İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

“Toplum toplu taşımada anadilini konuşmaktan tedirgin”

Araştırma sonucunda anadili Ermenice, Çerkezce olanların hanelerinde anadillerini kullanma oranlarındaki düşüş dikkat çekti.

Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi, 21 Şubat Dünya Anadil Günü nedeniyle, Türkçe dışında kullanılan anadillerin kullanım yaygınlığı üzerine bir araştırma yayınladı. Çalışma, 20 Ocak-7 Şubat 2021 tarihleri arasında 20’i büyükşehir 40 il ve 1 ilçede yaşayan 1476 kişi ile yapıldı. ( https://sahamerkezi.org/turkce-disinda-kullanilan-anadillere-dair-saha-arastirma-raporu-subat-2021/ )

“Ermenice ve Çerkesce konuşma oranı düşüyor”
Araştırmadan önce çıkan bulgular şöyle:

*Katılımcıların yüzde 94,9 gibi oldukça büyük bir kesimi Anadillerinin “Kürtçe” olduğunu belirtirken, yüzde 3,5’i “Çerkesce”, yüzde 1,2’si “Ermenice”, yüzde 0,3’ü “Arapça”, yüzde 0,1’i Süryanice, yüzde 0,1’i ise “Lazca” olduğunu ifade etti.

*Bununla birlikte; yüzde 60,9’u “Kûrmancî”, yüzde 31,1’i “Türkçe”, yüzde 5’i “Zazakî/Dimilî”, yüzde 1,5’i “Çerkesce”, yüzde 0,3’ü “Arapça”, yüzde 0,3’ü “Ermenice”, yüzde 0,3’ü “Hem Kürtçe Hem Türkçe”, yüzde 0,2’si “yaşlılar dışındakilerle Türkçe”, yüzde 0,1’i “Lazca” ve yüzde 0,1’i ise “Süryanice” dillerini hane içinde çoğunlukla kullandıklarını belirtti.

*Araştırma sonucunda anadili Ermenice, Çerkezce olanların hanelerinde anadillerini kullanma oranlarındaki düşüş dikkat çekti.

*En büyük anadil grubunu oluşturan Kürtçe anadiline sahip olanların yaklaşık 3’te 1’inin de hanelerinde ağırlıklı olarak Kürtçe konuşmadığı ortaya çıktı.

*Sokakta, sosyal hayatta bu oranların çok daha fazla düştüğünü tespit eden çalışmaya göre; sokakta, sosyal hayatlarında katılımcıların yüzde 61,5’i “Türkçe”, yüzde 36,4’ü “Kûrmancî”, yüzde 1,2’si “Zazakî/Dimilî”, yüzde 0,6’sı “Kûrmancî/Türkçe”, yüzde 0,2’si “Çerkesce”, yüzde 0,1’i “Arapça”, yüzde 0,1’i “Lazca” ve yüzde 0,1’i ise “Süryanice” kullandığını kaydetti.

*Bununla birlikte katılımcılara kimi mekân/ortamlarda anadillerini kullanma sıklığı da soruldu. Buna göre; Devlet dairelerinde yüzde 52,’si anadilini “hiçbir zaman” kullanmadığını; yüzde 31,1’i “nadiren”, yüzde 13,6’sı “ara sıra” kullanırken, sadece yüzde 3,4’ü resmi dairelerde anadillerini “çoğunlukla” kullandığını belirtti.

Sadece 5,3’ü ayrımıcılığa uğramadığını belirtti
*Türkçe dışında başka bir anadile sahip olanların ayrımcılık algısını ölçmek amacıyla sorulan sorulara gelen yanıtlara göre; katılımcıların yüzde 72’si “Devlet dairelerinde” çoğunlukla ayrımcılığa maruz kaldıklarını söylerken, sadece yüzde 5,3’ü “hiçbir zaman” ayrımcılığa maruz kalmadığını ifade etti.

*Ayrıca Anadili Süryanice olanların tamamı, Kürtçe olanların yüzde 73,5’i, Ermenice olanların yüzde 52,9’u, Lazca olanların yüzde 50’si, Çerkesce olanların yüzde 42’si, Arapça olanların yüzde 25’i “çoğunlukla” devlet dairelerinde ayrımcılığa maruz kaldıklarını söylerken, diğerleri genel olarak “ara sıra”, “nadiren” yanıtlarını verdi.

*Araştırma grubuna anadilleri nedeni ile tedirginlik duyup duymadıklarına dair bir dizi soru da yöneltildi.

Buna göre katılımcılara sorulan “Toplu taşıma araçlarında anadilinizi kullanırken tedirgin oluyor musunuz” sorusuna katılımcıların yüzde 39,5’i “evet, tedirgin oluyorum” derken, yüzde 25,3’ü toplu taşımada anadilini kullanırken “kısmen” tedirginlik hissettiğini, yüzde 33,8’i ise hissetmediğini kaydetti. Toplu taşımada anadilini kullanırken Lazca dışındaki dil gruplarının hepsi tedirginlik hissetmekle beraber en çok tedirginlik hisseden ilk iki grubu yine Süryanice ve Kürtçe konuşan gruplar oluşturdu.

Katılımcılar hakkında
Araştırma, yüzde 66,5’i “Erkek”, yüzde 33,1’i “Kadın” ve yüzde 0,3’ü “LGBTİ+” katılımcılardan oluşan çalışmaya 18 yaş ve üstü her yaş grubundan katılım olmakla beraber en fazla katılım yüzde 30,6 ile “25-34 yaş” grubu, yüzde 28,4 ile “35-44 yaş” grubundan gerçekleşti.

Araştırmaya katılanların yüzde 65,5’i üniversite ve üstü mezunu iken; yüzde 22,5’inin hane geliri “0-1500 TL” arasında ve sadece yüzde 10,5’inin hane aylık geliri “7501 TL ve üzeri” oldu.

Sosyo-Politik Saha Araştırmaları Merkezi hakkında
bilimsel araştırmalar sonucu elde edilen veriler ıle toplumsal sorunların çözümüne dönük karar süreçleri arasında ılişki kurulabilmesi ıçin araştırmalar yürütmek; elde ettiği sonuçları doğrudan sunmanın yanı sıra projelendirmek; toplumda ” ortak aklın” oluşumuna katkı sunabilecek her türlü panel, konferans, çalıştay vb. faaliyetler düzenlemek amacıyla kurulmuş araştırma merkezi olarak kendini tanımlar.

Vizyonu: sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel, toplumsal cinsiyet vb. başlıklar altındaki sorunların tespiti ve çözümü doğrultusunda bilimsel araştırmalar ve düşünce üretimleri ıle tanınan, tercih edilen ve referans alınan bir merkez olmak.

(EMK)


bianet

Yorumlar kapatıldı.