Kapalıçarşı, Türkiye’deki kuyumculuğun ana merkezi.
Yüzyıllardır olduğu gibi, Türkiyeli Ermeniler de çocuk yaşta kuyumculuk mesleğini öğrenmek için kendilerini Kapalıçarşı’daki kuyumcu atölyelerinde buluyor ve buradaki ustalar tarafından yetiştiriliyorlar.
Bu geleneği devam ettiren ve genç yaşta “Çarşı”dan yetişip hayatını kuyumculuk yaparak geçiren Ermeniler arasından bugün bir kişi özellikle dikkat çekiyor.
Manuk Durmazgüler, 13 yaşından çırak olarak çalışmaya başladığı Kapalıçarşı’dan bir sadekar olarak ayrılarak kendi markasını yaratmış. Böylece her zaman iyi kazanç sağlayabileceği Çarşı’yı terk ederek hem risk almış hem de tasarımcı kimliği ile sadece Türkiye’de değil, dünyada da sesini duyurmaya başlamış.
Manuk Durmazgüler’in mücevher tasarımcısı olma hikayesini kendisinden ve çevresinden dinliyoruz.
İlk yorum yapan siz olun