Markar Esayan
Kamuoyuna “Liberal aydınlar ile ittifakın sonu” şeklinde yansıyan durumun etkisi sadece bir grup ismin neler yazdığı, neler söylediği ile kısıtlı değil, tarihimizde önemli bir dönemece tekabül ediyor. O yüzden “köprülerin nerede ve niçin atıldığı” ile ilgili mesele hayli önemli. Söz konusu aydın sınıfının son yedi-sekiz senede infilak etmesi, aslında ülkedeki değişimin ne kadar dipten ve etkili geliştiğinin de bir göstergesiydi. Medya bu manada büyük bir kriz içine girdi; çünkü statükoyu koruma veya oluşturma gücünü, dipten gelen değişim talebini siyasete taşıyan AK Parti/Erdoğan karşısında yitirmeye başlamıştı. Bu durum Türkiye’deki medyanın aslında gazetecilik değil, siyaset mühendisliği yapan bir egemenlik aracı olduğu gerçeğini daha da belirgin hale getirdi. Artık mühendislikler tasarlayıp sonra da yaşananı istedikleri gibi hikayeleştirememeye başladılar.
Yazının Devamı:
Yorumlar kapatıldı.