***HyeTert, bu kaynağın ve/veya içeriğin yanlış ve/veya yanıltıcı bilgiler ve/veya soykırım inkarcılığı, ırkçılık, ayrımcılık ya da nefret suçu içerdiği/yaydığı kanısındadır. Metni paylaşmadan önce bu uyarıları göz önüne alarak, içeriği ve/veya kaynağı güvenilir kaynaklardan kontrol ediniz.***
|
Tamer Korkmaz
19 Ocak 2007’deki Hrant Dink cinayetinden bir yıl kadar sonrasıydı. Pennsylvania’da Fetullah Locaefendi ile görüşen Paralel Yapı mensubu bir Emniyetçi, kendisine aynen şöyle dedi: “Hocam, ağabeyler bize Hrant Dink’i öldürme emrini sizin verdiğinizi söylüyor!” * Hrant Dink Suikastında “görevi ihmal” suçundan yargılanmış olan eski “İstanbul Emniyet İstihbarat Şube Müdürü” bu Paralel Polis… Locaefendi’si ile konuştuklarını, Türkiye’ye döndüğünde “dar dairedeki” arkadaşlarına anlattı. NEDEN BAYGINLIK GEÇİRDİ? İşte bu çok özel sohbette “Suikast emriyle ilgili sözlerinin üzerine, derin sırrın deşifre olma ihtimalinden rahatsızlık duyan Fetullah Gülen’in bir anda fenalaştığını hatta baygınlık geçirdiğini” de söyledi! Anlaşılan o ki… “Gizli Kardinal” Locaefendi, verdiği suikast talimatının “sadece Mahrem İmamının bilgisi dâhilinde kaldığını” düşünüyordu. Yani, mevzubahis Emniyet mensubunun bu sırrı bilmemesi gerektiğini hesap ediyordu! TEPEDEN TIRNAĞA FETÖ Dink Suikastından 14 yıl sonra (geçtiğimiz hafta) “Kamu Görevlileri” davasındaki kararını açıklayan mahkeme cinayetin baştan aşağıya bir FETÖ organizasyonu olduğuna hükmetti. Pensilvanya’da Fetullah Gülen, Ankara’da Ramazan Akyürek, İstanbul ayağında Ali Fuat Yılmazer vardı. Medyadaki yönlendirmeyi Mister Ekrem Dumanlı yaptı; mesela Paralel Ercan Gün’ü (sonradan FOX Haber Müdürü) sahaya sürdü. BAYRAKLI GÖRÜNTÜLER Beyaz bereli Ogün Samast, Hrant Dink’i öldürdükten sadece bir gün sonra Samsun Otogarı’nda yakalanmıştı. Samast, gözaltında olduğu sırada Terörle Mücadele Şubesi’nde “elinde tuttuğu Türk Bayrağı ile yanındaki Emniyet ve Jandarma mensuplarıyla birlikte” poz vermişti. O fotoğraf dahası o görüntüler, zihinlere kazındı. Görüntüleri ekranda yayınlayan Paralel Ercan Gün’dü: Ali Fuat Yılmazer’in pasladığı bu görüntüleri Gün’e ulaştıran da Dumanlı idi. * Paralel Yılmazer’in kendisine telefon ederek “görüntüleri istediğini” beyan eden dönemin Samsun İstihbarat Şube Müdürü Fikri Yalman, bu bilgiyi Hrant Dink Cinayeti’ni soruşturan savcıya vermişti. * Ogün Samast ile aynı karede yer alan iki Emniyet mensubu sürekli terfi eden isimlerdi. Bu iki polis, 15 Temmuz sonrasında FETÖ üyeliğinden açığa alındılar; sonra “meslekten ihraç” edildiler. OPTİK ÇARPITMA FETÖ, Türk Bayrağı ile poz veren Ogün Samast görüntüsünü kamuoyuna sunarak, suikastın “milliyetçi duygularla işlendiği” algısını, bir başka söyleyişle yanılsamasını pazarlamıştı! Cinayeti müteakip belli sütunlarda çıkan yorumlarda “milliyetçi dalganın yükseldiği, Dink’in de bu yüzden öldürüldüğü” hikâyesi itina ile anlatılmıştı. Böylelikle suikastın arkasındaki Fetullah ve Paralel Yapı gerçeğinin üzeri “kolaylıkla” örtülmüş oluyordu. * 14 yıldan bu yana Hrant Dink hususunda “ne denli hassas olduklarını göstermek için” sahne alan belli çevrelerin… Suikastın arka planında tepeden tırnağa FETÖ’nün yer aldığı gerçeğinin gün ışığına çıkmasına rağmen “ezberlerini bozmadıkları” görülüyor! Bu ibretlik vaziyet; bu cephenin gerçeğe ulaşmak gibi bir derdinin olmadığını, sadece Dink Suikastı ile alakalı ilk günden beri örülen algı çerçevesinin/yanılsamasının devamından medet umduğunu gösteriyor. BEYAZ BERE 27 Ocak 1973’te… Los Angeles Santa Barbara’daki Biltmore Otel’de iki Türk diplomatı Mehmet Baydar ile Bahadır Demir’i “tuzağa düşürerek” öldüren Ermeni katil Mıgırdiç Yanıkyan, bu cinayetle ASALA terörizmine öncülük etmişti. 24 Aralık 1895/Erzurum doğumlu Mıgırdiç Yanıkyan, 77 yaşında diplomatlarımızı şehit ettiğinde başında “beyaz bir bere” vardı! * 1970’lerde Yanıkyan’ı ve ASALA’yı yani Ermeni katilleri sahaya süren Amerikan Derin Devleti… 2007’de ise Türkiye’deki Gladyo’sunun lokomotif örgütü FETÖ eliyle Hrant Dink’i katlettirdi. Dink Cinayeti, 15 Temmuz’a giden derin yolda ikinci büyük provokatif suikasttı. İlki, 2006’daki -yine FETÖ organizasyonu olan- Danıştay Cinayetidir. NEREDEN KOŞTULAR? Ermeni Tehcirinden tam yirmi beş sene evvel (20 Haziran 1890), Erzurum’da Ermeni Ayaklanması yaşanmıştı. Bu tarihten altı yıl sonra ise 10 Temmuz 1896’da Erzurum’da ABD Başkonsolosluğu açılmıştı… Yani, Mıgırdiç Yanıkyan’ın doğumundan bir yıl sonra! Erzurum’daki Amerikan Konsolosu Leo Bergolz, Garabedyan adındaki varlıklı bir Ermeni’ye ait binada açılan konsoloslukta dört Ermeni’yi görevlendirmişti! |
Yorumlar kapatıldı.