Ohannes Conkar
Bir İslam partisi, yetim hakkı yemek istemiyorsa, parası verilip alınan Tuzla Kampını haksız bir uygulama ile üstelik mahkeme kararı ile ellerinden alanlara inat, Tuzla Kampını hiç bir sorun çıkartmadan iade etmelidir. Üstelik bu kararı verenler 1980 ihtilalini yapmış, mahkemelerden yargılanmadan, öldürdükleri, yaşlarını büyütüp idam ettirdikleri, işkenceden geçen, işkencede altında ölen ve öldürdüklerinin yerlerini bile bilmeyeni sözüm ona faili meçhul diye, kemikleri dahi bulunamayan zavallı insanları, solcu, sosyalist, komünist, Kürt diye ölüme mahkum edilmiş, öldürülmüştür.
Bunun tek sorumlusu ise darbeci faşist insan kılığına girmiş. Kendisini seçimle zorla Cumhurbaşkanı seçtirmiş, (o seçim zamanı, perdeler bile kapanmadan bana kime oy verdiğime bakan seçim sandığında görevli kişi, ben ise adımın ve kinliğimin zaten sorgulandığı korku zamanında hiç istemeden verdiğim tek oy, o oydur.)
Askeri rejimin astığı astık, kestiği kestik bir dönemde kapatılan, ellerinden alınan, boş bir araziye yetim çocukların ellerinin emeği olan, tüm taşları elleriyle tek tek toplayıp bina yapılan yeri, eski sahibine mahkeme kararı ile üstelik beş kuruş ödemeden, sattığı araziyi üstelik bina yapılı olarak, vicdanı sızlamadan geri almıştır, Ve sonrasında kaç el değiştirdi, kaç kişiye satıldı o yetim Tuzla Çocuk kampı. (Kamp Armen)
Şimdi eski iktidarların, bürokratların, mahkemenin duyarsız veya askeri cuntadan korkuyla haksız kararla alınan, Tuzla Çocuk Kampını, bir dinci parti eliyle, bu kararlar düzeltilip, Ermeni toplumuna iade edilmelidir. Vicdanı olan herkesin, bu haksız uygulamaya son vermelidir.
Yazıktır, günahtır, bir dindar haram yemez, haksızlık yapmaz diyorsak, seneler önce İttihatçıların devamı olan bir partinin çıkardığı 1934 beyannamesini ortadan kaldırmalıdır. Yırtıp tarihin kirli sayfasına gömmelidir. Bu onların haksız bir uygulamayı 13 senedir iktidar döneminde çoktan yapmalıydı. Gayrimüslimlerin gayrimenkullerini hiç bir gerekçe göstermeden hepsini iade etmelidir. Bu vatandaşlık hakkı olup, oy zamanı nasıl oy istiyorsan, vatandaş olarak görüyorsan, o da mahkeme kararıyla o vatandaşlık hakkı geri alınmış, Türk olmayan gayrimüslimlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olsa bile, vatandaş sayılmayacağını belirtilmiştir. ( Bu karar hâlâ duruyor ve düzeltilmedi.)
Sen oy istiyorsun, vergisini alıyorsun, askere alıyorsun, 80 yıl sonra milletvekili seçtiriyorsan, hem patriklik seçimini yaptıracaksın, hem de vakıflarımızın gayrimenkullerini hiç bir gerekçe göstermeden geri iade edeceksin, kaç el değiştirirse değiştirsin, hakkını vereceksin. Buna ben dinciyim, bende Allah korkusu var diyorsan kendini buna mecbur hissetmelisin.
Tuzla Çocuk Kampı seçimden çok önce iade edilmeliydi, yine şark kurnazlığı ile seçimden sonraya bırakıldı ve kaç sene sürecek bilmiyorum, bunun böyle olduğunu yaşadığımız süreç bize gösterdi. Bu tolum hiç değişmeyecek mi? İttihatçılık geleneği hiç bitmeyecek mi? Avrupa dediniz iki yıllık iktidarınızdan sonra ondan da vazgeçtiniz. Avrupa rüya olarak kaldı. Her atılmak istenen demokratik adım, arkalarında karanlık insanların varlığı ile engellendi.
Evet askeri vasiyet dediniz, onu biraz frenlediniz ama onun yerine daha korkunç bir şekilde kendi vasiyetinizi kurdunuz. Yargıda, poliste, basında, medyada, bürokratik atanmalarla, ülkenin her yerine el attınız kendiniz gibi düşünmeyen insanların korkusu oldunuz. Kendinizi eleştirmek yasak, ama size yapılan tün yalakalılık, sizin her yaptığınızı öven yazılı basın, medya satın aldırdınız. Kaç gazeteciyi köşe yazarlarını işinden attırdınız. Geçmişinizi, nereden geldiğinizi unuttunuz. Size yapılan zalimlikleri, haksızlıkları siz başkalarına yaptınız ve yapmaya da devam ediyorsunuz.
Bir geçmişinize bakın, kaç kere partinizi kapattılar, bu uğurda neler çektiniz. Şeriat getirecekler diye meydanlarda söylenmeyen söz kalmadı. Gömlek değiştirdim dediniz, hayır siz gömlek değiştirmediniz, size yapılanların intikamını almaya kalktınız. Zararsız bir Taksim Gezisini anlamadınız, anlamaya çalışmadınız. Burada ölen bir çocuğa bile meydanlarda yuh çektirdiniz, onun katilini, (Berkin Elvan ) Ceylan Önkol’un katilini, Sevag Balıkcı’yı bilerek, isteyerek öldüren asker bile serbest. Cumartesi anneleri hâlâ nöbet beklerler, Galatasaray da. Berfo ana gibi analar, oğullarının, kocalarının, kardeşlerinin kemiklerini bulamadan göçüp gittiler. Onların acılarını kalbinde hissetmeyen insan Müslüman olamaz. Onları öldürenler, öldür diye emir veren insanlıktan yoksun, vicdansızlardır.
Kaç gazeteci, yazar suikast yapılarak alçakça katledildi… Terör odakları tarafından nice insanlar öldürüldü. 1980 öncesinde kamplara ayrılıp, kardeşi kardeşe vurdurdular. Aynı silahtan sağcısı da vuruldu, solcusu da. Bu da hep darbe yapılmak için yapılan planların bir parçası olduğunu yıllar sonra öğrenecektik.
Tuzla Kampı dedik, nereden nereye geldik. Bu topraklarda dertler hiç bitmeyecek, insanlar rahat yüzü görmeyecek mi? Avrupa standartlarına göre bir yaşam sürmeyecek mi? Bu topraklar kanla sulandı, yeter artık diye biri çıkmayacak mı? İnkâr politikaları daha kaç asır sürecek. Devlet aklı nereye kadar gidecek. Okul kitaplarından düşmanlık besleyen metinler ne zaman yok olacak. Kime, kimlere güveneceğiz. Gelen her iktidar, seçim zamanı verdiği sözleri unutuyor. Unutturuluyor. Halk uyutuluyor. Bir asırdır.
Ramazanda oruç tutmadı diye insanlar dövülüyor, kulakları kesiliyor. Bu mu insanlık, Müslüman olmak bunu mu gerektiriyor? Bunları yapanlar kendileri oruç tutuyorlar mı? Doğrusunu isterseniz bilmek isterdim. Oruç tutan insan oruç tuttuğunu dahi belli etmeyecek. Yoksula verdiğin sadakayı, bir elin, diğer bir elini görmeyecek denmiştir.
Anlamadığım başka bir konu ise, bir dinci partinin, 16 Osmanlı askerinin girişe dizerek, merdivenlerden aşapı inip, Osmanlı padişahların bile yapmadığı gösteriş ve Osmanlı’ya duyulan özlem, Padişahlık ve Turan’cılık özlemi. O zaman sormak gerekmiyor mu bu inkârcılık niye diye?
Dertler o kadar çok ki, hangi birini yazsan yarım kalıyor…
Ohannes Conkar
__._,_.___
________________________________________
Posted by: Ohannis Conkar <pakraduni5@outlook.com>
________________________________________
Yorumlar kapatıldı.