Khor Virap olarak adlandırılan zindanına atılan ve orada 13-15 yıl kadar kalan Aziz Krikor, Yüce Allah’ın izniyle ışık görmeyen o yer altı zindanında sağ kalır.
Bu arada Kral Drtad, Hristiyanlara karşı eziyet ve işkence dönemini başlatır.
Bu dönemde, Roma’dan gelen Başrahibe Kayane ve Rahibe Hripsime ve onlarla birlikte olan diğer rahibeler, Kral Drtad tarafından şehit edilirler.
Kral ve saraylılar bu arada lycanthrophy adı verilen bir ruh hastalığına yakalanarak, kendilerini yabani hayvan sanmaya başlarlar.
Kralın kızkardeşi Khosrovitukhd, rüyalarında ağabeyinin sadece Aziz Krikor’un dualarıyla kurtulabileceğini görünce, Ardaşad’daki yer altı zindanına adam göndererek, Aziz Krikor’un hala hayatta olduğunu öğrenir.
301 yılında Ermeni Krallığı’nın başkenti olan Vağarşabad’a getirilen Aziz Krikor, dualarıyla Kral Drtad’ı ve soyluları iyileştirir.
Kral Drtad’a ve tüm soylulara 302 yılının başlarına kadar devamlı İncil vaaz eder.
Aziz Krikor, Vağarşabad’da ünlü görümünü görür.
Bu görümde, Rab İsa Mesih gökten Vağarşabad’a inerek, “Kilisemi buraya inşa edeceksin” der.
Gösterilen yere Eçmiyadzin Kilisesi bina edilir. Tüm bu olaylardan sonra, Aziz Krikor büyük ve uzun bir konvoyla Kayseri’ye gönderilir ve orada Kayseri Başepiskoposu Leontius tarafından Ermeniler için Başepiskopos takdis edilir.
Aziz Krikor böylece tarihteki ilk Ermeni Katolikosu olur.
(23 Mart 2007 tarihine Patrik II. Mesrob Hazretleri Kayseri Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi vaazindan alıntı)
Kaynak: Lraper
Derleyen: Anuş Karmen Sar
İlk yorum yapan siz olun