2021-04-25
2008 yılından beri Clark Üniversitesi Tarih Bölümü Holokost ve Soykırım Çalışmaları Merkezi’nde çalışmalarını sürdüren Taner Akçam, Ermeni soykırımı yalananını savunurken, Osmanlı’nın öldürdüğü iddia edilen Ermenilerin bugünkü PKK gibi olduğunu itiraf etti. Söz konusu Ermenileri masum gösteren Akçam, PKK’yı da kendince temize çekmiş oldu!..
2008 yılından beri Clark Üniversitesi Tarih Bölümü Holokost ve Soykırım Çalışmaları Merkezi’nde çalışmalarını sürdüren Taner Akçam, Ermeni soykırımı yalananını savunurken, Osmanlı’nın öldürdüğü iddia edilen Ermenilerin bugünkü PKK gibi olduğunu itiraf etti. Söz konusu Ermenileri masum gösteren Akçam, PKK’yı da kendince temize çekmiş oldu!..
24 Nisan 1915’te başladığı yalanıyla yıllardır Türkiye’nin önüne bir şantaj malzemesi olarak çıkarılan Ermeni soykırımı yalanı, bu yıl da Türkiye düşmanları tarafından gündemden düşürülmedi. Dün başlayan tartışmalar gündemdeki yerini korurken, soykırım olduğu yalanını savunan kesimler yaptıkları açıklamalarıyla Türkiye’yi hedef aldı.
Son olarak Taner Akçam da Ermeni soykırımı yalanını savunurken büyük bir itirafta bulundu. 2008 yılından beri Clark Üniversitesi Tarih Bölümü Holokost ve Soykırım Çalışmaları Merkezi’nde çalışmalarını sürdüren ve sözde Ermeni soykırımı hakkında bir kitap yazan Taner Akçam, 1915 yılında Osmanlı ile karşı karşıya gelen Ermenilerin bugünkü PKK gibi olduğunu söyleyerek istemeden de olsa gerçekleri gözler önüne serdi.
Ayrıca Akçam, Ermenileri savunurken PKK örneği vererek, bugün Türkiye’ye karşı mücadele yürüten ve binlerce sivil katleden PKK’yı da kendince temize çekmiş oldu.
‘Ermeni devrimci örgütleri bugünkü Kürt hareketine benzetebilirsiniz’
Duvar’a konuşan Taner Akçam şunları söyledi:
“(1878 Berlin Anlaşması’nın 61. maddesi) Bu maddeye göre büyük devletler Osmanlı hükümetinden Ermenilere yönelik saldırıların engellenmesi için tedbir alınmasını şart koşarlar. Bu saldırılarda Kürtler ve Çerkesler’den bahsedilir. Osmanlı hükümetinin düzenli bir biçimde büyük devletlere rapor vermesi gerektiği söylenir.
Maddenin özelliği şu: 1878 yılının, Mart ayında yapılmış Ayastefanos Antlaşması’nın bir tekrarıdır. Orada “Ermenistan” kelimesi ilk defa uluslararası literatüre geçer. İkincisi, Ermeni sorunu, Berlin Anlaşması ile Osmanlı devleti ile onun Ermeni tebaası veya milleti arasındaki bir sorun olarak değil bölgedeki etnik ve din grupları arasındaki bir çatışma olarak tanımlanmıştır. Nitekim zaten bu anlaşmadan hemen sonra Ermeni devrimci örgütleri kurulmaya başlanır.
Bugünkü Kürt hareketi ile kıyaslayabilirsiniz, gerilla eylemleri olan, dağlarda gerilla savaşları veren kişiler olarak düşünebilirsiniz. Bu savaşların ağırlıklı hedefi, Kürt feodal önderleri ve Ermenilere zulüm ve mezalim yapan Osmanlı yöneticileridir. Sonuçta tıpkı bu dönemde olduğu gibi eylemleri “terör” olarak adlandırıldı ve anarşiye sebep olan kişiler olarak görüldüler. Osmanlı hükümeti bu terörü bastırmak için bölgede askeri operasyonlar düzenledi ve sonuçta 80 bin ila 300 bin arasında değişen rakamların verildiği, 1894- 1897 Abdülhamit dönemi katliamları ile sonuçlandı.”
İlk yorum yapan siz olun