İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Koro müziği dünyayı değiştirebilir

Barselona Uluslararası Koro Festivali’nde “maskesiz” kategoride birinci olan Boğaziçi Gençlik Korosu’nun şefi Masis Aram Gözbek, “Bir toplumda koro kültürünün yaygınlaşması çok önemli. Hayalini kurduğumuz birlikte yaşama modelini çok güzel ve kökten öğreten bir şey” diyor.

Seyhan Akıncı – Boğaziçi Gençlik Korosu, şef Masis Aram Gözbek’in “Yıllar içinde kocaman bir aile olduk, adına da MAGMA & Boğaziçi Caz Korosu ailesi dedik” diye anlattığı ailenin bir parçası. 2014’te şef Gözbek tarafından kurulan Boğaziçi Gençlik Korosu, bu yıl 57’ncisi düzenlenen Barselona Uluslararası Koro Festivali’nde maskeli ve maskesiz performanslarla yer alınan yarışmada maskesiz kategoride birinci oldu. Geçtiğimiz yıl aynı festivalde Boğaziçi Caz Korosu ile Karma Korolar kategorisinde birinciliğe ulaşan şef Gözbek ile bu başarıların anlamını ve koro kültürünün önemini konuştuk.

Barselona Uluslararası Koro Festivali’nde Boğaziçi Gençlik Korosu ile birincilik kazandınız. Festivalden ve bu başarının hissettirdiklerinden bahsedebilir misiniz?

Barselona Uluslararası Koro Festivali, Katalan Koro Federasyonu tarafından düzenlenen çok köklü bir festival. Geçtiğimiz yıl pandemi nedeniyle tamamen çevrimiçi düzenlenmişti. Bu yıl ise hibrit olarak gerçekleşti. Korolar hem geçen hafta Barcelona’da canlı performanslar yaptılar hem de bizim dahil olduğumuz video yarışması gerçekleşti. Geçtiğimiz yıl Boğaziçi Caz Korosu’yla video yarışmasına katılmış ve Karma Korolar kategorisinde birinci olmuştuk. Bu yıl da aynı yarışmaya Boğaziçi Gençlik Korosu’yla katıldık ve birinci olduk. Üst üste iki yıl Türkiye’den bir koronun birinci olması çok büyük bir gurur. Onun da ötesinde benim çalıştırdığım koroların birinci olması ayrı bir mutluluk. Yarışmaya dünyanın dört bir yanından çok iyi korolar başvurdu ve çok iyi performanslar izledik. Dünyanın farklı yerlerinden beş çok değerli jüri üyesi bizi birinciliğe layık gördü. Bu yüzden çok mutluyuz.

Yarışmaya iki performansla katıldınız…

Bu yarışmaya 2020 yılından iki performansımızla katıldık. Birisi Cemal Reşit Rey’deki 2020 Yeni Yıl Konseri’nden diğeri ise Kadıköy Yeldeğirmeni Sanat Merkezi’ndeki bir konserimizden. Bu eserlerden biri “Kasar Mie La Gaji”, Afrika Sahel yerlilerinin dilinde “Dünya yorgun” demek. Eser boyunca sadece bu cümle sarf ediliyor. Artık çok büyük bir iklim krizimiz var. Bu açıdan anlamlı da bir eser. Önemli bir mesaj. Umarım bu ve benzeri mesajlar artık gezegenimize çok daha iyi bakmamız konusunda bizleri harekete geçirebilir.

Oluşturduğunuz korolarla önemli başarılar kazandınız. Koro kültürünün yerleşmesi neden bu kadar önemlidir?

Bir toplumda koro kültürünün yaygınlaşması çok önemli. Çünkü aslında hep hayalini kurduğumuz huzur ve barış içinde birlikte yaşama modelini çok güzel ve kökten öğreten bir şey çok sesli koro müziği. Biz koroda şarkı söylerken aslında bir yandan birbirimizi dinlemeyi, birbirimizi daha iyi anlamayı, birbirimize karşı daha anlayışlı olmayı, yardımlaşmayı, dayanışmayı, sevgiyi, paylaşmayı öğreniyoruz. Farklılıklarımızı dezavantaj değil zenginlik olarak görüp bu farklı renklerin bir araya gelerek oluşturduğu harmandan keyif almayı öğreniyoruz. Dolayısıyla çok sesli korolarda şarkı söyleyerek yetişen nesiller, çocuk ve genç yaşta birlikte güzel bir iş yapmanın keyfini yaşayarak, bu insani değerlerle yoğrularak yetiştiklerinden onların oluşturduğu toplumlar da dünyaya çok daha farklı bakacaktır. Umuyorum ki ülkemizde koroların sayısı her gün daha da artar, koro müziği her yere yayılmaya devam eder. Koro müziği dünyada birçok şeyi değiştirebilir. Buna yürekten inanıyorum.

Bahsettiğiniz dayanışma için de yürüttüğünüz sosyal sorumluluk projeleri var…

Koro müziği hayata dair çok şey söylüyor. Bu anlamda başlattığımız ve destek olduğumuz sosyal sorumluluk projelerini çok önemsiyoruz. Elimizden geldiğince sesimiz ve performanslarımızla, inandığımız değerleri savunarak sosyal anlamda da koro müziğinin dönüştürücü ve birleştirici gücünü kullanmaya gayret ediyoruz. Koro müziğinde direkt insan sesi kullandığınız için mesajınızı da direkt ulaştırabildiğiniz bir alan. Müziğe, sanata tutunmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.

“Her gelen kendi rengini getiriyor”

2014’ten bu yana kaç kişinin yolu geçti korodan?

Boğaziçi Gençlik Korosu’ndan en az 300 kişinin yolu geçmiştir… Koroda şarkı söyleyip şu an profesyonel müzik yaşantısına adım atmış genç sanatçılarımız da var. Hayatlarımızda çok fazla şey değiştiriyor bir koroda şarkı söylemek. Boğaziçi Gençlik Korosu da bunun önemli örneklerinden. Çok fazla insan koroya katılıyor sonra çeşitli sebeplerden devam edemiyor. Dolayısıyla yoğun bir devinim var. Her yıl en az bir ya da iki seçme yapıyoruz. Kadromuz bu anlamda dinamik. Beni de zorlayan bir konu bu. Ama her gelen insan kendi rengini getiriyor. 4000 kişiye yakın amatör koro şarkıcısının, müzikseverin yolu korolarımızdan geçti. Şu an bünyemizdeki sekiz aktif toplulukta, dünyanın dört bir yanından yaşları 14 ile 65 arası değişen bine yakın korist yer alıyor. Yıllar içinde kocaman bir aile olduk, adına da MAGMA & Boğaziçi Caz Korosu ailesi dedik.

https://www.milliyet.com.tr/kultur-sanat/koro-muzigi-dunyayi-degistirebilir-6792679

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın