Barselona merkezli Col·lectivaT Kooperatifi ve İstanbul merkezli Sefarad Kültürü Araştırma Merkezi (SKAD), ortak bir projeye imza attı. ‘Avrupa Birliği’nin Ortak Kültürel Mirası: Türkiye ve AB arasındaki diyalogun korunması Hibe Programı’ kapsamında desteklenen ‘Judeoespañol (Ladino): Akdeniz’in iki yakasını birleştiren dil’ isimli proje çerçevesinde ‘Hiçbir dil dijital çağın gerisinde kalmasın’ isimli bir çalıştay düzenlendi.
10-11 Mayıs’ta İstanbul’daki Cervantes Enstitüsü’nün ev sahipliği yaptığı çalıştayda birçok azınlık dili konuşan katılımcı yer aldı. Çalıştayda azınlık dillerinin ve dijital eşitsizliğe maruz kalan dillerin dijital çağda karşılaştığı tehditleri, bir dilin dijitalleştirilmesinin ne anlama geldiğini ve gelecek nesiller için dilleri korumaya yönelik olumlu uygulamalar katılımcılarla paylaşıldı. Makine çevirisi, sanal asistanlar ve sesli dikte gibi yeni yeni ortaya çıkan teknolojik uygulamaların azınlık dillerini nasıl daha hızlı bir şekilde marjinalleştirdiğinden, neden sürekli olarak çoğunluk dillerinde uygulama geliştirildiği gibi konulara değinildi, dil verilerinin ne anlama geldiğinin de üzerinde duruldu. Çalıştay katılımcılarıyla bu durumu tersine çevirmek için nasıl harekete geçileceğine dair bilgi ve deneyim paylaşım atölyesi yapıldı. Çalıştayın ikinci bölümündeyse, ‘Judeoespañol (Ladino): Akdeniz’in iki yakasını birleştiren dil’ projesi çerçevesinde kazanılan deneyimler aktarıldı, SKAD’ın önceki çalışmaları, eğitici videoları tanıtıldı. Ladino datahub veri merkezi [data.sefarad.com.tr] ve toplanan veri kümelerinden bahsedildi ve sesli çeviri uygulaması [translate.sefarad.com.tr] gösterildikten sonra katılımcılarla Anadolu dilleri için neler yapılabileceği tartışıldı.
Çalıştaylar, kooperatif üyeleri Alp Öktem ve Pelin Doğan ile Sefarad Kültürü Araştırma Merkezi’nden Emel Benbaşat tarafından yürütüldü.
Dört yıldır yürüttükleri projenin detaylarını, Ladinonun dijital ortamlarda yer alması ve gelecek nesillere aktarılması için geliştirdikleri araçları Col·lectivaT Kooperatifi kurucu üyesi, hesaplamalı dil bilimcisi, azınlık ve azınlıklaştırılmış diller üzerine kaynaklar ve araçlar yaratan Alp Öktem Agos’a anlattı.
Azınlık dillere merakınız nasıl başladı?
Bunu anlamak için Col·lectivaT İşçi Kooperatifi üyelerine bakmamız yeterli olacaktır. Kurucuların hepsi Barselona’ya göç etmiş ve farklı disiplinlerden gelen insanlar. Hepimiz bir göç deneyiminden geçtiğimiz için bunun önemini anlıyoruz. Azınlıklaştırılmış bireyler olarak azınlık dillerinin toplumun neresinde konumlandığını çok iyi anlıyoruz. Dil konusuna yoğunlaşmamızın sebebi bu alana ilgimizin olması. Kooperatif üyelerinden Pelin Doğan, dil öğreterek hayatını kazanıyor. Ben hesaplamalı dilbilimciyim. Kaynakları az olan diller için neler yapılır düşüncesiyle yola çıkıldı diyebilirim. İçinde bulunduğumuz coğrafi bölgenin katkısı var. İspanya’nın Katalunya bölgesinde azınlık dili olan Katalanca hâkim. Tehlike altında değil belki ama öncelik olarak önde gelmiyor. Franko zamanında zaten konuşulması yasak olan bir dil. İlk önce Katalanca ile ilgili neler yapabiliriz diye yola çıktık. Bir ürün çıktığında, ilk olarak İspanyolca kullanılıyor. Bu konuda açık kaynaklar, araçlar geliştirdik.
Konu Ladinoya nasıl geldi?
Judeoespañol ile tanışmamız tesadüfi oldu. Sefarad Kültürü Araştırma Merkezi’nin (SKAD) yaptığı işlerle tanıştık. Ladino, sadece Anadolu’da olan bir dil değil. Bizim ilgimizi çeken, bu dilde çok fazla kaynak üretilmiş, çalışma yapılmış olmasıydı. İspanya’dan gelen ve dünyanın her yerinde konuşulan bir dil. Yahudilerin her yerde yaşamasıyla, diasporayla, dünyanın her yerinde Sefaradlar var ve bu durum Ladinonun her yerde konuşulmasını sağlıyor. Kısaca, İspanya ile Türkiye arasında bir dil olması, dünyada konuşulması ve geldiğimiz topraklardan bir dil olması ilgimizi çekti.
Ladinonun dijital platformda varlığını sağlamayı ve dili korumayı amaçlayan bir veri tabanı oluşturduğunuzu anlıyorum.
Evet, amacımız dili dijitalleştirmekti ve bunu yapmak için veriye ihtiyacımız var. Veri bir yerde duruyorsa, dil, dijitalleşmeye yatkın oluyor. Ladino üstüne çok fazla kaynak, araştırma olsa da bu kaynakların tamamı veri formatında değildi. Bu projeyle birçok veri seti oluşturduk. Olanları topladık, dil teknolojistlerin kullanabileceği bir hale getirdik ve formatlarını değiştirdik. Şalom gazetesinde çıkan makaleleri bir dosyada toplamak bile dil modelleri oluşturulabilmemize yardımcı oldu. SKAD’ın yaptığı Ladino çevirilerini toplamak ve saklamak bir çeviri uygulaması geliştirmemize yardımcı oldu ve bu verilerin çevirmenler, araştırmacılar, ilgilenen herkesin kullanılabileceği şekilde muhafaza edilmesi kıymetli oldu.
Kaybolmaya yüz tutmuş dilleri korumaya yönelik bir çalışma yürütüyorsunuz aslında. Bu çalışmanın kaybolma tehlikesinde olan dillere bu durumda Ladinoya nasıl bir etkisi olur?
Bu dillerin tehlikesi egemenin gözünde gitmiş diye bakıyorum. O yüzden bu çalışmayı yapabiliyoruz. Egemen o dillere hep tehlike olarak bakıyor, örgütlenebilir, bize karşı bir şey yapabilir diye görüyor. İlkokulda öğrendiğimiz yararlı ve zararlı cemiyetler misali. Bu nedenle bu diller bastırılmış ve egemenin gözünden bakarsak başarılı da olmuş. Ermenice, Rumca, Ladino; bu dillerin konuşmacıları artık az. Bu tehlike azaldı gibi gördükleri için bu dillerde bir şeyler yapmak daha kolay, ilgili olanların öğrenmesi mümkün hale geldi. Bu esnada dijital devrim gerçekleşti ve buna farklı bir pencere açmış oldu. Bu dili belgelemek, yeniden canlandırmak için uğraşlara başlanmışken bir de dijital araçlar edinelim denmeye başlandı. Bu da farklı bir cephe. Bizim amacımız da aslında teknolojik altyapıları olmayan bu örgütlenmelere teknolojik cepheyi göstermek. Keşke bu cemiyetlerden bu teknolojileri geliştirenler çıksa. Projenin, ileride bunun mümkün olması için bir önayak oluşturacağını düşünüyorum.
Etkinlik esansında Ladinonun korunması ve gelecek nesillere aktarılmasının önemine dikkat çekildi. Ladinonun dijitalleştirilmesi dilin gelecekte yok olma tehlikesini azaltır mı?
Kesinlikle. Projenin iki yapay zekâ ürünü var. Birincisi otomatik çeviri uygulaması, ikincisiyse ses sentezi. Birincisi aşina olduğumuz bir şey. Basit bir şekilde girdiğiniz sözcük veya cümleleri Ladino, İspanyolca, İngilizce ve Türkçe dilleri arasında çevirebiliyor sistem. Ses sentezi ise sanal asistanın konuşmasını sağlayan bir araç. Anlamadığım ve Ladino olan bir belgeyi okuyabilmemi sağlayan yazılım aracı doğrudan makine çevirişi uygular. Etrafımda sözlük veya Ladino bilen birinin olmasına gerek kalmadan metni anlayabilirim bu araçları kullanarak. Ses senteziyle ise merak ettiğim kelime veya cümlelerin Ladinoda nasıl okunduğunu, telaffuz edildiğini duyabilmemizi sağlıyor.
Özellikle kurduğunuz çeviri sistemi insanların katkılarına açık diye anladım. Bu nasıl işliyor?
Az kaynağı olan diller dezavantajlı durumda. Otomatik çeviri sistemleri manüel çevirilere dayanıyor. Yani bu verilere dayanarak işliyor. Ladino için manüel çeviri verisi çok çok azdı. Bu az kaynaklarla ve çeşitli araçlarla bu sistemi geliştirebildik. Hatalar var ama sistem işliyor. Hataların giderilmesi için oraya daha çok veri girilmesi lazım. Henüz Ladino konuşan insanlar varken onların girip o hataları düzeltmesi, bilgi eklemesi bu sistemin zenginleşmesini sağlıyor. Böylece daha iyi bir çeviri sistemi elde edilebilir. Otomatik çeviri sistemlerine insanların katkı sunabilmesinin bir güzel yanı da cemiyetin bu aracın bir parçası olmasını sağlaması.
Projenin devamı için planlarınız var mı?
Şimdilik bu çalıştayları değerlendirmek ve önümüzdeki haftalarda Barselona’da Katalanca üzerine yapacağımız çalıştayları tasarlamakla meşgulüz. Fakat bu projenin nelere dönüşeceğini, nasıl büyüyeceğini yavaş yavaş anlamaya başlıyoruz. Col·lectivaT olarak özellikle bir dile yoğunlaşmıyoruz, yelpazemiz geniş. Projeyi yürüttüğümüz yıllar içerisinde Ladino alanında çalışan başka araştırmacılarla bilgi alışverişi yapmak çok önemliydi. Projenin çıktılarını tanıttık ve sunduk. Bunun Sefarad cemiyetinde nasıl yankılanacağını henüz tam olarak kestiremiyoruz. Proje çok beklemedikleri yerden geldi diye düşünüyorum. Çalıştaya gelen ve gayet umutsuz Ladino konuşmacıları vardı, umutsuzluğa rağmen bu konuda ciddi çabalar gösteren insanlar. Beklemedikleri yerden kazanç elde etmişler gibi gördüm. Dili gelecek nesillere aktarmak için çok uğraş vermiş insanlar. Sonra da kullanabilecekleri böyle bir araç çıkmış oldu. O yüzden beklenmedik yerden bir kazanç diye düşünüyorum.
Bir de bir teknolojik uçurum var. Ben kişisel olarak bu uçurumu kapatmaya çalışıyorum. Bu işleri anlamak için illa teknisyen olmaya gerek yok. Verileri aktarmak, ‘yapay zekâ nedir?’i anlatmak önemli. Etkinlikte teknolojiyle uğraşan bir Sefarad görmedim. Görmeyi çok isterdim. Aslında onunla aynı dili konuşuyorum. Bu işi alıp yürütecek olan o kişiler. Koyduğumuz temelin üstüne taş koyabilecek insanlar gerekiyor.
Col·lectivaT nedir?
Col·lectivaT, çoğu Türkiyeli ancak Barselona’da tanışmış beş kişi tarafından 2017’de Barselona’da kurulmuş, kâr amacı gütmeyen bir işçi kooperatifidir. Kültürel çeviri, sosyokültürel/sosyopolitik araştırma ve kolaboratif dil işleri için teknolojiler gibi çok yönlü hizmetler sunar, araştırma ve teknoloji hizmetleri, azınlık ve azınlıklaştırılmış halklar ve dilleri üzerine çalışan STK’lara yardım etmeye odaklanır. Son yıllarda Katalan hükümetinin desteğiyle, Katalancadaki en büyük konuşma külliyatını hazırlamış ve yayınlamış; Katalanca için ilk açık kaynak konuşma tanıma sistemini sağlamış ve son teknoloji ve açık kaynak bir nöral konuşma sentez motoru geliştirmiştir. Ek olarak, kooperatif, düşük kaynaklı diller için makine çeviri sistemlerini geliştirmek için kâr amacı gütmeyen Sınır Tanımayan Çevirmenler için çalışır. Hizmetlerin yanı sıra Katalunya’daki kooperatifçilik örnekleri hakkında 1+1 dergisi için röportajlar yapmış ve 2019’dan beri Katalan hükümeti ve Barselona Belediyesi tarafından finanse edilen Barselona Kooperatifçilik Merkezi projesi, ‘Dayanışma Ekonomisi ve Göç’ ağının bir bileşenidir. Bu bağlamda Katalunya dayanışma ekonomisi ağı içinde ırkçılık ve ayrımcılığa karşı bilinç oluşturmak için çalışır ve göçmen ortaklar tarafından oluşturulan kooperatif projelerine destek olmaktadır.
Col·lectivaT yaptığı çalışmalarının ayrıntılarına web sitesinden ulaşabilirsiniz: https://collectivat.cat/en.
https://www.agos.com.tr/tr/yazi/27338/judeoespaol-akdenizin-iki-yakasini-birlestiren-dil
İlk yorum yapan siz olun