İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Osmanlılar bize sahip çıktı biz de onun kültürüyle yetiştirildik

TUBA KALÇIK

Türkiye’de konser veren dünyaca ünlü şarkıcı Enrico Macias, “Biz Cezayirli’yiz ama aslımız İspanyol” deyip ekledi: “İspanya’dan kovulup vatansız kaldığımızda Osmanlı bize kucak açtı. Biz de Osmanlı’ya hep sadık kaldık”

Cezayir asıllı dünyaca ünlü Fransız şarkıcı Enrico Macias; uzun bir aradan sonra Türkiye‘de konser verdi. Türkiye’yi ikinci vatanı olarak gördüğünü söyleyen Macias; 50 yılı aşkın müzik kariyerinden İslamofobiye, Fransa‘nın 24 Nisan‘ı Ermeni Soykırımı Anma Günü ilan etmesinden Türk müziğine bakışına kadar birçok konuda GÜNAYDIN’a özel açıklamalar yaptı…

50 yıl önce İstanbul’da ilk kez sahneye çıktığınız Kervansaray’ın bugünkü yerinde konser verdiniz. Neler hissettiniz o anlarda?
Güzel olan; seyircimin hep aynı olması… Beni en çok mutlu eden de bu. İstanbul‘da ilk kez sahneye çıktığım Kervansaray’ın yerinde kurulan Cahide Müzikhol’ün sahnesinde olmak çok mutlu etti beni. 50 yıl önce Türkiye’nin en büyük isimleri de, uluslararası üne sahip isimler de sahneye çıkıyordu Kervansaray’da. Bunun yanı sıra, dünyaca ünlü Fransız sanatçı Dalida da beni ilk kez burada seyretmişti. Bu da benim için çok güzel anıdır.

Türkiye’nin sizin için özel bir yeri var…
Cezayir’de çok zor, çok kötü günler yaşandı. Biz de Cezayir’i terk etmek zorunda bırakıldık. Ben 20, eşim Suzy 19 yaşındayken Fransa’da mülteci olduk. Aslında şunu söylemem lazım; biz Cezayirli’yiz ama aslımız İspanyol. Kraliçe, tüm Musevileri İspanya dışına atıp “Hıristiyan olmazsanız bu memleketten gidersiniz” dediği için hepimiz adeta ortada kaldık. İspanya’dan kovulup vatansız kaldığımızda Osmanlı bize kucak açtı. Biz de o günden sonra Osmanlı vatandaşı olduk. Zaten o kültür ve terbiye ile büyümüştür Cezayir’dekiler. Biz ömür boyu Osmanlı’ya sadık kaldık ve sahip çıktık. Osmanlı’dan sonra Türkiye’ye de aynı duygularla yaklaştık. İkinci Beyazıd sayesinde; bir kısmımız Tunus, İzmir ve Selanik olmak üzere Osmanlı İmparatorluğu topraklarına yerleştirildi. Biz Osmanlı pasaportu taşıdık. Ailem; Avrupa kültüründen daha çok Osmanlı kültürüne sahiptir. Biz Osmanlı’nın idaresindeydik ve çok mutlu yaşadık. İmparatorluk zayıflayınca Fransızlar Cezayir’i ele geçirdi. Ondan sonra yaşam çok zor, çok meşakkatli oldu. Biz de Cezayir’i bırakıp Fransa’ya geldik.

800 BESTE YAPTIM

Çok uzun yıllardır sahnelerdesiniz. 80 yaşınızı geçmenize rağmen sahne performansınız muhteşem. Bunu neye borçlusunuz?
Sanatımı, müziği ve dinleyicilerimiçok sevmeme bağlıyorum bunu. Müziktutkum beni ayakta tutuyor. Bugünekadar 800 beste yaptım. Bunların 80’eyakını Türkçe’ye adapte edildi.

Türk sanatçılar arasında kimleri dinliyorsunuz?
Uzun yıllardır tanıdığım ve birçokkez birlikte sahneye çıktığım AjdaPekkan… Hatta “Ajda Pekkan sizi seyretmeyegeldi” dediklerinde, “Sahnedengördüğüm Ajda değil, Semiramis”diye cevap verdim. Semiramis’i deçok severim, çok zariftir. Onlar benimeskimeyen dostlarımdır.

Fransa, 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımını Anma Günü ilan etti. Fransa’nınTürkiye’ye yönelik sözde soykırım iddialarını bir Cezayirli olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?
Fransa, 600 bin Ermeni kökenlivatandaşının etkisiyle yaptı bunu. Gerçektesoykırım var mı, yok mu; tarihçilerle,arşivcilerle konuşulacak birkonu bu. Ermeniler ve Türkler oturur,neyin ne olduğunu tartışır. Herülke birbirinin işine karışacaksa enteresandurumlar olur. Bu olaylar insanlarınkutuplaşmasına sebep olur veproblemler yaratır. Başka ülkeler, buişe neden bu kadar karışıyor anlamakmümkün değil.

Dünyada yükselen İslamofobi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Herkes kendi dinini istediği gibiyaşamalı ve başkasının dinine dekarışmamalı. Müslüman Müslümandır;Hıristiyan, Musevi ve Müslümanbirbirine karışmamalı. Kimsenin kimseyiyönlendirmesi, dışlaması çokyanlış şeyler. Ortaçağ’da yaşamıyoruzki… Karşılıklı anlayış olursa insanlarrahat eder. Bunun dışına çıkıldığındainsanlık da mutsuz hale gelir.

İZMİR’E GÖNÜL BORCUM VAR

Uzun bir aradan sonra Türkiye’de konser verdiniz. Nasıl geçti konser?
Muhteşem bir konserdi. Biletler ikihaftada önceden bitmiş. Bana dedilerki; bu son zamanların rekor bilet satışı…Oğlum Jean Claude hem aranjeleri,hem sahne düzenlemesini yaptıve bas gitar çaldı. Sahnede müzisyenarkadaşlarımı tanıtırken; sıra Jean Claude’ageldiğinde “Onu herkesten dahaiyi biliyorum çünkü doğduğu gündenberi tanıyorum” dedim. Son konserimbenim için çok büyük mutlulukoldu. Özellikle belirtmekisterim ki, genç müzisyenlerehayran kaldım. Konserde ençok ilgi çeken olay ise; DarioMoreno için yazdığımız şarkıylabirlikte Dario’nun fotoğraflarınınekranda yayınlanmasıoldu. Şarkının ilkparagrafında, ‘Şayet İzmir’egidersen mutlaka Dario’yarastlarsın’ diyor. Bu; DarioMoreno’nun İzmir sevgisinianlatan bir şarkı. Brezilyaezgileri üzerine bu güzelsözler yazıldı. İzmir’e vefaborcumuz var. Dairo Moreno’nunismi sokağa verildi.Sokağın başında iki heykelvar; biri benim, biri Dario Moreno‘nun…Bu sene inşallah İzmirFuarı’nda yer alıp İzmir’e olan gönülborcumuzu öderiz.

MEMLEKET HASRETİMİ TÜRKİYE’DE HAFİFLETTİM

Türkiye’yi ikinci vatanınız olarak tanımlıyorsunuz…
Cezayir’i terk ederken ‘J’ai Quitte Mon Pays’ şarkısınıyazdığım için kara listeye alındım ve hakkımdasöylenmeyen şey kalmadı. Ülkeme gitmek istediğimde ‘Vizeal gel’ dediler. Ben de doğduğum büyüdüğüm topraklaravize alarak gideceğime gitmem dedim. Hasretim çok büyüktüama Türkiye’yi tanıyıp Türkler’in de beni sevmesinden sonra,burayı ikinci vatanım olarak kabul ettim. Memleket özlemimi,acılarımın büyük bir kısmını hafiflettim. Erkan Özerman‘ınEyfel’den yaptığı müzik programında şarkı söylememlebirlikte Türkiye’de star oldum. Fransa’ya döndüğümdekimse kolay kolay yardım etmiyordu. Kendisi deFransa’da çok sıkıntılar çekip çok zor günleryaşamış olan Dario Moreno beni programınaaldı. Daha sonra 30 gece ABC Sahnesi’ndeçıktım. Paris beni tanıdı ve çok kısazamanda güzel bir yolkatettim.

50 YILDA İSTANBUL VE ANKARA ÖYLE DEĞİŞTİ Kİ…

İlk sahneye çıktığınız yıllar ile bugünkü Türkiye arasında nasıl farklılıklarvar? 
50 yılda Türkiye çok gelişti, siz bunu nasıl görüyorsunuz? 50 yıl içinde hem Ankara’da, hem İstanbul’da o kadar çok şey değişti ki… 50 yıl önceki şehir, bugünkü şehirden çok farklı. Benim gördüğüm kısmında, ki çoğu zaman her yeri görme şansım olamıyor, son derece modern, şık ve güzel… Mesela Zorlu sahnesinin olduğu binayı gezerken, dünyanın en lüks alışveriş merkezini geziyor gibisiniz. Ve çok güzel bir şey, dünyanın neresinde ne varsa oradaki mağazalarda var. Tabii çok da mutlu olduğum, çok iyi bir konser salonunda sahne almak oldu. Zorlu PSM Türkiye’nin en güzel sahnelerinden biri.

https://www.sabah.com.tr/yazarlar/gunaydin/tuba-kalcik/2019/05/06/osmanlilar-bize-sahip-cikti-biz-de-onun-kulturuyle-yetistirildik

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın