Tulu Gümüştekin
Atatürk dönemi oluşturulan ve Türklerin kökenini tarih öncesi dönemlere dayandıran anlayış ve kurucu mitologya, çok uzun zaman Ermeni tehcirinin tartışılmasını geciktirdi. Bunun yanı sıra, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Ermenilerin yaşadıkları korkunç travma, bu konunun utanılacak ve konuşulmayacak bir alan olduğu kanısını güçlendirdi. Türkiye’de tarih yazımı, Osmanlı’nın parçalanması döneminde var olan büyük felaketleri yokmuş gibi gösterdiği için, nesiller boyu toplumun genç insanları, gerçek bir bilgisizlik içinde yaşadı, buna karşın “gayrimüslim” daima “güvenilmeyecek” unsur, arkadan vuran tehlikeli azınlık olarak gösterildi. Hem Ermeni nüfusunun başına gelenler öğrenilemedi, hem de toplumda “tek tip yurttaş” yetiştirme sistemi sonuç verdi. Türkiye’nin düşmanlarla çevrili sadece kendisine güvenecek bir ülke olduğu paradigması ile yetiştirildik.
Yorumlar kapatıldı.