Krikor Avak Kahana Damatyan
Kutsal Cumartesi dediğimiz zaman çoğumuzun aklına “Cırakaluyts” yani “Kandillerin yakılması” ve öğleden sonra sunulan Surp Badarak ve ertesinde yapılan görkemli geçit töreni gelir. Halbuki bu sabah gerek okunan dualar gerekse seslendirilen ilahiler Hisus Krisdos’un kabire konulması ve kabir girişinin ağır bir kaya parçasıyla kapatılmasıyla ilgilidir. Yani dün öğleden sonra yapılan Krisdos’un kabire konulması anısının kutlandığı tören esasında bugünün arefesi niteliğindedir.
Bugün okunan çok kısa Surp Avedaran bölümünde Krisdos’un kabire konulmasının ertesindeki bir gelişmeyi nakleder. Bu bölümde Krisdos’u ölüme mahkum ettiren zihniyetin sevinç duyması yanında, yaşadıkları korkuyu görmekteyiz.
Yahuda ile pazarlığa girişenler Krisdos’la ilgili niyetlerini hayata geçirmek için Fısıh Bayramı’ndan sonrayı uygun görmüşlerdi. Bütün korkuları halk arasında olması muhtemel bir karışıklıktı.
Aynı zihniyete sahip kişiler şimdi de Krisdos’un “öldükten üç gün sonra dirileceğim” sözünden korkuyorlar, üstelik bununla da yetinmeyerek öğrencilerini muhtemel bir sahtekarlıkla suçluyorlardı.
Bugün Krisdos’un kabrinin mühürlenmesi anısını kutluyoruz. Kabir hem mühürlenmiş hem de askerlerle koruma altına alınmıştı. Bu zihniyete sahip kişiler akıllarınca Tanrı’nın tasarısını engelleyeceklerini sanıyorlardı. Taş, mühür ve askerler. Bunlar dünyanın sözde güvenceleriydi. Sadece korku dolu kalplerine rağmen bir süreliğine sözde rahatlığa kavuşmuşlardı. Fakat Tanrı’nın tasarısı en sonunda galip gelecek ve bu önlemlerin bir işe yaramayacağı ortaya çıkacaktı. Bizler yeni bir yaşamın müjdelenmesini sabirsizlıkla bekliyoruz.
BUGÜN OKUNAN SURP AVEDARAN BÖLÜMÜ
Ertesi gün, yani Hazırlık gününden sonraki gün, başkâhinlerle Ferisiler Pilatus’un önünde toplanarak, «Efendimiz»dediler, «O aldatıcının, daha yaşarken, `Ben öldükten üç gün sonra dirileceğim’ dediğini hatırlıyoruz. Onun için buyruk ver de üçüncü güne dek mezarı güvenlik altına alsınlar. Yoksa öğrencileri gelir, cesedini çalar ve halka, `Ölümden dirildi’ derler. Bu sonuncu aldatmaca ilkinden beter olur.»
Pilatus onlara, «Bir manga asker alın, gidip mezarı dilediğiniz gibi güvenlik altına alın» dedi. Onlar da askerlerle birlikte gittiler, taşı mühürleyip mezarı güvenlik altına aldılar.
(Matta; 27:62-66)
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=2632924586942726&set=a.1537102746524921&type=3&theater
İlk yorum yapan siz olun