İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Sevim Dağdelen (Bundestag): Bu tarihi gündür, adaletin zaferi olur

Parlamento Dışişleri Komisyonu üyesi, Sol Grup Siyasi işler sözcüsü Sevim Dağdelen, Bu tarihi bir oylama olacak. İlk kez Almanya Bundestag’ında parlamentonun ezici çoğunluğunun görüşü dikkate alınarak açık ve yanlış anlamalara mahal vermeyecek şekilde Ermeni Soykırımını tanıyan bir belge sunulacak. Bununla uzun bir süre sonra Sol Grubun talepleri dikkate alınmış olacak. Biz her zaman Türk resmi organlarının soykırımı inkar eden politikalarına yönelik iktidar koalisyonunun gösterdiği sahte saygıya karşı olduk. Bundestag’da büyük koalisyonunun, NATO çerçevesinde Türkiye’yle sıkı askeri işbirliğini tehlikeye düşürmemek için şu ana dek Soykırımın tanınmasına hazır olmaması bir skandaldır. Ermeni Soykırımı, tasarının başlığında yer alacaktır. Bu büyük bir başarır, adaletin zaferi, aydınlığın zaferidir.

***
Almanya Parlamentosu Bundestag’da Ermeni Soykırımı tasarısı görüşmeleri yaklaşırken NEWS.am Bundestag milletvekili, Parlamento Dışişleri Komisyonu üyesi, Sol Grup Siyasi işler sözcüsü Sevim Dağdelen’le bir röportaj gerçekleştirdi. Dağdelen 2 Haziran’da Bundestag’da tarihi oylamanın gerçekleşeceğine emin olduğunu ifade etti.
Bildiğiniz gibi 2 Haziran’da Bundestag’da Ermeni Soykırımına ilişkin tasarı görüşülecek. Sizin şahsen bu görüşmelerden ne gibi beklentileriniz var?
Bu tarihi bir oylama olacak. İlk kez Almanya Bundestag’ında parlamentonun ezici çoğunluğunun görüşü dikkate alınarak açık ve yanlış anlamalara mahal vermeyecek şekilde Ermeni Soykırımını tanıyan bir belge sunulacak. Bununla uzun bir süre sonra Sol Grubun talepleri dikkate alınmış olacak. Biz her zaman Türk resmi organlarının soykırımı inkar eden politikalarına yönelik iktidar koalisyonunun gösterdiği sahte
saygıya karşı olduk. Bundestag’da büyük koalisyonunun, NATO çerçevesinde Türkiye’yle sıkı askeri işbirliğini tehlikeye düşürmemek için şu ana dek Soykırımın tanınmasına hazır olmaması bir skandaldır. Ermeni Soykırımı, tasarının başlığında yer alacaktır. Bu büyük bir başarır, adaletin zaferi, aydınlığın zaferidir.
Sizce Almanya niçin şimdiye kadar Ermeni Soykırımını tanımadı?
Bu tasarı aynı zamanda Almanya’da Soykırımın 101 yıllık inkarına ve ilk elde Ermeni Soykırımı meselesinde Almanya’nın suç ortaklığının tekzibine yönelik bir zaferdir. Bu inkar son 100 yıl esnasında pratikte Alman devlet pragmatizm politikası olmuştur. 1916’da Reichtag’da Ermeni Soykırımı konusunu dillendiren Sosyalist milletvekili Karl Liebnecht’ten başlayarak. Bu Alman devlet pragmatizm politikasıdır, ki bu otomatik olarak bugün de bildiğimiz imparatorluk politikasına kapı aralamaktadır. O
zamanki Reigh şansolye Betman Holveg’n bir sloganı vardı: «Savaş sonuna dek Türkiye’yi, Ermeniler yok olsa bile yanımızda tutmalıyız». Bugün Türkiye’ye, bununla Kürtler imha edilse bile silah tedarik etmeye devam ediyoruz. Bugün Alman Bundestag’ı, bununla Kürtlere karşı savaş yürütüldüğünü bilmesin karşın Erdoğan Türkiyesi’ne silah tedarikine yeşil ışık yakmıştır. Bundestag, Türkiye’den İslamcı terörist grupların Suriye’nin, örneğin Kessab’ın olduğu gibi Ermeni meskun köylerine girdiklerip azınlıkların katlini tertipldiklerini bilmelerin karşın NATO’daki müttfiğinin yanında durmaktadır. Sol Grup, uzun süredir Alman Reigh’nın bu suç ortaklığına ilişkin hususun ortaya konmasını talep etmekteydi. Bu Ermeni Soykırıı meselesinde Alman Reigh’nın suç ortaklığının inkarına yönelik devlet pragmatizmi politikasına son vermesi anlamında da 2 Haziran 2016 oylaması tarihi olacaktır.
Türkiye ve cumhurbaşkanı Erdoğan Bundstag’dan tasarıda soykırım kelimesinin kullanılmamasını talep etmekteler. Tasarının kabulü Türk-Alman ilişkilerini nasıl etkiler?
Türkiye cumhurbaşkanı Erdoğan kendini 1915’te Soykırım gerçekleştirenlerin mikrofonuna dönüştürdü.
O bununla sadece, tercihlerine uygun olarak İslamcıları ve milliyetçileri desteğinde tutma arzusunda.
Erdoğan 1915’in Soykırım jargonuyla konuşmakta. Kendini eleştirenleri terörist olarak adlandırmakta.
Türkiye’nin Kürt meskun bölgelerinde siviller safındaki kayıptan kendileri sorumlular. Ve bu eşitlik işareti Ermeni Soykırımına yönelik sigortalanma zihniyetinin bir ifadesidir. Bu soykırımcı zihniyet devasa propagandif bariyerler aracılığıyla Türk toplumunun katmanlarında uyanık kalmaktadır. Bunun amacı, üstünlüğüyle ezici halk kitlelrinin çoğunluğun katkıları aracılığıyla baskıcı bir sistem şekillendirmektir.
Ve bu sebeple de Bundstag’ın Erdoğan’a taviz vermemesi önemlidir. İlişkilere dairse, Sn. Erdoğan’ın yeni baskı politikaları denemesinde bulunması olasıdır.
Ancak uzun vadede.
Ermenistandan haberler – NEWS.am

Yorumlar kapatıldı.