Mahçupyan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetinin önemli bir nokta olduğunu söylüyor: Sarkisyan’ın da Erdoğan’a aynı gün için Ermenistan’daki anmalara katılma daveti de söz konusu. Bu iki karşılıklı davet çok önemli. Umarım bu davetlere iki ülkeden katılım olur. Çanakkale Savaşı’nda sadece Türkler değil Ermeniler de öldü. Bu Osmanlı Devleti’nin savaşıydı ve o kayıplar Osmanlı’nın kayıplarıydı. Osmanlı’nın o dönemki anlamı Her milleti içinde barındıran bir devlet olmasıydı. Ermenistan Cumhurbaşkanı eğer o savaşta ölen Ermeniler ile bir bağ hissediyorsa kendisi olmasa bile birini Erdoğan’ın davetine yollamalı… Etyen Mahçupyan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçen sene tehcir sonucu hayatını kaybedenlere yönelik taziyesinin çok önemli olduğu görüşünde: “Çok önemli bir jest oldu. Erdoğan’ın taziyesi; tarihe, kendine, ötekine yeniden bakmayı öneren ve birlikte gelecek kurmaktan bahseden bir mesajdı. Bir kapı açıldı, bu diyalog kapısıdır. Ermeni Diasporasından Ermeni Hükümetine Türk toplumundan siyasetçilerine herkesin bu davete icabet etmesi gerekiyor.”
***
1
Etyen Mahçupyan TRT Türk’te yayınlanan Manşetten programında 1915 olayları ve Türkiye – Ermenistan ilişkileri hakkında önemli açıklamalarda bulundu
Etyen Mahçupyan: Erdoğan’ın taziye mesajı çok önemli bir jest oldu
1915 olayları şüphesiz Türkiye’nin tarihindeki derin acılardan bir tanesi… 1,5 milyon Ermeni’nin göç etmek zorunda bırakıldığı bu acı yıl bugün hala Türkiye’nin önemli meselelerinden. 1915 olaylarının bu seneki önemli noktası ise Ermeni tehcirinin yüzüncü yıldönümü olması. Ermeni Diasporası’nın uluslararası arenada Türkiye’ye karşı bir imaj için yaptığı çalışmalar haberleri geçiledursun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan önemli bir atak geldi. Erdoğan, Ermeni tehcirinin 100. yıldönümüne denk gelen Çanakkale Savaşları anma törenlerine, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ı da davet etti. Bu önemli davet ve 1915 olayları hakkında ise çok önemli bir isim olan Başbakanlık Başdanışmanı Etyen Mahçupyan TRT Türk’te yayınlanan Manşetten programında değerlendirmelerde bulundu.
1915 OLAYLARI SADECE ERMENİLERİN MESELESİ DEĞİL
Mahçupyan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetinin önemli bir nokta olduğunu söylüyor: “Sarkisyan’ın da Erdoğan’a aynı gün için Ermenistan’daki anmalara katılma daveti de söz konusu. Bu iki karşılıklı davet çok önemli. Umarım bu davetlere iki ülkeden katılım olur. Çanakkale Savaşı’nda sadece Türkler değil Ermeniler de öldü. Bu Osmanlı Devleti’nin savaşıydı ve o kayıplar Osmanlı’nın kayıplarıydı. Osmanlı’nın o dönemki anlamı Her milleti içinde barındıran bir devlet olmasıydı. Ermenistan Cumhurbaşkanı eğer o savaşta ölen Ermeniler ile bir bağ hissediyorsa kendisi olmasa bile birini Erdoğan’ın davetine yollamalı. Bir yanda da tehcir sonrası evinden edilen bir buçuk milyon Ermeni var ve onları korumaya çalışırken devlet ya da ittihatçılardan tarafından öldürülen Müslümanlar da var. Belki Türkiye’den biri bu kayıplara sahip çıkmak isteyebilir. Demek istediğim 1915 olayları sadece Ermenileri ilgilendiren bir durum değil. Dolayısıyla her iki taraf davetlere icabet ederek jestleri karşılıksız bırakmamalı.”
OSMANLI MİLLİYETÇİ YAPILARIN ÇATIŞMA ARENASI DÖNDÜ
Mahçupyan tehcire varan süreci şöyle anlatıyor: “Cumhuriyetten önce başlamış bir bozulma vardı Osmanlı Devleti’de. Osmanlı modernizme boyun eğmek zorunda kaldı. Osmanlı Devleti içinde yaşayan pek çok millet Türk kimliğinden farklı bir kimlik inşa etti. Bu sırada Türkiye’de de milliyetçi bir devlet ortaya çıktı. Tek tip haline getirme misyonu ortaya çıktı ve bu durumda diğer milletler için beraber yaşamak mümkün olmayan bir hale geldi. Tabii bu yaşanırken Osmanlı içinde yaşayan yapılar da milliyetçileşti. Rumlar, Kürtler ve dolayısıyla Ermeniler milliyetçi oldu. O zaman da Osmanlı Devleti milliyetçilerin çatışma arenasına döndü. Gücü elinde olan milliyetçi zayıf milliyetçileri ezdi. Meseleye dışarıdan objektif bakınca durum budur.”
KÜLTÜREL İHYA GEREKİYOR
Peki geçmişte yaşanan bu acıların günümüzde telafisi olabilir mi? Mahçupyan sorunun cevabını şöyle veriyor: “Ermeniler, herhangi bir siyasileşmeyle alakası olmayan insanlar tüm Osmanlı coğrafyasından çok kısa sürede her şeyini bırakarak evlerinden göç ettirilmek zorunda bırakıldı. Tehcir edilen insanlar da çocuk, kadın ve yaşlı. Erkekler ise zorla askere alındı ve bir daha geri dönmediler. Erkekler yok edildi, bunu demek durumundayız çünkü asla geri dönmediler, haber alınamadı bir daha. Bir de meselenin maddi kısmı var. Göç ettirilenlerin mallarına el konuldu, devlet yaptı bunu. Ortada hem insan hem de mal dolayısıyla bir kültür kaybı söz konusu. Ermeni cemaatinin 2500 tane kilisesi vardı 200’e yakın da okulu… Bugün 20-40 kilise, 15-20 tane okul kalmış. Bu tablo kaybın ne kadar fazla olduğunu gösteriyor. Bir kültürel ihya, rehabilitasyon ile geri güzel bir şeyler yapılabilir. Kayıp olan Ermeni cemaatinin değil Türkiye’nin kaybıdır. Benim fikrime göre Ermenilere yönelik kültürel ihya gerekiyor.”
HERKESİN BU DAVETE İCABET ETMESİ GEREKİYOR
Etyen Mahçupyan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçen sene tehcir sonucu hayatını kaybedenlere yönelik taziyesinin çok önemli olduğu görüşünde: “Çok önemli bir jest oldu. Erdoğan’ın taziyesi; tarihe, kendine, ötekine yeniden bakmayı öneren ve birlikte gelecek kurmaktan bahseden bir mesajdı. Bir kapı açıldı, bu diyalog kapısıdır. Ermeni Diasporasından Ermeni Hükümetine Türk toplumundan siyasetçilerine herkesin bu davete icabet etmesi gerekiyor.”
Yorumlar kapatıldı.