Van’da yıllardır tahrip edilmesine rağmen 900 yıldan fazla bir zamandır inatla ayakta duran Surp Marinos Manastırı, eski günlerinden uzak, sadece Kültür Bakanlığı envanterine kayıtlı tarihi bir mekan olarak varlığını sürdürüyor. Kentteki tarihi yapıların harabeye çevrilmesine ilişkin konuşan Van Kilisesi Ruhani Lideri Vahit Yıldız, “Burası tarihi bir kilise. Sadece Hıristiyanların diye düşünülmemesi gerekiyor. Bu halkın değeridir. Bu toprakların değeri olarak korunmalıdır” dedi.Van’ın Gürpınar ilçesine bağlı Arkboyu Mahallesi’nin dağlık yamaçlarında doğal bir sur oluşturan dağların arasına 11’inci yüzyılda inşa edilen Ermenilere ait Surp Marinos Manastırı, etrafındaki duvarları tamamen yıkılsa da ayakta kalan kubbesi ile adeta “ben buradayım” diyor. Kubbe duvarlarında birçok haç simgesinin bulunduğu manastırın çevresinde ise döneme ait mezarlık bulunuyor. Mezar taşlarında simge ve yazıtlar görülürken, defineciler birçok mezarı da tahrip etmiş durumda. Kültür Bakanlığı’nın sadece “kayıtlarında” bulunan manastırda bugüne kadar hiçbir restorasyon çalışması yapılmadı. Manastır ve kiliseler ya samanlık veya ahır olarak kullanılıyor ya da defineciler tarafından yerle bir ediliyor. Konu hakkında görüştüğümüz Van Kilisesi Ruhani Lideri Vahit Yıldız, “Burası tarihi bir kilise. Sadece Hıristiyanların diye düşünülmemesi gerekiyor. Bu halkın değeridir. Bu toprakların değeri olarak korunmalıdır” diyor.
‘Devlet sorumlu’
Bu tarihi yapıların halkın değerleri olduğunu, manastır ve kiliselerin tahrip edilmesinin devletin ilgisizliğinden kaynaklandığının altını çizen Yıldız, “Bu bölgede tarihi eserlere devlet tarafından bir duyarsızlık olduğunu görüyoruz. Yani yüzlerce, binlerce kilisenin olduğu bu bölgede sanki tahrip olsun da izi silinsin düşüncesi var. Maalesef devletin politikası gereği bu böyle. Çünkü o kadar değerli muazzam manastırlar var ki bölgemizde, sadece Van Gölü içersinde 3 manastır var. Sadece Akdamar Adası gözde olduğu için tadilatı yapıldı” dedi.
‘Kürt halkının değerleridir’
Tarihi manastır ve kiliselerin sadece Hıristiyan inancına ait olmadığını, Kürt halkının da değeri olduğunu ve halkın sahip çıkmaması halinde silinip gideceğini vurgulayan Yıldız, “Hıristiyanlar kendilerine yeni ibadet alanları yapabilirler. Ama buradaki değerler, burada yaşayan halkların değeridir, tarihi bir hazinedir. Bunun değerini anlaması lazım halkımızın. Medeniyetin beşiğidir, bunları korumamız gerekiyor. Halk olarak korumamız gerekiyor. Bunları falancanın inancı mantığıyla bakmamamız lazım. Bunlar biz Kürt halkının değerleridir. Sivil toplum kuruluşlarının bu konuda çalışma yürütmeleri gerekiyor, belediyenin çalışma yürütmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘Halk korumazsa silinip gidecek’
Kilise ve manastırların içler acısı halinden üzüntü duyduklarını dile getiren Yıldız, “Fakat böyle giderse bunlar da yok olma yolunda ilerliyor. Yani yok olacaklar. Üzülüyoruz, diğer yandan halkımız da bu konuda bilinçsiz yani birçok kiliseyi samanlık, ahır olarak kullanıldılar. Oysaki Hıristiyanlığın kutsal mekanları bunlar. Saygı gösterilmesi gerekiyor. Fakat maalesef halkımızda da böyle bir duyarlılık yok. Halk olarak korumamız gerekiyor” dedi.
Konuya ilişkin telefon ile aradığımız Van İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yetkilileri, Surp Marinos Manastırı ile ilgili herhangi bir çalışma olmadığı belirtildi. (DİHA)
Yorumlar kapatıldı.