Sosi Antikacıoğlu, ‘varlık vergisi’nde objektif bir yüzde aranmadığını ifade ederek, “O dönem bazı azınlıkların verebileceğinin yüz misli vergi istenmiş. Varlık vergisi ile dedesinin mal varlığının sıfırlandığı söyleyen Antikacıoğlu, “Dedem, mal varlığının tümünü vererek borçlandı. Bu vergi tamamen keyfiydi” diye konuştu.
Gündem Dışı’nda Serhat Sarısözen’in bu haftaki konuğu Sosi Antikacıoğlu’ydu. Antikacıoğlu’nun kendisinin ve ailesinin geçmişini anlattığı ‘Geçmişimden Sesler ve Renkler’ adlı kitabı çıktı. Aslen Sivaslı olup, 1915’te Samsun’da yaşamakta olan baba tarafı ile aslen Trakyalı olan anne tarafının geçmişini ayrıntılı bir şekilde anlatan Antikacıoğlu, 6-7 Eylül’ü henüz 10 yaşındayken yaşamış. 40 yıla yakın süre Boğaziçi Üniversitesi’nde akademisyen olarak görev yapan, Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nde özellikle şiir üzerine verdiği derslerle adından söz ettiren Antikacıoğlu ile Gündem Dışı’nda keyifli bir sohbet yapıldı.
‘İYİLER VE KÖTÜLER VAR’
“Bütün kitabımda iyiler ve kötüler var” diyen Antikacıoğlu, 1915 Tehciri’nde iki halasının yolda, su verilmediğinden susuzluktan öldüğünü söyledi. Yoldaki Ermenilerin altın karşılığında su alabildiğini söyleyen Antikacıoğlu, ölen birçok Ermeninin mezarının bile olmadığını belirtti.
Dönemin ‘varlık vergisi’nde objektif bir yüzde aranmadığını ifade eden Antikacıoğlu, “O dönem bazı insanların (azınlıkların) verebileceğinin yüz misli vergi istenmiş. Örneğin kocamın dayısı, Kapalıçarşı’da gösterişi çok seven bir insanmış. Onu çok zengin zannetmişler ve hiç sahip olmadığı bir parayı istemişler. Bu sebeple Aşkale’ye gitmek zorunda kalmış” dedi. Varlık vergisi ile dedesinin mal varlığının sıfırlandığı söyleyen Antikacıoğlu, “Dedem, mal varlığının tümünü vererek ve borçlanarak Aşkale’ye gitmekten kurtuldu. Bu vergi tamamen keyfiydi” diye konuştu.
‘AZINLIKLAR İÇİN ZOR ZAMANLARDI’
25 — 45 yaş arası bütün gayrı müslimlerin yol yapımında ‘20 sınıf askerlik’ adı altında toplandığını da vurgulayan Antikacıoğlu, “Azınlıklar için zor zamanlardı” diye konuştu.
‘ANAVATANIMI TERK ETMEMEKTEN BİR AN OLSUN PİŞMAN OLMADIM’
“Tek anavatanım bu topraklar, nereye gitsem yabancı olacaktım” diyen Antikacıoğlu, “Herkes gidiyordu fakat Türkiye’den ayrılmak istemedik, bu kararımızdan da çok memnunuz, bir an için bile pişman olmadık” dedi.
Hrant Dink’in cinayeti sonrasında, Dink’in cenazesindeki Türk-Ermeni kenetlenmesinin mutluluk verici olduğunu söyleyen Antikacıoğlu, ‘Hepimiz Ermeniyiz’ kampanyasının da Ermenileri iyi hissettirdiğini belirtti.
İlk yorum yapan siz olun