İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Türkiye, dünya turizminin altın liginde

Nebahat Koç
Dünya Turizm Örgütü verilerinden. BM Dünya Turizm Örgütü’ne (UNWTO) göre, geçen yıl 1 milyar 133 milyon kişi başka ülkeleri ziyaret etti. Bu rakam dünya nüfusunun yedide birine ya da Çin’in nüfusuna denk geliyor. Keşfe meraklı turistlerin 618 milyonu tercihlerini gelişmiş ülkelerden yana kullanmış. Kıta olarak Avrupa ağırlıkta. 581 milyon turist Avrupa’nın tarihi ve kültürüne yolculuk yaptı; şatolar, katedraller, saraylar ve müzeler sayıları milyonları bulan ziyaretçileri ağırladı. Avrupa’nın çok ziyaret edilen seçkin yapıları arasında Topkapı Sarayı ile Ayasofya Müzesi de var. İşte milyonlarca turistin akın ettiği o yerler:

***
Dünya genelinde gezip görmeyi, başka ülkeleri keşfetmeyi kim istemez? Bu yüzden yurtdışı seyahatlerine gidenlerin sayısı her geçen yıl artış gösteriyor. Kimileri turlarla kimileri bireysel olarak gerçekleştirdikleri seyahatlerle, başka tarih ve kültürleri tanımaya çalışıyor. Bunu nereden mi anlıyoruz? Dünya Turizm Örgütü verilerinden. BM Dünya Turizm Örgütü’ne (UNWTO) göre, geçen yıl 1 milyar 133 milyon kişi başka ülkeleri ziyaret etti. Bu rakam dünya nüfusunun yedide birine ya da Çin’in nüfusuna denk geliyor. Keşfe meraklı turistlerin 618 milyonu tercihlerini gelişmiş ülkelerden yana kullanmış. Kıta olarak Avrupa ağırlıkta. 581 milyon turist Avrupa’nın tarihi ve kültürüne yolculuk yaptı; şatolar, katedraller, saraylar ve müzeler sayıları milyonları bulan ziyaretçileri ağırladı. Avrupa’nın çok ziyaret edilen seçkin yapıları arasında Topkapı Sarayı ile Ayasofya Müzesi de var. İşte milyonlarca turistin akın ettiği o yerler:
Notre Dame Katedrali (Paris): Seine Nehri kıyısındaki katedral, Fransız gotik mimarisinin seçkin örneklerinden. Faal durumdaki katedralin 1163’te yapımına başlanmış, 1345’te de tamamlanmış. 19. yüzyıl başlarında şehir planlamacıları bakımsızlığı nedeniyle katedrali yıktırmak istedi. Ünlü Fransız yazar Victor Hugo, halkın ilgisini çekmek için Notre Dame’in Kamburu romanını yazdı. Roman, katedralin yenilenmesinde rol oynadı.
Köln Katedrali (Köln): Hıristiyanlığın Katolik mezhebi için açılmış ibadethanenin yapımı tam 632 yıl sürmüş. 1880 yılında hizmete girdi. Gotik tarzdaki katedral, Kuzey Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise üçüncü büyük ibadethanesi. Çift kuleli katedralin uzunluğu 157 metre.
Topkapı Sarayı (İstanbul): Tarihi yarımada içinde, Fatih Sultan Mehmed tarafından 1478’de yaptırılan saray, Osmanlı İmparatorluğu’nun 600 yıllık tarihinin 400 yılı boyunca, devletin idare merkezi ve Osmanlı padişahlarının resmi ikametgahı olmuş. Kuruluş yıllarında yaklaşık 700 bin metrekarelik bir alanda yer alan sarayda, bir zamanlar 4 bine yakın insan yaşarmış. Sarayın müze olarak ziyarete açılması ise Abdülmecit dönemine denk geliyor.
Ayasofya Müzesi (İstanbul): Doğu Roma İmparatorluğu’nun İstanbul’da yapmış olduğu en büyük kilise olup aynı yerde üç kez inşa edilmiş. Ayasofya, ilk yapıldığında Büyük Kilise olarak adlandırılırken, 5. yüzyıldan itibaren Ayasofya olarak isimlendirildi. Bizans İmparatorluğu boyunca da, hükümdarların taç giydiği, başkentin katedrali olmuştur. Günümüz Ayasofyası ise, İmparator Justinianos tarafından yaptırıldı. 532 yılında inşaatına başlanan yapı 537 yılında ibadete açıldı. Yapı, Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul fethiyle camiye çevrildi. 1935 yılında müzeye çevrilen eser, ziyaretçilere açıldı.
Louvre Müzesi (Paris): Fransız İhtilâli’nden sonra 1793’te Fransa’da açılan ilk devlet müzesi. Leonardo Da Vinci’nin ünlü Mona Lisa’sı da burada sergileniyor. Müzeyi geçen yıl 9 milyon 260 kişi gezdi.
Kolezyum (Roma): Flavianus Amfitiyatro olarak da bilinen arena. Roma İmparatorluğu’nun ikonik sembolü olarak görülür. İmparatorlar, burada Roma halkını eğlendirmek için gladyatör dövüşleri ile halk gösterileri, taklit deniz savaşları, hayvan avcılığı ve infazlar organize etmiş.
BrItIsh Museum (Londra): 1753 yılında açılan, insanlık tarihi ve kültürü müzesi, dünyanın her yanından getirilen Eskiçağ yapıtları ve etnografya koleksiyonlarına sahip.
Aziz Petrus Bazilikası (Vatikan-Roma): Roma’daki en büyük dört bazilikadan ikincisi. Vatikan’ın en göze çarpan binası ve Hıristiyanlığın en büyük kilisesi. 23 bin metrekare üzerine kurulu bazilikanın önünde Aziz Pavlus heykeli yer alır.
NeushwansteIn Şatosu (Fussen): Bavyera eyaletine bağlı Füssen yakınlarındaki Hohenschwangau kasabasında. Bavyera Kralı II. Ludwig’in isteğiyle saray ressamı Christian Jank tarafından tasarlandı. 1869’da yapımına başlanan şato 1886 yılında tamamlandı. Allgau dağlarında kayalık üzerindeki şato, altı katlı ve 19. yüzyıl neo-romantisizm mimarisiyle inşa edildi.
Elhamra Sarayı (Granada- İspanya): 1001 Gece Masalları’ndaki rüya sarayların gerçekteki yansıması sayılan saray, Endülüs’teki 780 yıllık İslam hakimiyetinin en önemli yapısı. Sayısız oda ve salonlar, mekanların arasında yer alan avlular, yeşil alanlar ve havuzlardan ibaret olan saray, geçişlerle birbirine bağlanmış bir düzene sahip.
Ulusal Galeri (Londra): 1824’te kurulan ve 2 bin 300’den fazla parçanın olduğu müze. Trafalgar Meydanı’ndaki müze yılda 5 milyon yakın ziyaretçiyi ağırlıyor.
La Sagrada FamIlIa (Barselona): 1882’den bu yana inşaat halinde olan bazilikayı buna rağmen her gün binlerce kişi görmeye geliyor. Modern mimarinin öncülerinden sayılan Antoni Gaudi’nin 1883 yılında devraldığı fakat mimarın 1926 yılında ölmesi sonucu yarım kalan bir bazilika. Yapımı devam ediyor.

Yorumlar kapatıldı.