İyi niyetle yarım çözülmüş sorunlar maalesef mağduriyetleri engellemiyor. Çocukluğumdan beri süregelen eşitsizlikleri gidermek için farklı din kitapçığı gibi ara çözümler için emek harcamış kişilere öncelikle teşekkür ederim. Fakat sorunlar üstünkörü çözülünce ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bu durum yeterince ciddiye alınmayınca, azınlık öğrencileri velilerinin mahkeme salonlarında çocuklarının haklarını aramaya çalıştığı tablolarla karşılaşmaktayız.
Bunca yıl gösteriyor ki LGS’deki azınlık öğrencilerinin haklarının çalınması sorunu özetle tam çözülmek istenmiyor.
Yoksa yıllardır böyle bir sorunun çözülememesini nasıl açıklayabilirsiniz?
Böyle bir sorunu çözmek için daha kaç yıl gereklidir? 5? 10? 15? 130 yıl?
Diyelim ki Yahudisiniz ve maddi durum veya tercihlerinizden dolayı çocuğunuzu özel Yahudi okuluna veremediniz ve çocuğunuzu mahallenizdeki bir okula yazdırdınız.
Bu durumda çocuğunuz önünde iki seçenek var: Ya çocuğunuz okulunda din dersine girip İslamiyet’i detaylarıyla öğrenecek ve LGS’de bir Müslüman öğrenci gibi sınava tabi tutulacak ya da çocuğunuzu mecburen din dersinden muaf tutacaksınız.
Diyelim ki din dersinden çocuğunuzu muaf tuttunuz, sorunlar burada biteceğine yeni başlıyor ve devletin yıllardır çözmeye üşendiği bir sorun sarmalıyla bir veli olarak baş başa kalıyorsunuz.
HER SENE AYNI REZALET: YARGIYA TAŞINAN AZINLIK ÇOCUKLARININ LGS PUANLARI
LGS’de çocuğunuz, yasa gereği görmediği din dersinden sorumlu tutulmadığından, azınlıklara yönelik din dersi soruları seçeneğinden de faydalanamayacak. Bu da çocuğunuzun puan rekabetinin yüksek olduğu iyi bir Anadolu lisesi veya fen lisesine girmesini pratikte imkansızlaştırıyor
HyeTert’in ve Sayın Pervin Kaplan’ın 27 Temmuz’da sitelerinde yayınladığı “LGS: Din’den muaf öğrenciye ‘hesaplama’ yargıya gitti” haberi de bu adaletsizliği gözler önüne seriyor. Kaleme aldıkları haberi, noktasına dokunmadan paylaşıyorum:
“LGS: Din’den muaf öğrenciye ‘hesaplama’ yargıya gitti. Liseye Geçiş Sınavı’nda (LGS) puan tartışmaları son bulmuyor. LGS puanıyla öğrenci alan aralarında yabancı özel liselerin de olduğu liselerde kayıtların son bulmasına, sınavla öğrenci alan liseler için tercihlerin yapılmasına rağmen bu kez de din dersinden muaf öğrenciler LGS puanlarını yargıya taşıyor.
Din dersinden muaf olan Musevi bir öğrencinin ailesi çocuklarının puanlarının tüm dinden muaf öğrencilerde olduğu gibi sanki bu dersten soruları yanıtlamış gibi hesaplandığını belirterek yürütmenin durdurulması istemiyle yargıya başvurdu.
DAVA DİLEKÇESİNDE GEREKÇELER SIRALANIYOR
Dava dilekçesinde yürütmenin durdurulması istemine gerekçeler şöyle sunuluyor:
Din dersinden muaf olan tüm öğrencilerin bu dersten soru cevaplamadıkları halde cevaplamış gibi diğer derslerden aldıkları puan üzerinden değerlendirildi. Bu da öğrencilerin puanlarında düşmeye neden oldu. Böyle bir hesaplama düzenlemesi öğrencilerin haklarını gasp edilmesidir ve eşitlik ilkesine aykırıdır. Yapılan tüm başvurularına aile yanıt alamadı ve mağduriyet giderilmedi. Aralarında yabancı özel liselerin de olduğu okullarda kayıtlar tamamlandı. Hıristiyan ve Musevi öğrencilerin tümünün emekleri boşa gitti ve gelecekleri çalındı.
MUAF ÖĞRENCİLERİN ALEYHİNE HESAPLAMA
LGS kılavuzuna göre yabancı dil ya da din kültürü ve ahlak bilgisi dersinden muaf öğrencilerin puanı, öğrencilerin o testler dışındaki diğer testlere verdiği yanıtlar göz önüne alınarak hesaplandı. Bu hesaplama hukuka ve eşitlik ilkesine aykırı ve puanlarının düşmesine neden oldu. Sorumlu olunmayan bir test alanı için bu durum gerçekçi ve adil değil. Ayrıca, bu seneki LGS sınavında din dersi sorularının kolay, özellikle matematik ve fen sorularının zor olması nedeniyle, matematik ve fen testlerindeki başarının din dersi başarısını tahmin etmekte kullanılması da, dinden muaf öğrencileri kolay olan bir testte hata yapmış olarak göstermekte, puan düşüklüğü etkisini artırmakta. Bu hesaplama muaf öğrencilerin aleyhinedir.
EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI
Bu hesaplama yönteminden kaynaklanan adaletsizlik ulusal eğitim mevzuatımızla garanti altına alınan fırsat eşitliği ilkesine ve hakkaniyete aykırı. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf olan ve muaf olmayan öğrenciler açısından farklı hesaplama öğrencilerin eşit bir biçimde rekabet etmelerine ve sınav sonuçlarının aynı şekilde değerlendirilmesine engel teşkil etmekte.
15 DAKİKA ERKEN ÇIKARILMALARI BASKISI VAR
Ayrıca sınavda din dersinden muaf olan öğrenciler sınav bitim süresinden 15 dakika önce salonlardan çıkarıldı. Bu ise kılavuzda yer almıyor. Bu bilgi öğrencilere sınava giriş anında verildi. Öğrenciler bu bilgi doğrultusunda sorumlu oldukları sınav sorularını daha hızlı cevaplamak zorunda kalıp, sınavın da verdiği stresle iyice panikledi. Sınavdan erken çıkarılacakları bilgisi de öğrencilerde psikolojik bir baskı yarattı. Hem öğrenciler puan hesaplamasında adaletsizlik ile karşılaştı hem de süreleri ellerinden alındı. Bu yüzden de anayasaya, hukuka ve yasaya aykırı idarenin düzenleyici işleminin iptali gerekiyor.
Dava dilekçesinde yapılan tüm bu işlemlerin ve puan hesaplamasının hukuka aykırı ve telafisi imkânsız sonuçlara yol açacağından yürütmenin durdurulması talep edildi.”1
***
Bu adaletsizliği gidermek için maalesef yılardır yarım kalmış çözümlerle ilerlenmeye çalışılıyor.
Bu koskoca bir ayıptır.
Biz de yıllarıdır olduğu gibi tekrar soruyoruz: Milli Eğitim Bakanlığı yıllardır azınlık cemaatlerinden gelen çözüm önerilerine ne zaman tam anlamıyla kulak kabartacak ve çocuklar arasındaki bu eşitsizliği çözmek isteyecek?
Son olarak yetkililer, şu an görülmekte olan azınlık cemaatine mensup çocukların velilerinin açtığı ‘LGS eşitsizliği davalarına’ yönelik bir çözüm bulacak mı yoksa her sene olduğu gibi olayın üstü mü örtülecek?
Belki bir umut, birileri bu durumu artık daha ciddiye alır ve yaşanan bu mağduriyetleri sona erdirir.
1 Kaynak: https://hyetert.org/2018/07/27/lgs-dinden-muaf-ogrenciye-hesaplama-yargiya-gitti/; http://www.pervinkaplan.com/detay/lgs-bu-kez-de-azinlik-ogrencilerinde-puan-tartismasi/5142
İlk yorum yapan siz olun