İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Gerçek 63. Mıgırdiç Cezayirliyan 19. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğunun en varlıklı girişimcilerinden biriydi.

Ermeni Soykırımı'nın yüzüncü yılı anısına 100 Yıl, 100 Gerçek

Osmanlı İmparatorluğu’nda finans sisteminin Batı’daki hisse senedi borsaları ve bankalarla ilk bağlantıları 1850’lerde kurulmuştu. Ondan önce finans sisteminin belkemiği sarraflar, yani Konstantinopolis ve diğer yerlerde büyük meblağlardaki para alışverişlerini yapan ve borç para veren kişilerdi. Yüksek faizlerle borç veren sarraflar aynı zamanda Osmanlı vergi tahsilatı sisteminin de bir parçasıydı. İhaleye çıkıldığında en yüksek fiyatı veren ve bir sarrafın kefil olduğu kişi vergi tahsilatı görevini üstleniyordu.
Mıgırdiç Cezayirliyan, zamanının parlak sarrafı ve vergi tahsildarıydı. 1805’te Konstantinopolis’te doğan Mıgırdiç, aile işletmesini yöneten dördüncü kuşaktı. Aileye Cezayirliyan soyadını veren de, büyükbabasının Cezayir’deki yüksek gelir getiren yatırımlarıydı. Babasının erken ölümü üzerine, henüz genç bir yaşta işleri devralan Mıgırdiç kısa zamanda sarraflık ile vergi tahsildarlığı faaliyetlerini büyüterek gümrük komisyonculuğu işine de girdi ve bu işlerden kazandıklarını başka alanlarda yatırım için kullandı.
Gerçekten de Cezayirliyan zamanının çok ilersinde bir girişimciydi. İpek üreticiliğinde ilklerden biriydi ve Osmanlı İmparatorluğu’da ipek endüstrisinin gelişmesine büyük katkılarda bulundu. Ayrıca Haliç üzerinde bir köprünün yapımını finanse etti ve inşaatı da üstlendi – ki bu da o zaman için ileri bir adımdı. Cezayirliyan bir yandan borç verme ve vergi toplama işlerini genişletir ve Osmanlı İmparatorluğu’nun giderek daha fazla sayıda limanında gümrük vergisi tahsilatı işlerini yürütürken çok sayıda mülk edinmeye de devam etti.
Mıgırdiç Cezayirliyan’ın astronomik miktarlardaki serveti, 1852 yılında tüm malı mülküne el konulduğu ve hapse atıldığı zaman açığa çıktı. Tam olarak neyle suçlandığı bugün de bilinmiyor. Aslında çok güçlü politik bağlara sahip olduğu için böylesine hedef alınması şaşırtıcı. Ne de olsa Cezayirliyan, amira denilen ve devletin üst kademeleriyle bağlantıları olan zengin Osmanlı sınıfına dahildi. Borç para verdikleri arasında son derece nüfuzlu kişiler vardı. Öte yandan yaşadığı ani düşüşün nedeni belki tam da buydu. Başka bir deyişle okları üzerine çekmesine yol açanın, inanılmaz başarıları ve Osmanlı İmparatorluğu’nun varlığına son vermeyi hedeflediği bir kurum olan sarraflık mesleğinde kazandığı ün olması mümkündür. Nitekim Cezayirliyan’ın safdışı edilmesinden sonra sarraflık mesleğine de son verildi ve ülkeye batı tarzı modern bankacılık sistemi getirildi.
Mıgırdiç Cezayirliyan servetini ve konumunu aynı zamanda hayır işlerinde, özellikle Konstantinopolis’in Ermeni toplumunun yararına kullandı. Yalnızca kendi okuduğu okula değil, yurtdışında eğitim gören Ermeni öğrencilere de bağışlar yaptı. Elbette Ermeni Kilisesi’yle de yakından ilgiliydi; Ermeni Patrikhanesi’nin reorganizasyonunda, düzenlemelerinde ve iç politikalarının belirlenmesine katkıda bulundu.
Cezayirliyan’ın mülklerinden birisi de, ünlü Osmanlı Ermeni mimarlar ailesi Balyanlarla birlikte çalışan Mıgırdiç Kalfa Çarklıyan’ın mimari tasarımını yaptığı Boğaziçi mahallelerinden Yeniköy’deki köşküydü. Avrupa tarzı bu yapının inşaatında çalışmak üzere Avrupa’dan usta işçiler getirilmişti. Cezayirliyan tutuklandığında henüz tamamlanmamış olan köşk, II. Abdülhamit’in büyükelçilik olarak kullanılması için Avusturya-Macaristan İmparatoru I. Franz Josef’e arazisiyle birlikte armağan edildiği 1882 yılına kadar boş kaldı. Bina bugün Avusturya Kültür Forumu (Österreichisches Kulturforum) tarafından kullanılıyor.
Üç yıl hapiste kaldıktan ve sonrasında bir süre yurtdışında yaşadıktan sonra Mıgırdiç Cezayirliyan memlekete döndü. Serveti ve mallarını geri almaya çalıştı, ama başaramadı. 1861 yılında İstanbul’da öldü.
Referanslar ve Diğer Kaynaklar
1. Mustafa Erdem Kabadayı. “Mkrdich Cezayirliyan or the Sharp Rise and Sudden Fall of an Ottoman Entrepreneur”, Merchants in the Ottoman Empire (edited by Suraiya Faroqhi and Gilles Veinstein). Peeters, 2008
2. Österreichisches Außenministerium, Österreichisches Kulturforum Istanbul. “Geschichte” (in German)
Bizi takip edin
Constantinople around 1870, with a bridge across the Golden Horn seen on the right; the bridge that Mkrdich Cezayirliyan made had already been destroyed more than a decade before this picture was taken, whether by accident or due to sabotage by competitors is not known

Görsele ait bilgi
1870 tarihli bir İstanbul fotoğrafı. Sağ tarafta Haliç köprüsü görülüyor. Mıgırdiç Cezayirliyan’ın yaptırdığı köprü bu fotoğrafın çekildiği tarihten 10 yıl kadar önce yıkılmıştı. Nedeninin bir kaza mı, yoksa rakipleri tarafından yapılmış bir sabotaj mı olduğu bilinmiyor.
Atıf ve kaynak
[Genel kullanıma açık alan], bkz. Wikimedia Commons
Facebook – Twitter – Instagram – Google+

Yorumlar kapatıldı.