İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Kürtçe Kur’an mealleri ve tefsirleri tarihçesi

Avesta Yayınevi, üzerinden 79-80 yıl gibi uzun bir süre geçse de Kamiran Bedirxan’ın Kur’an Tefsiri’ni 2020 yılında yayımlamakla büyük bir hizmete imza atmıştır. Kur’an-ı Kerim’in Kürtçeye kısmen çevirisinin ilki Kürtler tarafından değil, İngilizlerin Irak Siyasi Komiseri E.B. Soane tarafından yapılmıştır.

Kadri Yıldırım*

İslam peygamberi Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilen bir hukuk, ahlak ve ibadet kitabı olan “Kur’an” kelimesinin anlamı meşhur görüşe göre “okumak”tır. Kur’an’ın ilk inen ayeti de “Oku!” emri ile başlayan ayettir. Kur’an 23 yılda parça parça aşamalı olarak inmiştir. Bu kutsal kitap 114 sure ve 6236 ayetten meydana gelmektedir. Surelerin 89 tanesi Mekke’de, 25 tanesi Medine’de inmiştir. Ayet bazında da 4725 ayet Mekke’de, 1511 tanesi de Medine’de inmiştir. Mekke’de inenlere “Mekkî”, Medine’de inenlere de “Medenî” denilmektedir. “Meal”den maksat anlamdır. Yani Kur’an kelimelerinden hangisinin ne anlama geldiğidir. Çeviri demek olan “Tercüme” terimi herhangi bir dildeki bir kelimenin yerine başka bir dilden aynı veya yakın anlamı veren başka bir kelimeyi kullanmaktır. Sözlük anlamı keşfetmek, açıklamak ve bir şeyin kapalılığını gidermek olan “Tefsir” ise alışılagelmiş çerçevesiyle Kur’an-ı Kerim’in ayet ve kelimelerini çok boyutlu olarak detaylı bir şekilde açıklamak ve yorumlamaktır.

KUR’AN, MEAL, TERCÜME VE TEFSİR KAVRAMLAR

İslam tarihi boyunca âlimler Arapça olan Kur’an-ı Kerim’i başka dillere çevirmenin caiz olup olmadığını tartışmış ve kesin bir sonuca varamamışlardır. Bu da Kur’an’ın başka dillere çevrilmesini geciktiren önemli bir faktör olmuştur. Kendilerine ait devlet ve hükümetleri olan, anadilleri resmi eğitim kurumlarında eğitim dili olarak kullanılan ve hem gramer hem de imla ve terminoloji olarak dilleri standart bir yapıya kavuşan uluslar Kürtlerden çok önce Kur’an-ı Kerim’i meal, tercüme ve tefsir olarak kendi dillerine çevirme şansını bulmuşlardır. Örneğin Türk dilinde bu çalışmalar 12. yüzyılda; Batıda 13. yüzyılda; İtalya’da 16. yüzyılda başlamıştır. Kürt dili ise anılan nimetlerden yararlanmadığı için Kur’an’ın bu dildeki meal, tercüme ve tefsirine ancak 20. yüzyılın ilk yarısında başlanmıştır. Bu geç kalmışlığın bir sebebi de Kürtlerin dinsel hassasiyetlerinin dilsel ve ulusal hassasiyetlerinin önünde olması ve Kürt âlimlerin uzun bir süre Kur’an-ı Kerim’in başka bir dile çevrilmesinin caiz olup olmadığı tartışmalarında ağırlıklı olarak caiz olmadığı görüşünü benimsemeleridir. Tabii Kürt Dili üzerindeki baskılar da unutulmamalıdır.

KAMIRAN BEDIRXAN’DAN (1895-1978) ÖNCE BAŞÛR SÜRECİ

Şurası dikkat çekicidir ki; Kur’an-ı Kerim’in Kürtçeye kısmen çevirisinin ilki Kürtler tarafından değil, İngilizlerin Irak Siyasi Komiseri E.B. Soane tarafından yapılmıştır. Kürtçeyi anadili derecesinde bilen Soane, Kur’an’ın bazı ayetlerini Kürtçeye çevirmiş ve bu çeviri 1920 yılında Mustafa Paşa Yamulkî tarafından çıkarılan “Pêşkewtinî Silêmanî” adlı derginin 25. sayısında yayımlanmıştır. Bu dergi o sıralarda Süleymaniye’de bulunan Soane’nin teşvik ve desteğiyle yayımlanmaktaydı. Soane’nin bu kısmî çevirisinden sonra bazı Kürt âlimleri de Kur’an-ı Kerim’in Kürtçe meal ve tefsirini yazmaya başladı ve bu hizmet günümüze kadar devam etmektedir. Tarihsel süreç içerisinde yapılan bu eserlerin bir kısmı birkaç ciltten oluşan “tefsir”, bir kısmı da genellikle büyük boy tek ciltten oluşan “meal” ve “tercüme” tarzında yazılmıştır. Bunlardan önemli bir kısmı basılmış, bir kısmı da elyazması olup, basılmayı ve yayımlanmayı beklemektedir. Aşağıda bu tefsir ve mealleri esnek bir kronoloji çerçevesinde tanıtmak istiyoruz.

Eser: Tizkarî Îman bo Qewmî Kurdan (Kürt Halkı İçin İman Yadigarı)

Yazar: Molla Muhammed Xwaherzad (1868-1935)

1868 yılında Irak’ın İran ile sınır kapısı şehri olan Pencwîn’de doğan yazar 1935 yılında vefat etmiştir. Babasının adı Abdülkerim’dir. Pencwîn’de kadılık yaptığı için “Pencwîn Kadısı” olarak da meşhur olmuştur. Annesi ünlü âlim Molla Abdurrahman Pencwînî’nin kız kardeşi olduğu için “Xxwaherzad” (Yeğen) olarak ün yapmıştır. Yazarın elyazması olan bu tefsiri 8 ciltten ve A4 kâğıdı olarak 2263 sayfadan meydana gelmektedir. Kürtçe yazılmış ilk Kur’an tefsiri olan bu eserde “Kur’an’ı Kur’an ile Tefsir Etme” metodu takip edilmiştir. Yazarın kendi yazdığı elyazması nüshası Erbil Selahaddin Üniversitesi arşivinde 35 numara ile kayıt ve koruma altına alınmıştır. Yazarın 1930 yılında tamamladığı bu tefsirden ilk iki cilt basılmış, diğer ciltler ise basılmayı beklemektedir.

Eser: Jiyanî İînsan le Tefsîrî Qur’an (İnsan Yaşamı Kur’an Tefsiri)

Yazar: Molla Huseyin Sa’dî (1883-1983)

Yüz yıl yaşayan yazar 1883 yılında Erbil’de doğmuş ve 1983 yılında Erbil’de vefat etmiştir. Yazarın elyazması olan bu çalışması tek ciltten ve 626 sayfadan oluşmaktadır. Kelimelerin dilsel yönüne ağırlık veren yazar daha çok naklî bir metot takip etmiştir. Bazı araştırmacılara göre bu eser Xwaherzade’nin eserinden önce başlamış ve bitmiştir.

Eser: Tefsîrî Kurdî le Kelamî Xwudawendî (Allah Kelamının Kürtçe Tefsiri)

Yazar: Muhammed b. Abdullah Celîzade (1876-1943)

1876 yılında Koysancak’ta doğan yazar 1943 yılında vefat etmiştir. “Melayê Gewre” (Büyük Molla) olarak meşhur olmuştur. Muhammed Abduh’a olan hayranlığı ile de bilinmektedir. Medrese tahsilini bitirdikten ve babası vefat ettikten sonra “âlimlerin reisi” unvanıyla babasının yerini almıştır. Irak Kurucu Meclisi üyesi olarak da görev yapmıştır. Ağırlıklı olarak aklî bir metot takip ettiği tefsiri 10 cilt olup 2009 yılında basılmıştır.

KAMIRAN BEDIRXAN SÜRECİ

Eser: Tefsîra Kur’anê’ (Kur’an Tefsiri)

Yazar: Kamiran Bedirxan (1895-1978)

1842-1846 yılları arasında bağımsız bir Kürt devleti için mücadele eden Mîr Bedirxan Paşa’nın torunu, Emîn Ali Bedirxan’ın da oğlu olan Kamiran Bedirxan 1895 yılında İstanbul’da doğdu. İlk ve orta eğitimini İstanbul’da tamamladı. Almanya’da Leipzig Üniversitesi’nde hukuk alanında doktora yaptı. Çok iyi derecede Kürtçe, Arapça, Farsça, Türkçe, Almanca, İngilizce ve Fransızca biliyordu. Eğitimini tamamladıktan sonra Şam’a döndü. 1925 Şeyh Said Ayaklanması’nda bulunarak savaşçıları eğitme görevi üstlendi. 1927 yılında Lübnan’ın Hamdûn şehrinde yapılan “Xoybûn” (Bağımsızlık) cemiyetinin kuruluş kongresine katıldı, bu kongrede adı ön plana çıktı ve cemiyetin Lübnan sorumlusu olarak görev aldı. Ağrı Dağı Ayaklanması’na katıldı. Ayaklanmanın bastırılmasından sonra 1930 yılında Beyrut’a gitti. Beyrut’ta Kürtçe dersler verdiği bir müessese kurdu ve 1943 yılında Kürtçe-Fransızca yayımlanan “Roja Nû” (Yeni Gün) adlı haftalık derginin çıkarılmasına öncülük etti. Bu derginin 1943-1946 yılları arasında 73 sayısı çıkarılabildi. Lübnan Radyosu’nda Kürtçe haberler sundu. 1937 yılında “Stêr” (Yıldız) dergisinin çıkarılmasını sağladı. 1932 yılında Celadet Bedirxan tarafından çıkarılan “Hawar” (İmdat/Çığlık) ve sonrasında çıkarılan “Ronahî” (Aydınlık) dergilerinde güçlü makaleler yazdı. Başka bazı gazete ve dergilerin çıkarılmasına da öncülük etti ve bunları makaleleriyle zenginleştirdi. Paris Kürt Enstitüsü’nün kurulmasında büyük çaba sarf etti. 1954 yılında Polonyalı eşi Natalya ile evlendi. 1961 yılında gittiği Irak Kürdistanı’nda Molla Mustafa Barzanî ile olumlu ilişkiler geliştirdi ve burada Kürt ayaklanmasının sözcüsü gibi hareket etti. İncil’i de Kürtçeye çevirdi. 1975 yılında eşi Natalya, 1978 yılında da kendisi vefat etti. 5 Aralık 2010 tarihinde “Rumaf Sitesi”nde (rumaf.net) yayımlanan Arapça bir makaleye göre, vefat etmeden önce, cesedinin bilimsel deneyler için Paris Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne bağışlanmasını vasiyet etmiştir. Geride çok sayıda eser bırakan Kamiran Bedirxan’ın fazla bilinmeyen çalışmalarından biri de “Kürtçe İncil Çevirisi”dir. Yazar, 224 sayfadan oluşan bu çalışmasında İncil’in Fransızca ve Almanca çevirilerinden yararlanmıştır. 1953 yılında Beyrut’ta Kürtçenin Kurmancî lehçesiyle yaptığı bu çeviride Latin alfabesi değil, Arap alfabesini kullanmıştır. Kendisi yine Beyrut’ta -ayrıca Kitab-ı Mukaddes Cemiyeti’nin istek ve önerisi üzerine- Kitab-ı Mukaddes’in “Hz. Süleyman Meselleri” kısmını Fransızcadan Kürtçeye çevirmiş ve bu çeviri 1947-1949 yılları arasında yayımlanmıştır.

Avesta Yayınevi, üzerinden 79-80 yıl gibi uzun bir süre geçse de Kamiran Bedirxan’ın Kur’an Tefsiri’ni 2020 yılında yayımlamakla büyük bir hizmete imza atmıştır. Bu hususta “neden yayım ve basımı bu kadar uzun bir süre gecikti?” sorusu akla gelebilir. Bunun birkaç nedeni vardır. Birincisi, Kürt diline yönelik inkâr ve asimilasyon politikaları. İkincisi, Kürtçe materyal yazan yazarlar ve bunları yayımlamak isteyen yayımcılar üzerindeki baskı ve cezalar. Üçüncüsü, yeni nesil Kürt aydınlarının büyük ölçüde seküler bir dünya görüşüne sahip olmaları ve dolayısıyla Kürtçe olsa bile dinî metinlere biraz lakayt kalmaları. Dördüncüsü ve belki de en önemlisi, bu tefsirin üç kısım halinde birbirinden ayrı ve kopuk olarak üç farklı yerde bulunması ve bundan dolayı bunlara ulaşma güçlüğüdür. Nitekim bu tefsirin bazı sureleri “Hawar” dergisinde, bazıları “Roja Nû”de yayımlanırken bazıları da herhangi bir gazete ve dergide yayımlanmadan elyazması olarak Bedirxanîler ailesinin bazı fertleri (örneğin Sînemxan) yanında muhafaza edilmiştir. Kabul edilmelidir ki, bunlara ayrı ayrı ulaşmak ve bir araya getirip bir plan dâhilinde birleştirmek büyük emek ve uzun bir zaman gerektirmektedir. Avesta Yayınevi’nin sahibi Abdullah Keskin, beraber çalıştığı yetkin isimlerden Haşim Özdaş ve Selahaddin Uğur Işık ile beraber ekip olarak beş yıl süren bir çalışma neticesinde bu zorluğu aşmayı başarmışlardır. Ancak üzülerek belirtmek gerekir ki, bu tefsirin Secde suresinden sonraki 82 suresi, yani Ahzab suresinden Nas suresine kadarki 82 sure kayıptır. Bütün temennimiz bu surelerin de bir gün bulunması ve ileriki baskılarda esere eklenmesidir.

Kamiran Bedirxan’ın bu tefsiri Kürt dili açısından önemli bir yer tutmaktadır. Her şeyden önce Latin Kürt alfabesi ile yazılmış ilk tefsirdir. Tefsirde gramer ve imlası nispeten oturtulmuş standart bir Kürtçe kullanılmıştır. Bu bağlamda, Kur’an gibi en yüksek retoriğe sahip bir kutsal kitabı çevirmede Kürt dilinin yeterliliğini ispatlamıştır. Ayrıca yazar Arapça terminolojiye karşılık gelecek Kürtçe terminoloji bulmada çok başarılı olmuştur. Aşağıda Bakara (kendi kullanımıyla “Çêlek”) suresinden üç örnek vermek ve Türkçeye çevirmek istiyoruz:

  1. ayet: “Heke di dilê we de di heqê vê kitêba ko me ji evdê xwe re şandiye xwar şikek heye û ger hon di gotina xwe de ko ew kitêb ne kelamê Xwedê lê kelamê Mihemed e dilrast in, ji Xwedê pêve heçî arîkarên we hene, banî wan bikin, bila ew ayetekê mîna ayetên vê kitêbê pêk bînin”.

Çevirisi: “Eğer kulumuza indirdiğimiz kitap hakkında kalbinizde bir şüphe varsa ve eğer siz bu kitabın Allah’ın kelamı değil de Muhammed’in kendi kelamı olduğu sözünüzde dürüst iseniz, Allah’tan başka ne kadar yardımcılarınız varsa onları çağırın size yardım etsinler ve bu kitabın ayetlerinden bir ayetin benzerini meydana getirsinler.”

  1. ayet: “Û ji wê rojê bitirsin ko di wê de kes nikare arîkariya kesekî bike û mehdera yekî ji yekî re û dayina fidyê nayê qebûlkirin û tu kes nikare gunehkaran ji ezabê Xwedê xelas bike”.

Çevirisi: “Ve öyle bir günden korkun ki o günde kimse kimseye yardım edemez, kimsenin kimseye şefaat etmesi ve fidye vermesi kabul edilemez ve hiç kimse günahkarları Allah’ın azabından kurtaramaz.”

  1. ayet: “Ji te mesela şerab û qumarê dê bête pirskirin, Bêje:Vexwarina şerabê û leyistina qumarê gunehên mezin in…”

Çevirisi: “Senden şarap ve kumar meselesi sorulacak, de ki: Şarap içmek ve kumar oynamak büyük günahlardır.”

Kamiran Bedirxan’ın bu çalışmasının ilk yayımlanmaya başladığı yer “Hawar” dergisinin 15 Mayıs 1941 tarihli 27. sayısıdır. Yazarın bu sayının ilk sayfasının altında yazdığı dipnottan onun çalışmasının bu tarihte bitmiş olduğu anlaşılmakta ancak ne zaman başladığı ve ne kadar bir zamanda tamamladığı belirtilmemektedir.

Dipnot: “Bi kerema Xwedê me Tefsîra Qur’anê qedandiye û em wê di rûpelên Hawarê de belav dikin”.

Türkçesi: “Allah’ın keremiyle biz Kur’an Tefsirini bitirmiş bulunuyoruz ve onu Hawar’ın sayfalarında yayımlıyoruz.”

Yazar aynı dipnotun devamında “Di çêkirina wê tefsîrê de me li kitêbên jêrîn hûr mêze kiriye” (Biz bu tefsiri hazırlamada aşağıdaki kitaplara incelikle bakmışız) diyerek yararlandığı kaynakları şöyle listelemiştir:

1) Tibyan, Tefsîra Qur’anê, Çapxana Arif Efendi, Derseadet, 1324

2) Mewakib, Tefsîra Qur’anê, Çapxana Arif Efendi, Derseadet, 1324

3) Celaleyn…, Tefsîra Qur’anê, Çapxana Haşimiye, Şam, 1357 Hc.

4) Qurtebî, Tefsîra Qur’anê, el-Qurtebî, Qahire 1933 (doğrusu Qurtubî olacak)

5) Tercima Qur’anê bi zimanê elmanî Der Koran, von Max Henning, Leipzig, 1901, Druck und Vergela von Philipp Reclam jun

Dr. Kamiran Alî Bedir-Xan

Görüldüğü gibi yazar bu çalışmasını “Tefsîr” adıyla takdim etmektedir. Fakat aslında bu çalışma kısmen “meal”, kısmen de “tercüme” olup tefsir değildir. Zira alışılagelmiş çerçevesiyle tefsir demek Kur’an’ın ayet ve kelimelerini çok boyutlu yönleriyle detaylı bir şekilde açıklamak ve yorumlamak demektir. Oysa yazar bu çalışmasında herhangi bir açıklama ve yoruma başvurmamış, ayet ve kelimeleri sadece meal ve çeviri olarak vermiştir. Dolayısıyla ya o zaman meal terimi fazla yaygın olmadığından veya mecaz kabilinden tefsir kelimesini kullanmıştır.

ÖNERİLER

Önerimiz: Kamiran Bedirxan’ın bu çalışmasıyla ilgili iki önerimiz vardır. Birincisi teknik ve içerik olarak göze çarpan bazı hatalardır. Her ne kadar Avesta’nın sahibi Abdullah Keskin, Haşim Özdaş ve Selahaddin Uğur Işık’tan oluşan ekip beş yıl gibi nispeten uzun bir süre ayırarak ve büyük çaba sarf ederek bazı yanlışları düzeltmişlerse de hâlâ düzeltilmesi gereken bazı hatalar vardır. Bunların da ikinci baskıda düzeltilmesini umuyoruz. İkinci önerimiz ikinci baskıda sureler sıralanırken Kur’an ayetlerinin orijinal Arapçalarının eklenmesi, yazarın Kürtçe çevirisinin orijinal ayetlere bağlı olarak verilmesi ve Kürtçe çevirinin altına da bu Kürtçe çevirinin Türkçesinin yazılmasıdır. Böyle olursa okuyucu kesim Kamiran Bedirxan’ın orijinal ayetlerde geçen hangi Arapça kelimenin anlamı için hangi Kürtçe kelime veya terimi tercih ettiği net olarak görecek ve Kürtçesinin Türkçeye çevrilmesi sayesinde Arapça ve Kürtçe bilmeyenler de istifade edebileceklerdir. Bu belki biraz uzun zaman ve ek bir emek gerektirecek, eserin şimdiki sayfa sayısı 366 olduğuna bakılacak olursa hacim olarak belki iki cilde çıkacak ama istifade etme noktasında büyük yararı olacaktır. Bunun nasıl olacağıyla ilgili kısa bir ayet parçasını aşağıda örnek olarak vermek istiyoruz.

İbrahim suresinden 22. ayet: إِنَّ الظَّالِمِينَ لَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ

Bedirxan’ın Kürtçe meali: “Ji bona mirovên xedar û gunehkar ezabekî dijwar heye”.

Bu Kürtçe mealin Türkçesi: Zalim ve günahkâr kimseler için çetin bir azap vardır.

KAMIRAN BEDIRXAN’DAN SONRA BAŞÛR VE ROJHILAT SÜRECİ

Eser: Tefsîrî Xal (Xal Tefsiri)

Yazar: Muhammed Xal (1904-1989)

1904 yılında Süleymaniye’de doğan yazar, 1989 yılında vefat etmiştir. Irak Bilimler Akademisi ve Şer’î Temyiz Mahkemesi üyesi olarak görev yapan meşhur bir âlim olup yazdığı Kürtçe eserlerle Kürt Dili ve Edebiyatına büyük hizmetlerde bulunmuştur. Yazar Kur’an-ı Kerim’in yedi cüz’ünün (1, 2, 3, 27, 28, 29, 30) tefsirini yapmış, gerisini tamamlama imkânı bulamamıştır. Yaptığı tefsirin büyük bir kısmı kendisi sağ iken 1978 yılında yayımlanmış, geriye kalan kısımları vefatından sonra sevenleri tarafından 1990 yılında basılmıştır. Yazar tefsirinde aklî, naklî ve ilmî olarak karma bir metot takip etmiştir.

Eser: Tefsirü’n-Namî (Namî Tefsiri)

Yazar: Abdülkerim Müderris (1905-2005)

Onlarca Kürtçe ve Arapça eserin sahibi çök yönlü bir âlim olan Müderris 1905 yılında Halepçe’nin Yukarı Dreşîş köyünde doğmuş ve 2005 yılında Bağdat’ta vefat etmiştir. 1974-2003 yılları arasında Irak Âlimler Birliği başkanı olarak görev yapmıştır. Üç tefsir yazmıştır. Bunlardan “Mevâhibü’r-Rahmân” Arapça olup 1987 yılında 7 cilt halinde basılmıştır. “Tefsîrü’n-Namî” Kürtçe olup 1980 yılında 7 cilt olarak basılmıştır. Yazar (Tefsîrü’n-Namî’nin Özeti) adlı çalışmasında “Tefsîrü’n-Namî”yi yine Kürtçe özetlemiştir. Bu çalışma da 2002 yılında üç cilt olarak basılmıştır. Müderris bu her üç tefsirinde de naklî ve fıkhî bir metot takip etmiştir.

Eser: Tefsîrî Zimankoyî (Zimankoyî Tefsiri)

Yazar: Molla Saîd Zimankoyî (1921-2006)

1921 yılında Süleymaniye’ye bağlı Lawiran köyünde dünyaya gele Molla Saîd Zimankoyî 2006 yılında Süleymaniye’de vefat etmiştir. Medrese tahsilini bitirdikten sonra tedrisat, vaaz ve eser yazmayla ömür geçiren yazarın bu tefsiri Kur’an-ı Kerim’in tam bir tefsiri olup sade bir dille yazılmıştır. 2000 yılında 12 cilt olarak yazar tarafından bastırılan bu tefsirde naklî ve lugavî (dilsel) bir metot takip edilmiştir.

Eser: Tefsîrî Kur’anî Pîroz (Kutsal Kur’an’ın Tefsiri)

Yazar: Molla Osman Abdülazîz (1922-1999)

1922 yılında Halepçe’de doğan yazar 1999 yılında tedavi gördüğü Şam’da vefat etmiş ve cenazesi memleketi Halepçe’ye getirilmiştir. Kur’an-ı Kerim’i ezberlemiş ve ilmî icazetnamesini babasından almıştır. “Kürdistan İslamî Hareket”in liderliğini de yapmıştır. Yazarın adı geçen tefsiri Kur’an-ı Kerim’in tümünü içeren tam bir tefsirdir. Anlaşılır ve sade bir dil kullanmıştır. 1995 yılında 15 cilt olarak basılmıştır. Tefsirde hem aklî hem naklî bir metot takip edilmiştir.

Eser: Tefsîrî Xakî’ (Xakî Tefsiri)

Yazar: Muhammed Abdülkerîm Xakî (1929-2003)

Yazar 1929 yılında Süleymaniye’ye bağlı Hergîne köyünde doğmuş ve 2003 yılında vefat etmiştir. Medrese tahsilini bitirdikten sonra yaklaşık 40 yıl imam, hatip ve müderris olarak görev yapan yazarın bu eseri tam bir tefsir olup 30 cüzden ve 15 ciltten oluşmaktadır. Yazar 1971 yılında bu tefsirine başlamış ve 1989 yılında bitirmiştir. Üç cildi 1998 yılında basılmış, diğer ciltler henüz elyazması olup basılmayı ve yayımlanmayı beklemektedir. Elyazması bu ciltler yazarın Süleymaniye’deki çocuklarının yanında bulunmaktadır. Eserde ağırlıklı olarak naklî bir metot takip edilmiştir.

Eser: Pirşingî Nûrî Xwuda (Allah Nurunun Parıltısı)

Yazar: Muzaffer Pertewmah (1940-2006)

Yazar 1940 yılında İran Kürdistanı’nın başkenti olan Senendec şehrinde doğmuş ve 2006 yılında vefat etmiştir. Amerikada Wisconsin-Madison üniversitesinde Nükleer Fizik alanında doktora yapmıştır. Bir süre Uzay Haber Ajansı NASA’da çalıştıktan sonra İran’a dönmüştür. İran’da bir süre bazı üst görevlerde bulunduktan sonra tekrar Amerika’ya dönerek Medikal Fizik üzerine ihtisas yapmış ve kanser ilacını geliştirme çalışmalarına katılmıştır. Yazarın bu eseri büyük boy tek ciltten ve A/4 olarak 844 sayfadan oluşmaktadır. 1994 yılında başladığı ve 1998 yılında bitirdiği bu eser 2009 yılında basılmıştır. Bilimsel bir metot takip eden yazar ayetleri fizik, kimya, biyoloji, astronomi ve diğer bilim dallarının verileri ışığında açıklamaya büyük önem vermiştir.

Eser: Tefsîrî Gulşen (Gülşen Tefsiri)

Yazar: Molla Nizameddin Abdülhamîd (1923)

Molla Nizameddin 1923 yılında Kerkük’e bağlı Beştepe köyünde dünyaya gelmiştir. 1973 yılında İslam Hukuku alanında yüksek lisans programından mezun olmuş ve 1995 yılında Sudan Kur’an-ı Kerim Üniversitesi’ne hoca olarak atanmıştır. Sonra İngiltere’nin Bristol beldesine göç etmiştir. Üç cilt halinde 2005 ve 2008 yıllarında iki kez basılan ve sade bir dille yazılan tefsirinde “Kur’an’ı Kur’an ile Tefesir Etme” ve lugavî (dilsel) metotlara başvurulmuştur.

Eser: Tefsîrî Gulbijêr (Seçilmiş/Seçkin Tefsir)

Yazar: Mahmûd Ahmedî Dihkelayî (1934)

1934 yılında İran Kürdistanı’nda Senendec (Sine) kentinde doğan yazarın anlaşılır bir dil ve sade bir üslupla yazdığı adı geçen tefsiri 1984 ve 1990 yıllarında iki kez basılmıştır. Tefsirde ilmî bir metot izlenmiştir.

Eser: Şiney Rehmet (Rahmet Esintisi)

Yazar: Mustafa Xurremdil (1936)

Yazar 1936 yılında Mehabad’ın Dihbikur köyünde doğmuştur. 1968 yılında Tahran Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olmuştur. 1973 yılında aynı üniversitede Arap Dili ve Kur’an Bilimleri alanında yüksek lisans, 1979 yılında da doktora yapmış ve Kürdistan Üniversitesi’nde Eğitim Öğretim Komisyonunda öğretim üyesi olarak görev almıştır. 1997 yılında emekliye ayrılmış ve Mehabad’a dönerek eser yazmaya devam etmiştir. Yazar adı geçen Kürtçe tefsirinden başka biri Farsça diğeri Arapça olmak üzere iki tefsir daha yazmıştır.

Eser: Tefsîrî Qur’an bo Wuşyarbûnewe Man (Uyanışımız İçin Kur’an Tefsiri)

Yazar: Molla Ali Pişderî (1941)

1941 yılında Süleymaniye’ye bağlı Pişder mıntıkasında doğan yazar hem medrese hem de üniversite mezunudur. Bu tefsirini önce 7 cilt olarak hazırlamış, sonra 3 cilt olarak özetlemiştir. 1998 yılında tefsirine başlayan yazar 2000 yılında bitirmiştir. Tefsir halen elyazması durumunda olup basılmayı ve yayımlanmayı beklemektedir.

Eser: Tefsîrî Rewan Bo Têgeyiştinî Qur’an (Kur’an’ı Anlamak İçin Akıcı Tefsir)

Yazar: Mahmûd Gelaleyî (1948)

1948 yılında Süleymaniye’ye bağlı Gelale köyünde doğan yazar halen Süleymaniye kentinde yaşamaktadır. Bağdat Üniversitesi mezunu olan yazar İslam Hukuku alanında ihtisas yapmıştır. Kur’an-ı Kerim’in tam bir tefsiri ve on yıllık bir emeğin ürünü olan bu eser 2002 yılında 15 cilt olarak basılmıştır. Eserde daha çok naklî bir metot takip edilmiştir.

BAKUR BAĞLAMINDA TÜRKİYE SÜRECİ

Türkiye Kürtleri bağlamında Kur’an-ı Kerim’in Kürtçeye çevrilmesi Irak ve İran Kürtlerinden 50-60 yıl sonra başlamıştır. Bu geç kalmışlığın en önemli nedeni Irak ve İran’a nispetle Türkiye’de Kürt Dili üzerinde kurulan büyük baskılar ve Kürtçe materyal bulunduranlara yönelik cezalardır. Irak’ta Statü talebinde bulunan Kürtler bir yandan Irak rejimi ile savaşırken bir yandan da Kürtçe yazdıkları eserlerini başkent Bağdat’ta resmî ve rahat bir şekilde bastırıp yayımlayabiliyorlardı. İran’da ahım şahım olmayıp sembolik de olsa resmî bir Kürdistan Eyaleti ve bu eyaletin başkenti olan Senendec (Sine) şehrinde resmî bir “Kürdistan Üniversitesi” kurulmuştur. Bu üniversitenin hocaları devlet ve hükümet aleyhinde olmamak şartıyla Kürt Dili ve Kültürü alanında verimli çalışmalara imza atmışlardır. Oysa Türkiye de son dönemleri hariç tutacak olursak Kürt Dili hep inkâr, asimilasyon, baskı ve cezalara maruz kalmıştır.

Eser: Quran a Pîroz û Arşa Wêya Bilind (Kutsal Kur’an ve Yüce Meali)

Yazar: Abdullah Varlı

Türkiye’de basılan ilk Kurmancî meal, 2012 yılında vefat eden Abdullah Varlının bu mealidir. Van’ın Erciş ilçesinden olan yazarın yazdığı bu meal 1994 yılında yayımlanmıştır. Yazar her ne kadar Celadet Bedirhan’ın geliştirmiş olduğu ve Türkiye’de yaşayan Kürtler arasında yaygın olarak kullanılan Latin alfabesini ve imla kurallarını esas almışsa da bazı yerlerde buna uymamış ve kendisine ait bazı harf ve semboller de kullanmıştır. Öte yandan surelerin orijinal adları yerine Kürtçe karşılıklarına yer vermesi nedeniyle eleştirilmiştir.

Eser: Tefsîra Şîrîn bi Ezmanê Kurdî (Kürt Diliyle Tatlı Tefsir)

Yazar: Muhammed Şirin Keskin

1920 yılında Siirt’in Eruh ilçesine bağlı Nivela köyünde dünyaya gelen ve 2009 yılında vefat eden yazar bu tefsirini 1980 yılında yazmaya başlamış, sekiz yıl süren çalışma sonucunda 1988 yılında tamamlamış ve 1995 yılında bastırmıştır. Yazar bu tefsirini hazırlarken Kadı Beydavî (ö. 685/1286), Xâzin (ö. 741/1341), Medârik ve İbn Abbas’ın (ö. 68/787-88) tefsirlerinden yararlanmıştır. Arap alfabesiyle hazırlanan bu eser, Zeynülabidin (Çiçek) Amedî tarafından tashih ve istinsah edilerek 1995’te Diyarbakır Söz tarafından basılmıştır. İkinci baskısı Nizamettin Ersöz tarafından bilgisayara geçirilmiş ve yine Zeynülabidin Amedî’nin tetkikleri sonucunda, Diyarbakır Söz ile Seyda Kitapevi tarafından 2008’de iki cilt halinde yayımlanmıştır.

Eser: Meala Fîrûz Şerha Qur’ana Pîroz (Kutsal Kur’an’ın Şerhi Kutlu Meal)

Yazar: Mehmet Demirdağ (Molla Muhammed Garsî Farqînî)

Bu çalışma Nûbihar Yayınevi tarafından tek cilt halinde 2003 yılında basılmış bir eserdir. Sure girişlerinde o sureler hakkında herhangi bir bilgiye yer verilmemiş ve parantez dışında açıklama veya dipnota da başvurulmamıştır. Mealde, baskı-imla hataları ve şiveden kaynaklanan kimi gramer sorunları vardır. Ayrıca zaman zaman birbirine zıt iki anlamı birlikte vermek de bir problem sayılır.

Eser: Ronahiya Qur’ana Pîroz Kutsal Kur’an’ın Işığı)

Yazar: Muhammed Hakkarî

Yazar 1999’da Gever ilçesinde yazmaya başladığı bu meal çalışmasını 2007’de Adana’nın Seyhan ilçesinde tamamlamıştır. Mealin birinci baskısı 2007’de Nûbihar tarafından, ikinci baskısı ise Ravza Yayıncılık tarafından 2011’de yapılmıştır. Kürtçenin Hakkari şivesiyle hazırlanan mealde geçen sözcükleri açıklamaya yönelik alfabetik bir sözlükçe de yer almaktadır.

Eser: Qur’ana Pîroz û Meala wê ya Kurdî (Kutsal Kur’an ve Kürtçe Meali)

Yazar: Molla Hüseyin Êsî (Hüseyin Gündüz), Molla Se‘id Girdarî (Said Yıldırım), ve Molla Muhammed Bêrkevanî (Mehmet Seyhan)

Şimdiye kadar beş kez basılan bu mealde surelerin Mekkî ve Medenî oluşları ve ayet sayıları hakkında kısaca bilgi verildikten sonra ayetlerin mealine geçilmektedir. Eserde standart Kürtçe esas alınmıştır. Kürtçe gramer hataları nispeten azdır.

Eser: Qur’ana Piroz Kurdî-Tirkî… (Kürtçe-Türkçe Kutsal Kur’an…)

Yazar: Nusrettin Bolelli, Niyazi Beki, Muhammed H. Feyzi, Abdülkerim Bingöl

Çok yazarlı bu mealin Türkçesi Nusrettin Bolelli ve Niyazi Beki, Kürtçesi de Muhammed H. Feyzi ve Abdülkerim Bingöl tarafından hazırlanmıştır. Tenvir Neşriyat yayınları tarafından İstanbul’da tek cilt halinde 2009’da basılan bu çalışmada Kürtçe meal sağda, Türkçe meal solda ve Kur’an metni ortadadır. Meal Latin alfabesiyle hazırlanmıştır.

Eser: Qur’ana Kerîm û Meala wê ya Kurdî (Kur’an-ı Kerim ve Kürtçe Meali)

Yazar: Fikri Bokurt/amedî)

1996 yılında bu mealini yazmaya başlayan yazar bir süre ara verdikten sonra tekrar çalışmasına devam etmiş ve 2009 yılında tamamlamıştır. Yazar bu mealini hazırlamada ağırlıklı olarak Seyyid Kutub’un (ö. 1966) Fi Zilali’-l Kur’an, Mevdudi’nin (ö. 1979) Tefhimu’l-Kur’an, Diyanet İşleri Başkanlığı, Ali Bulaç, Talat Koçyiğit (ö. 2011) ve Süleyman Ateş’in meal ve tefsirlerinden yararlanmıştır. Eser Ensar Yayınevi tarafından 2014’te yayınlanmıştır. Latin alfabesiyle hazırlanan mealde, sade bir kullanılmıştır. Ancak Kürtçe imla ve gramer noktasında bazı sıkıntılar vardır.

Eser: Beyanu’l-Qur’an bi Zimanê Kurdî (Kürt Diliyle Kur’an Beyanı)

Yazar: Molla Mehdi Okçu

Diyarbakır’ın Lice ilçesinden olan yazar 1999 yılında yazmaya başladığı bu tefsirini 2008’de tamamlamıştır. Eser, Diyarbakır’da Seyda Kitapevi tarafından 3 cilt halinde 2010 yılında basılmıştır. Eserde Arap alfabesi kullanılmıştır. 2015 yılında aynı kitapevi tarafından 5 cilt halinde ikinci baskısı yapılan tefsirde yazar her surenin girişinde o surenin kaç ayet ve nerede nazil olduğunu, surenin neden bu isimle adlandırıldığını ve surede hangi mesajın verildiğini özetle belirtmiştir. Ayrıca, Kur’an’daki bazı sözcüklerin tekrarlanmasından hareket ederek “Kur’ân’ın bir mucizesi” başlığıyla Kur’ân’ın matematiksel veya diğer bazı i’caz yönlerine değinmiştir.

Eser: Tefsîra Qur’anê Nûra Qelban (Kalplerin Nuru Kur’an Tefsiri)

Yazar: Molla Muhammed Sosikî

Yazarın bu tefsiri 6 cilttir. Altı yılda tamamlamış ve Latin alfabesiyle Nûbihar yayınevi tarafından farklı tarihlerde yayımlanmıştır. Tefsir, “Ulumu’l-Kur’an” (Kur’an İlimleri) konularının bir özeti ile başlıyor. Eserde Kur’an-ı Kerîm’in Arapça metni ve ayetlerin mealine yer verildikten sonra, “Tefsir” başlığı altında ayetlerin tefsirine geçilmektedir.

Eser: Nura İmâne jı Tefsîra Kur’âne (Kur’an Tefsirinden İman Nuru)

Yazar: Ali Turğay

1924 yılında Kızıltepe’nin Üzeyir köyünde doğan yazar bu tefsirinde ağırlıklı olarak Kadı Beydavî’nin (ö. 791/1388) “Envâru’t-Tenzîl ve Esrâru’t-Te’vîl” adlı tefsiri ile Celâluddin el-Mahallî (ö. 664/1459) ve Celâluddin es-Suyûtî’in (ö. 911/1505) “Celaleyn” adlı tefsirlerinden yararlanmıştır. Tefsir 1994 tarihinde tamamlanmasına rağmen henüz basılmamıştır.

Eser: 1) Tefsîra Sanahî (Kolay Tefsir)

2) Tefsîra Rêbaza Jiyanê Li Ber Sîbera Qur’anê (Kur’an Gölgesinde Yaşam Metodu Tefsiri)

Yazar: Tahsîn İbrahîm Doskî

1970 yılında Duhok’ta doğan ve halen bu şehirde yaşayan genç bir âlim olan ve ana lehçesi Kurmancî olan yazar genç yaşına rağmen yazdığı onlarca Kürtçe ve Arapça eserle Kürt Dili ve Kültürüne büyük hizmetlerde bulunmuş ve bulunmaya devam etmektedir. Yazarın adı geçen iki eserinden birincisi Medine’de bir ekip tarafından Arapça yazılan nüshanın bir çevirisidir. İlk baskısı 2000 yılında Duhok’ta, dördüncü baskısı da 2021 yılında Tahran’da yapılmıştır. İkinci tefsirin tamamı 16 ciltten meydana gelmekte ve şimdiye kadar 8 cildi Duhok’ta basılmıştır.

Yararlanılan bazı kaynaklar:

-Align-Center, Tercemetu’l-Kur’ani’l-Kerîm ile’l-Luğati’l-Kurdiyye

-Cîhangîr, Veledbîgî, Mufessiran-i Muasır-i Kurd, Senendec 2013

-Hasan, Ömer Ferîd, Cuhûdu’l-Irakiyyine’r-Rahilîn fi Hizmeti’-Tefsîri ve Ulûmi’l-Kur’an fi’l-Karni’r-Rabi’ Aşere el-Hicrî, el-Camietu’l-Irakiyye

-Îbrahîmî, Muhammed Salih, Zanayanî Kurd, Seqiz 200

-Îzedî, Muhammed ve arkadaşları, “Menâhicu Tefsîri’l-Kur’ani’l-Kerîm ‘İnde Ulemai’l-Kurd Hilale’l-Karni’r-Rabi’ Aşere Li’l-Hicrî”, Afaku’l-Hadareti’l-İslamiyye, Akademiyetu’l-Ulûmi’l-İnsaniyye ve’d-Dirasati’s-Sekafiyye, es-Senetu’l-Hadiyetu ve’l-İşrûne, el-Adedu’l-Evvel, er-Rabî’ ve’s-Sayf, 1439 hicrî-kamerî, s.23-51

-Özdaş, Haşim, “Kürtçe Meal-Tefsir Süreci (Kurmancî Örneği)”, e-Şarkiyat İlmî Araştırmalar Derneği/JOSR-2016, Cilt:8, Sayı: 1 (15), s. 340-354

-Pakçî, Ahmed, Tarîh-i Tefsîr-i Kur’an-i Kerîm, Tahran: İmam Sadık Üniversitesi 2012

-Zehebî, Muhammed Huseyin, et-Tefsîr ve’l-Müfessirûn, Kahire 2005

*Prof., Dr.


Gazete Duvar

Yorumlar kapatıldı.