Müteveffa Patrik Mesrob II. Hazretleri’nin vefat edişinin yıldönümü vesilesiyle, “HYETERT” sayfasında, 7 Mart 2021, Pazar, saat 19:30’da, internet üzerinden Patrik Mesrob II.’e adanmış bir anma toplantısı gerçekleştirildi. Programın moderatörlüğünü İstanbul’dan Tamar Karasu ve New York’tan Ayda Erbal üstlendiler.
Patrik Mesrob II. Hazretleri’yle yakın ilişkisi olmuş ve günümüzde A.B.D.’den İstanbul’a kadar farklı ülkelerde yaşayan kişilerin internet aracılığıyla katıldığı program, bu özelliğinden dolayı ilgi çekici bir içeriğe sahipti. Katılımcılar bu vesileyle Müteveffa Patrik Hazretleri’nin hayatındaki farklı kesitleri paylaştılar. Ayrıca, Rum Patriği Bartholomeos I. Hazretleri ve Ermeni Patriği Sahak II. Hazretleri de katılımlarıyla programı onurlandırdılar.
Programa Batı Avrupa Katolikosluk Vekili ve Ermeni Kilisesi’nin Vatikan’daki daimi temsilcisi Başepiskopos Khajag Barsamyan, Adalar Din Görevlisi Rahip Harutyun Damadyan, Diyakos Roy Küçükateş, Dr. Hraç Çilingiryan, Av. Antranig Cingöz, Prof. Dr. Arus Yumul, Anna Turay ve Sayat Delice katıldılar.
Program, Müteveffa Patrik Mesrob II. Hazretleri’nin ruhunun esenliği için söylenen dualarla başladı. Sonrasında, moderatörler “HYETERT”in, Patrik Mesrob II.’nin projelerinden biri olduğunu hatırlattılar. Bu nedenle, site yöneticileri, Müteveffa Patriğe bir vefa borcu ödemek için bu programı organize etmişlerdi.
İlk olarak Bartholomeos I. Hazretleri’nin göndermiş olduğu mesaj yayınlandı. Patrik Hazretleri, Müteveffa Patriğimiz’in özelliklerini överken, bazı özelliklerine ise hayran olduğunu söyledi.
Patrik Hazretleri’nin sözlü mesajından sonra, katılımcılar sırayla canlı olarak Patrik Mesrob II. hakkındaki kendi izlenimlerini paylaşmaya başladılar. İlk olarak, Kd. Peder Krikor Damadyan adına Rahip Harutyun Damadyan söz aldı ve Patrik Hazretleri’nin çocukluğundan ve gençlik yıllarından anılar aktardı. Patrik Mesrob’un, Kd. Peder Krikor’a, ilk olarak çocukluk arkadaşı, sonrasında çalışma arkadaşı ve en son olarak da hizmettaş olduğunu belirtti. Minas’ın (Patrik Mesrob) ve Baruyr’un (Kd. Peder Krikor) arkadaşlıklarının Esayan Okulu’ndaki sıralardan başladığını hatırlattı. Bu arkadaşlık ilişkisinin bağları, Diyakos Baruyr’un evliliğine ve sonrasında din görevlisi olarak takdis edilmesine kadar uzanmaktaydı. Rahip Harutyun, yaşı itibariyle anlattığı ve anlatacağı birçok anıya tanıklık edemediğini belirtse de, aile ortamında çoğu kez bu anıları işittiği ve onları artık içselleştirdiğini söyledi.
Daha sonra, Başepiskopos Khajag söz aldı ve kendisi A.B.D.’de rahiplik yaparken, genç Minas’la Memphis’te yaşadığı anıları anlattı. Başepiskopos Khajag, S. Badarak sunmak ve Memphis Ermeni Cemaati’ne ziyarette bulunmak üzere Memphis’e gittiğini ve orada ilk defa genç Minas’la tanıştığını açıkladı. Bu ziyaret sayesinde, birbirlerini tanıma, sohbet etmek ve ertesi günkü S. Badarak ilahilerini prova yapma imkânı bulmuşlardı. Sohbet esnasında, Minas’ın din adamı olması yönündeki çağrısını hissetmişti. Minas, İstanbul’a döndüğünde, Patrik Şınorhk gibi unutulmaz bir din adamının himayesinde çalışma şansına erişmiş ve Patrik Şınorhk kelimenin tam anlamıyla onun için bir baba olmuştu. Başepiskopos Khajag ile uzun süreli bir arkadaşlığın temeli işte böyle atılmış ve bu arkadaşlık bağı, Patrik Mesrob’un vefatına kadar sürmüştü. Başepiskopos Khajag’a göre, Patrik Mesrob’un, en büyük gayesi geleneksel yapıya sahip Ermeni Kilisesi’ni, temellerine sahip kalarak modernleştirmek ve halka daha yaklaştırmaktı.
Başepiskopos Khajag’dan sonra, Diyakos Roy söz aldı ve ruhani doğuş yerinin Kınalıada S. Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi olduğunu hatırlattı. Kiliseye ilk defa ne şekilde adım attığını ve olumlu bir sözün kiliseyi kendisine nasıl sevdirdiğini söyledi. Çocukluk ve gençlik anılarında her zaman Patrik Mesrob var olmuştu. Bununla birlikte, Diyakos Roy’un sözleriyle, Patrik Mesrob dua insanıydı ve sözlerinde duanın önemi ve etkisi hissedilmekteydi. Farklı vesilelerle, farklı sohbetlerde, her zaman bir şekle söz Rab İsa’ya gelir ve kendisi tarafından bir Hristiyanlık öğretisi aktarılırdı. O’nun temel amacı dinsel anlamda tutucu insanlar veya din adamlarından oluşan bir ordu yaratmak değildi. O’nun temel amacı, Hristiyanlık ruhuyla donatılmış kişiler yetiştirmek. Günümüzüe kadarki faaliyetleri de gösteriyor ki, bu amacına layıkıyla ulaştı, çünkü yüzlerce genç, kendi çalışmaları sonucu kilise ve Rab İsa ile tanışma fırsatı buldu.
Daha sonra, S. Haç Tbrevank mezunlarından Av. Antranig Cingöz konuştu ve Patrikhane’de Patrik Şınorhk döneminde onunda mesai arkadaşı olduğunu hatırlattı. Tbrevank Yönetim Kurulu’nda görev aldığı dönemde, aynı zamanda Patrik Şınorhk’un davetiyle Patrikhane’de hukuk hizmeti verdiği söyledi. 1984 yılına yakın, Rahip Mesrop’la ilk defa bu koşullarda tanışmıştı. O’nun hakkında daha önceleri de işitmişti. Kilise içersinde reformlar yapan ve reformun gerekliliğine inanan bir din görevlisiydi. Cingöz, 1994 yılında, A.B.D.’ye yerleştikten sonra, kendisiyle mektup ve telefon yoluyla iletişime geçmişti.
Dr. Hraç Çilingiryan da şahsi izlenimlerini aktarırken, Patrik Hazretleri’yle ilk kez kendisiyle Kudüs’te tanıştığını söyledi. Kendisi, Patrik Mesrob’un özelliklerinden bazılarını övdü ve kendisini şu şekilde betimledi: “O, günümüz tarihinin en cesur, temelleri ve vizyonu olan dini önerlerinden biridir”. Çok genç yaşta Türkiye Ermenileri Patriği olmasına rağmen, ne yazık ki bir süre sonra rahatsızlanmıştı. Fakat kısa süreli bir görev dönemi de olsa, kendisi büyük üne sahip geçmişteki seleflerinin, iyi bir halefi olmuştu. Onların çalışmaları her zaman Patrik Mesrob için de esin kaynağı olmuştu. Sürekli, Kutsal Kitap’ın önemini vurgulamış ve ruhani anlamda çoklarını donatmak için Kutsal Kitap bilgisi aktarmıştır. Aynı zamanda, genç güçleri kiliseye çekmek ve onlarla birlikte ciddi bir hizmet sunma lütfüyle donatılmıştı.
Daha sonra, Prof. Dr. Arus Yumul ve Anna Turay, Patrik Mesrob’un entelektüel ve diplomatik kişiliği üzerine konuştular. Onlara göre, Patrik Hazretleri, Ermeni Cemaati’ni tanıtmak için bir aracı olmuş ve kendi vizyonlarından biri zaten bu olmuştu. Kendi diplomatik görüşmeleri, engin bilgisiyle harmanlandığı zaman, Ermeni Kilisesi ve Türkiye Ermeni Cemaati tüm dünyaya farklı bir boyutuyla yansımaktaydı. Kendisiyle çalışmak hem eğitici hem de büyük bir mutluluktu. Sayın konuşmacılar, bu bağlamda Patrik Hazretleri’ni büyük bir özlem ve vefayla andıklarını belirttiler.
Son olarak, Sayat Delice, Kınalıada’daki hatıralarından yola çıkarak, Patrik Hazretleri’nin gençlerle kurduğu iyi ilişkiyi aktardı. Patrik Hazretleri’nin himayesinde, kendi yaşıtlarıyla birlikte bir araya gelme ve proje üretme olanağı bulduğunu hatırlattı. Bu doğrultuda, Patrik Hazretleri’nin de takdisleriyle, Patrikhane’nin Yerid Gençlik Kolu kurulmuştu. Patrik Hazretleri, toplumsal konularla ilgilenmeyi öğütlerken, toplumumuz hakkında bilgi sahibi olmayı da önemle vurgulamıştı. O zamanlarda kurulan arkadaşlıklar daha bugüne kadar devam etmekteydi. Kurulan ailelerde çocuk sesleri işitilmişti. Ve tüm bunların içinde, her zaman Patrik Mesrob anılmaya devam etmekteydi.
Kalımcıların canlı paylaşımlarından sonra, kapanış konuşması olarak, Kadasetli Patrik Sahak II. Hazretleri’nin göndermiş olduğu mesaj yayınlandır. Patrik Hazretleri, Patrik Mesrob hakkında kısa süreli konuşmanın çok zor olduğunu ve Müteveffa Patriği tanıyanların bir araya geldiği durumlarda, günlerce ve saatlerce kendisi hakkında konuşabileceklerini söyledi. Bu vesileyle programın organizatörlerini tebrik etti ve Patrik Mesrob’un inanç adamı olduğu ve çalışmalarının bu inançtan yeşerdiğini belirtti. Patrik Mesrob henüz bir rahipken ve kendisi de onun öğrencisiyken, onun şahsında kuvvetli inancıyla çevresini değiştirebilme yetisine sahip iyi öğretmeni gördüğünü hatırlattı. Kendisi, insanları bir araya getirme lütfüyle donatılmıştı. Kendi faaliyetlerinde insanlar bir araya gelir ve dostluklar kurulurdu. Patrik Mesrob, kalıcı meyve vermişti ve bunun en güzel kanıtı günümüzde Patrşklik Makamı’na bağlı din adamlarının yüzde seksen veya doksanının kendi öğrencileri olmasıdır. Günümüz Ermeni Patriği Sahak II. de Patrik Mesrob’un öğrencisi olmuştur.
Patrik Hazretleri, bu vesileyle Patrik Mesrob’u anlatmanın ve onun hakkında makaleler yazmanın gerekliğine işaret etti. Patrik Hazretleri, bu vesileyle yakın zamanda Patriklik Makamı’ndan Patrik Mesrob II.’e ithaf edilecek bir anı kitabının yayınlanacağının müjdesini verdi.
Program, Patrik Mesrob’un en çok sevdiği şarkılardan “Lerner Hayereni” şarkısının resimler eşliğinde sunumuyla sona erdi.
Kaynak: Türkiye Ermenileri Patrikliği https://www.facebook.com/TRArmenianPatriarchate/
İlk yorum yapan siz olun