Lragir.am – Türkiye’nin, ABD’ye gönderdiği tıbbi yardımları taşıyan askeri kargo uçağı ülkeye ulaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yardımlarla birlikte, ABD Başkanı Donald Trump’a bir mektup gönderdi.
Erdoğan’ın “Kongre ve ABD basını da, salgın sırasında sergilediğimiz bu dayanışmanın da etkisiyle, ilişkilerimizin stratejik önemini daha iyi kavrayacak ve ortak sorunlarımızla ortak mücadelemizin gerektirdiği anlayış içinde hareket edecektir” ifadesi dikkati çekti.
Erdoğan’ın mektubu ve Türkiye’nin “küçük yardımı”, Türkiye’nin içinde bulunduğu zor durumu yansıtıyor. Jeopolitik “salgın” koşullarında, Ankara mevcut sürecin dışında kalmıştır ve Trump’a mektup Ankara’ya “trene binme” ricasından başka bir şey değildir. Erdoğan, müttefik ve ortaklığını güvendirerek Trump’a “trende akıllı kalacağını” söylüyor.
Koronavirüs öncesinde Türkiye jeopolitik iddiasının zirvesine ulaşmaya çalışıyordu. Ankara hedefine çok yakın olduğunu düşündüğünde, Rusya ve Türkiye İdlib’de çarpıştı. 5 Mart’ta, Moskova’da Moskova’nın lehine olan bir ateşkes anlaşması imzalandı. Ankara, zaman kazanmak için bu anlaşmaya gitti. Ama orada, koronavirüs müdahale etti ve “gizemli bir peçe” olarak dünya siyasetine düştü.
Bu şekilde Ankara, dost Rusya’sının aksine asri süreçlerin dışında kaldı. Türkiye, koronavirüsün Amerika Birleşik Devletleri ve Çin arasındaki politikayı kutuplaştırdığı bir durumda bulunuyor. Türkiye’nin fazla seçeneği yok. Şimdi Trump’ın velayeti için bir mücadele var.
Erdoğan belki de, Trump-Putin’in İkinci Dünya Savaşı’nda Sovyet ve Amerikan Silahlı Kuvvetlerinin karşılaşmasının 75. Yıldönümü vesilesiyle ortak bildirisinin yayınlanmasından sonra mektuba ihtiyaç duyduğunu hissetti. Erdoğan, Putin’in gerisinde kaldığı için kendini tehdit altında hissetmiş olabilir.
Yorumlar kapatıldı.