İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Artin Hindoğlu ve 1831 tarihinde yayınladığı Fransızca – Türkçe Sözlük

Sait Çetinoğlu

İlk Türkçe sözlüklerin ikincisi Kütahya doğumlu Almanca ve Ermenice öğretmeni olan bir Osmanlı Ermenisi olan Artin Hindoğlu tarafından yazılmış ve Viyana’da yayınlanmıştır. Yayınlanma tarihi 1831’dir.

Yazar Hindoğlu, Türk kültürüne ve Türklerin kültürel gelişmesine katkı sunan eserini  Baron Jean Wezlar de Plankestern’a ithaf eder:

(1831 Viyana)

İthaf (Fransızca) Baron Jean Wezlar de Plankestern hazretlerine. (Avusturya devletleri azası Majesteleri Avusturya İmparatoru nezdinde subay).

Baron Hazretleri

Eski öğrencim olarak, Türk diline vukufunuzun bana ilham ettiği saygının ve bana karşı iyiliğinizin yarattığı duyguların tanığı olan bu eseri kabul buyurunuz.

Çok mütevazi ve size bağlı yazar

Hindoğlu sözlüğüne yazdığı mütevazi Önsözü ile amacını, eserinin içeriğini, gelecekte, hazırlayacağı ve yayınlayacağı eserlerinden söz ederek okuyucularıyla paylaşır:

Türkçe öğrenmek isteyenler için Fransızca-Türkçe lügat yokluğu uzun zamandır hissedilmekte ise de, özellikle günümüzde hem Türk milletinin kültür yolunda ilerlemeleri, hem de Avrupa’nın dikkatini çeken politik olaylar bu yokluğu büsbütün duyurmaktadır. Dolayısıyla acil bir ihtiyaca cevap vermek yanında kullanacaklar için tam ve yararlı olmasına dikkat etmek istedim …… Küçük Asya’da doğmuş ve 10 yıl İstanbul’da, 13 yıl Viyana’da yaşamış biri olarak, teknik ve diğer terimleri de sözlüğüme ekleyebildim. Bu terimleri Meninski’nin meşhur eserinde, rahip Meqhitar’ın Ermenice-Türkçe, Türkçe-Ermenice sözlüğünde, Emmanuel Ciakciak’ın İtalyanca-Ermenice-Türkçe sözlüğünde aramak boşuna olur. Şunu söylemeliyim ki, Almanlar için Türk grameri, Ermeniler için Almanca gibi önceden yazdığım eserlerim ayrıca henüz yayınlamadığım Ermenice-Almanca-Türkçe ve Türkçe-Ermenice-Almanca sözlüklerim, beni bu işlere alışık duruma getirmişti. Tıp ve Botanik terimleri, halen Mısır hidivinin özel hekimi olan Resden’in Ermenice-Latince-İtalyanca-Fransızca-Rumca-Farsça-Arapça-Türkçe sözlüğünden alınmıştır. Her kelimenin yanına kattığım telaffuz örneği, Babıali’ye bağlı diğer vilayetlere göre daha güzel ve tatlı sesli olan İstanbul telaffuzu örnekleridir. Kitabımın iyi kabul göreceğini ummaya cüret ediyorum. Ancak bu iyi kabuldur ki, bana Türkçe-Fransızca, ikinci cildi yayınlama cesaretini verecektir.

Kevork Pamukçiyan, dilci Artin Hindoğlu’nun bu önemli eseri hakkında Tarih ve Toplum dergisindeki Hüsrev Hatemi’nin yazısından hareketle Hindoğlu’nun kısa bir biyografi hazırlayarak Hindoğlu’nu unutulmaktan kurtararak günümüze taşımıştır.

“İlgi ile izlediğimiz, “Tarih ve Toplum ” dergisinin, 1984 Aralık sayısının sonunda (s.430-432) dercedilen, sayın Hüsrev Hatemi’nin “Fransızca-Türkçe İlk Sözlükler” başlıklı kıymetli yazısını büyük bir zevkle okuduk. Saygıdeğer yazar, ikinci Fransızca-Türkçe sözlük olarak, Artin Hindoğlu ‘nun lugatından bahsedip, Fransızca önsözünün tercümesini de sunmuştur. Ancak müellif hakkında ayrıca herhangi bir bilgi vermemiştir. İş bu yazımızla bu boşluğu doldurmaya çalışacağız.

Artin Hindoğlu üzerine, araştırmacı Bimen Zartaryan’ın (1880-1956), 15 Ağustos 1944 tarih ve 13828 sayılı “Jamanak”gazetesinde bir yazısı dercedilmiştir. Rahmetli yazarın, İstanbul Ermeni basınında şehrimizin eski abide, ibadethane ve semtlerine, keza, Türk Devleti ile Türk kültürüne hizmet eden Ermenilere dair birçok ilginç makaleleri neşredilmiştir.

Zartaryan’ın verdiği bilgileri, diğer iki kaynaktan da faydalanarak, aşağıda sunuyoruz.

Artin Hindoğlu 1780’de Kütahya’da doğmuştur. Buradaki Ermenilerin anadili, Kayseri’dekiler gibi Türkçe olduğu için Türkçesi kuvvetli olmuştur. Yaklaşık olarak 1795’de şehrimize gelip, on yıl burada kaldıktan sonra, Venedik’e geçip, 1812 tarihine kadar, SanLazzaro adacığındaki Mıkhitharistlerin Manastırı’nda tahsilde bulunmuş ve Ermenice ile birlikte bazı Batı dillerini de öğrenmiştir. Zartaryan, aynı tarihte, rahip olmadan, oradan ayrılıp Viyana’ya yerleşmiştir, diyorsada, Fransızca- Türkçe Sözlüğünün önsözünden, 1817-1818 sıralarında Viyana ‘ya gittiği anlaşılmaktadır. Burada Almancayı da öğrenerek, 1824-1831 yılları arasında Türk lisanı müderrisi olmuştur. Daha sonra, aynı şehrin, imparatorluk Yüksek Mahkemesi’nde tercümanlık yapmıştır.

Eserlerinde, Venedik Mıkhitharistler Akademisi’ne üye olduğunu daima zikretmiştir. İlk çalışması, Fransızca izahlı Türkçe öğreten bir kitaptır. Zartaryan, basıldığı yeri ve tarihini maalesef kaydetmemiştir. 1829’da, Almanca izahlı Türkçe öğreten bir Grameri Viyana’da basılmıştır. 1830’da ise, Ermenice izahlı “Deutsch-Armenische Sprachlehre” (Almanca-Ermenice Gramer) adlı Almanca öğreten bir kitabı, Venedik’de, Mıkhitharistlerin matbaasında basılmıştır (12+ 292 s.). 1831 ‘de, sayın Hüsrev Hatemi’nin tanıttığı FransızcaTürkçe sözlüğü Viyana’da basılmıştır. Müteveffa dilci Agop Dilaçar’ın (Martayan, 1895-1979), ”Ermeni Kültürü Panoraması” adlı Ermenice mufassal tefrikasında (“Marmara” Gazetesi, 8 Aralık 1963), 1838’de işbu sözlüğün ikinci baskısının da yapıldığı ve 564 sayfadan ibaret olduğu açıklanmıştır. Zartaryan ve Dilaçar, 1838’de, Türkçe – Fransızca sözlüğünün de, “Hazne-i Lugat” adı altında Viyana’da neşredildiğini bildirmişlerdir. Dilaçar, sayfa adedinin 516 olduğunu da kaydetmiştir. Zartaryan ise önsözden birkaç satırın tercümesini sunmuştur. Ancak mühim olmadığı için burada sarfınazar ediyoruz. Zartaryan, biyografik notlarını “Hazne-i Lugat”ından aldığı Hindoğlu’nun, 1840 sıralarında Viyana’ da öldüğünü tahmin etmektedir. Fransızca-Türkçe Sözlüğü’nün mukaddemesinde, henüz yayınlamadığını bildirdiği Ermenice – Almanca-Türkçe ve Türkçe – Ermenice – Almanca lugatlerinin, ileride de neşredilmemiş olduğu nazar-ı itibare alınırsa, Zartaryan’ın, tahmininde yanılmadığını kabul edebiliriz.”(Kevork Pamukçiyan)

Kaynaklar:

Kevork Pamukçiyan, Zamanlar, Mekanlar, İnsanlar, Haz: Osman Köker, Aras y. 2003.

Hüsrev Hatemi, Fransızca – Türkçe İlk Sözlükler, Tarih ve Toplum Sayı 1984 Aralık.

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın