İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Halkının Yok Oluşuna Tanıklık Eden Zor Günlerin Patriği Zaven Yeğyayan

Yervant Özuzun

Zaven Patrik Ermeni tarihinin en zor, en kanlı sayfalarında görev yapan, halkının yok oluşuna tanıklık eden bir Patriktir.

1915’in öncesi ve sonrasıyla, 1890’ların katliamlarından, Adana katliamına, 1915 soykırımından, 1916 Suriye, Irak çöllerinde soykırımın öteki yüzüne kadar halkının yok oluşunu yaşayarak gördü.

1915 öncesinde Erzurum (1898-1906), Van (1908-1909), Diyarbakır (1910-1913) Piskoposluk merkezlerinde Ruhani Önder vekilliği ve Ruhani önderlik, yaptı.

Köy köy, şehir şehir tüm Ermeni yerleşim yerlerinde Hamidiye Alaylarının (1891-1899), katliamlarını, yakıp, yıkma, talan, tecavüz, kız kaçırma olaylarını en iyi bileniydi. 1-2-3- Nisan-1909 Adana (Kilikya) katliamında Van’dan Adana’ya gider. Yakıp, yıkılan Ermeni mahallelerini, katledilen 30 bin kişinin sokaklardaki cansız bedenlerini görür.

Ermeni coğrafyası tarihinin en kanlı, en çalkantılı yılarını yaşamaktadır.

Zor bir dönemdir. 2.Aralık.1912 yılında (78.) Patrik seçilen Episkopos Hovhannes Arşaruni. Bir yıl görev yapar. İstifa eder.

Başepiskopos Zaven Yeğiyan bu göreve davet edilir.

Diyarbakır’daki görevinden ayrılıp gelir. 1913 yılında 79. Patrik olarak göreve başlar. Bu defa 1915 sürecini yaşar, görür, takip eder.

Tümü tanıdığı, bildiği, yakını olan 24 Nisan sürgünlerinin Haydarpaşa’dan giderken geri gelme şanslarının olmadığını bilir.

Anadolu ve Trakya’daki 54 piskoposluk merkezinden Patrikhaneye her hafta rapor gelmektedir. Süreçten en ayrıntılı şekilde haberdar olur.

Katliamların durdurulması için içte, dışta çalmadık kapı bırakmaz; çaresizdir. Başarılı olamaz. Piskoposluk merkezlerinden raporlar gelmemeye başladığında, oradaki Ermeni varlığının da sona erdiğini bilir.

NİZAMNAME İPTAL EDİLİP PATRİKHANE KAPATILIR

İttihatçılar Anadolu ve Trakya’yı hallettikten sonra sıra İstanbul’a, Patrikhaneye gelir. 10. Ağustos.1916’da Sultan Reşat’ın iradesiyle 1863 Nizamnamesi iptal edilir, “Kudüs Ermeni Patrikliği ve Katoğigosluğu” Nizamnamesi yürürlüğe giger. Patriklik , Ahtamar ve Sis Katoğigoslukları lağvedilip, Kudüs Patrikliğiyle birleştirilir.

Patrikhane boşaltılıp, kapatılır, Eçmiyatzin Katoğigos temsilcisine teslim edilir. (Tüm belge ve evraklar Kudüs’e gönderilir.)

Patriklikle beraber Zaven Patriği de Kudüs Patrikliğine sürgün gönderirler.

23.Ocak.1916 tarihli altında “Nazır Mehmet Tal’at imzalı şifreli telgrafla, “Zaven Efendi’nin Musul Vilayeti dahilinde ikamet ettirilmesi münasip görülmüştür” denir.

Zaven Patriğin yeni görev yeri Kudüs Patrikliğine bağlı Musul Piskoposluk Merkezidir. Kendisi 1869 Bağdat doğumludur. Musul eğitiminin, çocukluğunun geçtiği yerlerdir.

Bölge İmparatorluğun dört bir yanından adına ‘tehcir’ denen, ölüm yolculuğunun son duraklarıydı;sağ olarak ulaşabilenlerin toplandığı yerdi. Orada soykırımın ikinci yüzüne tanıklık eder. Noktanın konduğu yerdir orası.

Belleğinde, halkının yok oluşunun, dramın, katliamların, acıların, yetimlerin tanıklığı vardır. Gördükleri, yaşadıkları, bildikleri unutulacak şeyler değildir. Öyle de olur sonraki yıllarda hep yaşamında kalır onlar.

 

1918’DE OSMANLI SAVAŞTAN YENİK ÇIKAR

3.Temmuz.1918’de (Sultan Reşat’ın ölümüyle) Padişah Vahdettin tahta çıkar.

2.Kasım.1918’de İttihatçılar (belgeleri yakıp) Alman denizaltısıyla kaçarlar.

13.Kasım.1918’de galip devlet (İtilaf) güçleri İstanbul’a gelir.

18.Kasım.1918’de Vahdettin’in, irade-i seniyyesiyle (padişah emri) 1963 Ermeni Nizamnamesini yeniden yürürlüğe girer. Patrikhane açılır. (Kapanışta giden çok önemli belgeler Kudüs’te kalır.)

20.Kasım.1918’de Patrik Zaven’in sürgünden dönmesi için Padişah emri çıkar.

İstanbul Patrikliği görevine yeniden başlar.

Başlar ama cemaati üç bine yakın kilise ve okuluyla, altmış piskoposluk merkeziyle, iki Katoğigosluğuyla ovasına, deresine, köyüne, şehrine isimler verdiği Anadolu ve Trakya coğrafyasında yok olmuştur.

Soykırım suçlularının yargılandığı mahkemeye çok sayıda deliller/belgeler, isimler verir. Tanık olduğu, bildiği olayları kendisinde saklamaz. Çok sayıda suçlu idam dahil değişik cezalar alır.

Katliamlar, sürgünler sonrasında tüm bölgelerden, İstanbul’a her yaştan dört bin kadar Ermeni yetim çocuk gelmiştir. Bunlardan bin yetim şimdiki Kuleli Askeri Lisesine yerleştirilir. Diğerleri 24 ayrı yerde okul ve özel yerlerde hem barınır hem eğitim görürler.

Buralarda Amerikan Kızıl Haçı ve uluslararası yardım kuruluşları ve İki Ermeni yardım kuruluşu (Ermeni Ulusal Yardım Komitesi ve Ermeni Kızıl Haç Örgütü.) görev yapar.

Ankara’da yeni yönetim göreve başlamıştır. Patrik Zaven (1920’de) diğer cemaat liderleriyle Ankara Hükumetinin İstanbul temsilcisi Refet (Bele) Paşayı ziyarete giderler.

Ankara’daki Milli Hükümeti tebrik edip, bağlılıklarını bildirirler. Memnun ayrılmaz. Daha sonra cemaatten birileri istifa etmesini, Refet Paşa’nın da isteğinin bu olduğunu söyler. İkinci ziyaretinde Paşa ona da söyler.

Soykırımın durdurulması çabaları, diş ülkelerden yardım talepleri, yargılamalara verdiği belgeler ve 1920’de dört aylık yurt dışı ziyareti onu Ankara’nın istemediği kişi yapmıştır.

Cemaatten de görevden ayrılması istekleri gelmeye başlar.

(Daha sonra 15-20.Ekim.1927’de Atatürk Nutkunda “Ermeni Patriği Zaven Efendi” diye başlayan sözlerinde, Patriğin bir Rum gazetesine gönderdiği mektupta “muhacereti” (Ermeni Tehcirini) ilan ettiğini söyleyerek eleştirir.)

9.Aralık.1922 yılında Türkiye ve İstanbul’a noktayı koyar. Gücü kalmamıştır, kendisi de yenik düşmüştür.

Yaşadığı zor sürece tehditler de eklenince yurt dışına çıkar. Varna’ya gider. Oradan Kahire’ye geçer, uzun yıllar orada yaşar.Anılarını“Patriklik Anılarım Belgeler ve Tanıklıklar” isimli kitapta toplar, Kahire’de 1947’de Ermenice olarak yayımlar.

Hastadır. Aynı yıl 8.Haziran.1947’de doğduğu, çocukluğunun geçtiği, okulunda okuduğu Bağdat’a geri döner. Çok yaşamaz.

Patrik Zaven’in naaşı Kudüs’e götürülerek 10.Eylül.1947’de acı dolu yüreğiyle toprağa verilir.

(Zaven Patrik Ermenilerin yok oluşunun acı tarihini yaşayarak gören, bilen tek insandı. O Ermeni tarihinin en zor günlerinin başından sonuna dek halkının tanığıydı. Nurlar içinde yatsın.)

 

İlk yorum yapan siz olun

Bir Cevap Yazın