Ben Ermeni halkını ve devletini soykırım konusunda ayırıyorum. Devlet bir aygıttır, halklar ise yaşayan varlıklar. Belki birçokları benim görüşüme katılmayabilirler. Ancak bence Ermenistan devleti Ermeni halkının çıkarlarını savunmak için vardır. Bu da bugün düşman da olsa komşu ülkelerle ilişkinin kurulmasından geçer. Öte yandan Diaspora Ermenilerin, devlet olarak gördüğü Ermenistan’daki nüfusundan daha büyük bir Ermeni nüfusuna sahiptir. Bugün dünyada 11 milyon Ermeni var ise bunun sadece 3 milyonu Ermenistan’da. Diaspora da bunun bilincinde ve devletler üstü bir mekanizma olarak işlemeli. Bu da onun soykırımın tanınması talebinin makul ve haklı olduğunu gösterir.

Normalleşme sürecinde bu ayrımı yapabilen bir Türk devleti, daha kolay ilerler. Bunu Türkiye diplomasisi de çok iyi biliyor. Ancak görmek ve bilmek istediği kadar. Nihayetinde eğer bu süreç sekteye uğrayacak ise bu Türkiye sebebiyle olacaktır. 

– 2023 yılında Ermenistan ve Türkiye, üst düzey açıklamalarıyla sınır kapısının açılmasına değindiler. Bu yıl, İki ülke arasındaki sınır konusunda herhangi bir değişiklik olabilir mi?

– Türkiye şu anda bir seçim sürecinde. Bu süreçte Erdoğan hükümetinin her hareketi aslında bir sonraki hükümete kalacak bir miras. Sınırın açılması süreci bence hükümetten de bağımsız olarak bürokratik işlemlerin tamamlanması ile ilerleyebilir. Yani devlet ve bürokrasi bu işi yürütebilir. Ancak bu açıklamalarda Türkiye ne kadar samimi idi. Bunu 14 Mayıstaki seçimlerin ardından göreceğiz. Zira sınır açılacak ise bunu yeni seçilecek Cumhurbaşkanı yapacak…

https://www.ermenihaber.am/tr/news/2023/04/21/Aris-Nalcı/247389

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın