İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

KUTSAL PAZARTESİ

Kıdemli Peder Krikor Damadyan

Kutsal Hafta boyunca her gün Krisdos’un adımlarını takip ediyor,  her günün anlamını özümsemek için Kutsal Kitap okumalarını önemsiyoruz.  

Kutsal Hafta boyunca Arevakal törenleri yapılmamakta. 

Kutsal Pazartesi, Kutsal Salı ve Kutsal Çarşamba günleri Surp Badarak sunulmamaktadır. Kilisemiz takvimine göre her yıl  7 Nisan tarihinde kutlanan Müjde Yortusu yukarıda belirtilmiş günlerden herhangi birine  rastlaması durumunda istisnai olarak Surp Badarak sunulur.

Kutsal Pazartesi günü, kainatın yaradılış gizemi ve  Zebedi oğullarının Hisus’un egemenliğinde O’nun sağında ve solunda oturmasıyla ilgili dilek anılmakta.

Kutsal Pazartesi günü sabah duaları esnasında okunan İncil bölümleri verdikleri mesajlarla önemli hatırlatmalarda bulunuyorlar.

A. Meyvesiz İncir Ağacının kuruması hakkında (Matta, 21:18-22)

İncil’in bu bölümü imanın, güçlü imanın önemini vurgulamakta. Hisus bu konuda şöyle dedi: “İmanla dua ederseniz, dilediğiniz her şeyi alırsınız.”

B. Hisus’un yetkisinin sorgulanması (Matta, 21:23-27)

Bu bölüm Kudüs’e girdikten sonra Tapınağı temizlemesiyle ilgilidir. Baş kâhinlerin ve halkın ileri gelenlerinin Hisus’un yetkisini sorguladıklarını okuyoruz.

C. İki oğul benzetmesi (Matta, 21:28-32)

Adamın birinin iki oğlu vardı. Bunlardan biri babasının emrini yerine getireceğini söyledi fakat vazgeçti. İkincisi ise baştan reddetti fakat pişman olarak babasının emrini yerine getirdi.  Bu iki oğul benzetmesiyle Hisus pişmanlık duygusunun önemini vurguladı ve vergi görevlileriyle fahişelerin Tanrı’nın Egemenliği’ne Yahudilerden önce gireceklerini bildirdi. . Çünkü Yahudiler doğruluk yolunu göstermeye gelen Yahya’ya inanmamışlardı.  Oysa vergi görevlileriyle fahişeler ona inanmışlardı. Yahudiler, bunu gördükten sonra bile pişman olmamışlar ve inanmamakta ısrar etmişlerdi.

D. Bağ Kiracıları Benzetmesi (Matta, 21:33-46).

Bu benzetmenin odak noktasında bağ sahibi, bağı işleten bağcılar, bağ sahibinin köleleri ve nihayetinde bağ sahibinin oğlu bulunmaktalar.

Bağın ürünlerini almak üzere bağ sahibi kölelerini gönderdi, fakat bağcılar onlardan bazılarını dövdüler, bazılarını da öldürdüler. 

Nihayet bağ sahibi oğlunu gönderdi. Bağcılar onu da öldürmeye cüret ettiler. 

Benzetmenin sonucunda şunu görmekteyiz: Bağın sahibi kötü bağcıları öldürecek ve bağını başka bağcılara bırakacak, Buna benzer olarak “Tanrı’nın Egemenliği Yahudilerden alınacak ve bunun ürünlerini yetiştiren bir ulusa verilecek”.

E. Düğün Şöleni Benzetmesi (Matta, 22:1-14)

Benzetme, bir kralın oğlunun düğünü için kurduğu şölenle ilgilidir.

Davetiyeler gönderir, fakat davetliler çeşitli bahanelerle yapılan daveti geri çevirirler.  Kralın gönderdiği başka kölelerden bazılarını  horladılar, hırpaladılar ve bazılarını da öldürdüler.

Kral, nihayet kölelerini göndererek onlardan kimi bulurlarsa düğün şölenine çağırmalarını istedi. Köleler yollara döküldüler ve iyi kötü kimi buldularsa, hepsini topladılar. Düğün yeri konuklarla doldu.

Benzetmenin nihayetinde şu mesajı alıyoruz: Düğün şölenine katılmak için, davet almış olmak yeterli değildir. Şölene katılmaya uygun kıyafete sahip olmak gerekir.

Şölene uygun kıyafetler Tanrı’yı hoşnut kılacak hayırlı işlerimizi simgeler. Bu kıyafetten yoksun olanlar düğün şöleninden uzaklaştırılırlar. Hisus bu gerçeği vurgulamak için “çağrılanlar çok, ama seçilenler azdır” dedi.

İkindi duaları esnasında okunan İncil bölümünde Zebedi oğullarının Hisus’un egemenliğinde O’nun sağında ve solunda oturmasıyla ilgili dilek anılmakta (Matta, .20:17-28)

Hisus, Kudüs’e giderken, yolda öğrencilerine Kudüs’e gideceklerini ve orada başkâhinlerin ve din bilginlerinin eline teslim edileceğini, ölüm cezasına çarptırılacağını, kendisiyle alay edeceklerini, kamçılanıp çarmıha gerileceğini ve üçüncü gün dirileceğini bildirdi. Bunun üzerine Zebedi oğullarının annesi Hisus’a yaklaşarak iki oğullarının O’nun egemenliğinde  Hisus’un sağında ve solunda oturmalarını diledi.

İncil bölümünün sonunda Hisus büyük olmanın yolunu göstererek şöyle dedi: “Aranızda büyük olmak isteyen, ötekilerin hizmetkârı olsun. Aranızda birinci olmak isteyen, ötekilerin kulu olsun. Nitekim İnsanoğlu, hizmet edilmeye değil, hizmet etmeye ve canını birçokları için fidye olarak vermeye geldi.”

https://www.facebook.com/krikor.damadyan/posts/2921022038132978

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın