İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Murat Uyurkulak: “Türkiye toplumunu saran vahşi milliyetçilik, bu büyük tarihsel suçla yüzleşmeden sona ermeyecek”

Tüm dünyada Ermeni Soykırımı’nın anma günü olan 24 Nisan arifesinde Ermenihaber.am, Türk yazar ve çevirmen Murat Uyurkulak ile Türkiye’nin inkarcı politikasını ve Ermeni-Türk ilişkilerinin olası perspektiflerini konuştu.

Yazarın kaleme aldığı “Salonda Gezinen Hayalet” adlı hikaye, Hrant Dink’in anısına ithaf olunan ve Ermenice’ye çevrilen “İçimizdeki Ermeni” başlıklı kitabında yer aldı. Hikayenin karakterlerinden Hamza Dede, hayatı boyunca “Türkleri çivili fıçılara atan ve kanlarını sağıp içen” Ermenileri anlatıyor, ancak yaşı ilerledikçe hikayesi gittikçe değişiyor ve sonunda tam tersini anlatmaya başlıyor artık:

İşte, iyice ihtiyarladı Hamza Dede. Bunaklığın asude ve müphem ülkesine adım attıktan sonra hikâyesi yavaş yavaş değişmeye başladı. Önce, “Biz de onların köylerini basıyorduk,” ilavesi geldi. Ardından “çivili fıçı” ve “kan içme” faslı tümüyle gitti, sadece basılan köyler kaldı. Çok geçmeden baskınlardan da vazgeçip hikâyeye hep şu soruyla başlar oldu: “Kızılırmak’ın adı neden Kızılırmak, bilir misiniz?” Cevabı da peşinden geliyordu: “Çünki Ermeni kanıyla doldu. Onunu birden birbirine bağlardık, mermi ziyan olmasın diye, tek bir kurşunla vurur, ırmağa atardık…”

– Ermeni Soykırımı’nın tanınması ve kınanması Türk toplumuna ne verebilir ve gelecek için ne gibi önemli sonuçları olabilir?

– Ermeni Soykırımı bizim nefret, kötülük, kin gibi duygularla hesaplaşamadığımız noktalardan birisi, belki de en önemlisidir. Türkiye toplumunu saran vahşi milliyetçilik, bu büyük tarihsel suçla yüzleşmeden sona ermeyecek. Medeni, müreffeh, demokratik bir ülke kurmak istiyorsak ermeni Soykırımıyla yüzleşmemiz şarttır. 1915’e kadar en az iki milyon nüfusa sahip bir halkın on yıl sonra esamisinin okunmamasıyla ilgili bir derdimiz olmalı. o dert de bizim insanlıkla ilişki kurmamız derdidir.

– ABD Devlet Başkanı Joe Biden seçildiği günden bugüne kadar Erdoğan’la şahsen veya telefonda görüşmedi. Bugün Türkiye-ABD ilişkilerindeki gerginliği dikkate aldığınızda, Biden’in, 24 Nisan konuşmasında Soykırım kelimesini kullanıp kullanmayacağı konusunda ne düşünüyorsunuz?

– Biden’ın veya herhangi bir Batılı liderin siyasi tercihlerinin çok masum olduğunu-olacağını düşünmüyorum. Ben kendi zaviyemden, Ermeni Soykırımı ile ilgili her tür tanımayı, kabulü, Türkiye devletini bu konuda tanımaya, kabule, yüzleşmeye çağıran her kararı olumlu bulurum.

–Türkiye’de, iktidara geldikleri zaman Ermeni Soykırımı’nı inkar etmek yerine tanıma yolunu seçebilecek siyasi güçler var mı Sizce?

– Üyesi olduğum TİP, ondan önce üyesi olduğum HDP bu konuda yeterince mesafe kat etmiş durumdadır.

– AKP iktidardayken Ermenilere karşı nefret ve ırkçı politikanın azalması mı, çoğalması mı beklenmeli?

– AKP’nin herhangi bir vicdani meseleyle doğru, sağlıklı ilişki kurabileceğini sanmıyorum. AKP, kendi iktidarının sürmesi için her şeyi yapabilir. Bu partinin tekinsizliğinden Türkiye halklarına bir hayır veya fayda gelebileceğini sanmıyorum. Bu iktidar, her tür yakıcı kararı gözünü kırpmadan verebilecek, ruhsuz ve medeniyetsiz bir zalimdir.

– Ermenistan–Türkiye’nin, Ermeni ve Türk halklarının ilişkilerinin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

– Bu soruyu genel alıyorum… Dünyanın hiçbir halkının birbiriyle sorunu yoktur. Hele ki keşkeği, halayı, şarkısı, kaşı gözü birbirine bu kadar benzeyen iki halkın barışmasında en ufak bir sorun olmayacaktır.

NARİNE TADEVOSYAN

Kaynak:Ermenihaber.am


Ermenistan Kamu Radyosu

Yorumlar kapatıldı.