İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Dêr Meryem manastırına sahip çıkın

Abdurrahman Gök
Urartulardan günümüze kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapan Wan’ın neredeyse her karışında 2-3 bin yıllık tarihin izlerini bulmak mümkün. Bunlardan biri de Şax (Çatak) ve Payizava (Gürpınar) ilçeleri arasında bulunan Dêr Meryem (Meryem Ana) Manastırı olarak bilinen Hogeacvank Manastırı. Yöre halkı dışında kimsenin varlığından dahi haberi olmadığı, geçiş yollarından uzak, dağların arasında adeta gizlenmiş olan manastırın tarihi hakkında yapılmış herhangi bir araştırma dahi bulunmuyor. Ancak manastırın M.S. 700’lü yıllarda inşa edildiği tahmin ediliyor. (Şimdi fakir fukara Ermeni’ye sahip çıkmayan, İstanbul’da ki vakıf mallarının onarımı için elini cebine atmayan bütün sosyal ya da sosyal olmayan medya kahramanları atlar bu soruna. Ve eminiz kurtarırlar manastırı. HYETERT)

Bazı rivayetlerde Hz. İsa’nın Batholomeus isimli havarisinin havari Andrea’dan aldığı Vierge Marie (Kutsal Bakire Meryem resmi) ile manastırda şapel inşa ettirdiği, bu ikonu korumak amacıyla da rahibeler topluluğu oluşturduğu belirtiliyor. Civar köylerde yaşayan yurttaşlar da dedelerinin kendilerine manastırın 365 odadan oluştuğu bilgisini verdiğini belirtiyor. Köylüler 30-40 yıl öncesine kadar 2 katlı manastırın sağlam olduğu belirtsede bugün bundan eser yok.
Sarp dağların yamacında
Dêr Meryem, Payizava’nın Qesirk (Kirkgeçit) ve Araz Köyü sınırları içerisinde yer alıyor. Manastırın doğusunda Payizava, batısında ise Şax ilçeleri bulunuyor. Araz Köyü’nden 2 saatlik yürüyüşün ardından ancak manastıra ulaşılabiliniyor. Sarp dağların yamacında bulunan manastırın bulunduğu noktada iki dere birleşiyor. Nordiz, Şamanis, Aşkan, Dim yayla ve köylerinden akan kaynak suları nehre dönüşerek Dêr Meryem’in solundan; Qesirk, Kengever ve Pagê Exnê köylerinden geçerek Şax nehiri ile birleşiyor. Bu iki suyun birleşmesiyle oluşan Şax Nehiri, Sêrt (Siirt), Şirnex’ten (Şırnak) geçerek Rojava ve Güney Kürdistan topraklarına can veriyor.
Hava saldırısı düzenlendi
Herzîlok Dağı’na sırtını dayamış manastır mimarisiyle dikkat çekiyor ve tahmini 2 bin metrekarelik alan üzerine kurulu. Manastırın Ermeni Soykırımı’na kadar dini bir merkez görevi gördüğü belirtiliyor. Manastırın her bir köşesinde bir burç bulunmasına rağmen, şimdilerde sadece bir burç kalmış. Manastırın 365 odasından ise sadece 30 oda ayakta kalmayı başarmış. 1980’li yıllara kadar büyük bir bölümünün sapasağlam olduğu belirtilen manastırın 1989 yılında TSK’nin bir hava saldırısında tahrip edildiği ifade ediliyor.
Define avcıları talan etmiş
Yine define avcıları, üzerinde haç bulunan herbir taşı bir hazine işareti olarak algıladıkları için manastırın dört bir yanını delik deşik etmiş durumda. Bölgede hayvanlarını otlatan çobanların ise manastırı ahır olarak kullandığı belirtiliyor. Yüzyıllar boyunca Ermenilere ev sahipliği yapmış bu tarihi manastır, 80 ve 90’lı yıllarda birçok kere HPG gerillalarını da bağrında barındırmış. Manastırın bulunduğu mevkide gece molası veren bir grup HPG gerillası ise bölgede böyle bir yapı olduğundan tesadüfen haberdar olmuş.
Restorasyon yapılsın
Yüzyıllardır zamana karşı direnen manastır artık ayakta kalabilmek için kendisine uzatılan bir ele ihtiyaç duyuyor. Civar köylerde yaşayan yurttaşlar Kürt halkının ve kurumlarının bu tarihi manastıra sahip çıkmasının daha anlamlı olacağını düşünüyor. Yurttaşlar bu amaçla Wan Büyükşehir Belediyesi ile Şax ve Payizava belediyelerinden duyarlılık bekliyor. 2010 yılı Ağustos ayında Wan İl Genel Meclisi manastırın korunması ve restore edilmesi için karar alsa da aradan geçen 4 yıla rağmen herhangi bir gelişme olmadı.
Herkes kutsal sayıyor
Hıristiyanların kutsal mekanı Dêr Meryem, Müslümanlarca da kutsal sayılıyor. Manastırdan haberdar olan yurttaşlar, farklı kentlerden gelerek dileklerde bulunuyor. Özellikle çocuğu olmayan ya da erkek evladı olmayan kadınların bölgeyi bilen birinin öncülüğünde gelerek, manastırın önündeki yapının etrafında 7 kez dolaştığı, her defasında yapının taşları arasına bir çivi yerleştirerek dilek dilediği, ardından da yanında getirdiği horozu keserek, dileğinin gerçekleşmesi için karşılaştığı ilk kişiye bu horozu hediye ettiği belirtiliyor. Bu ayinin ardından manastırın solunda bulunan ve Meryem’in beşik salladığına inanıldığı kayalığa giderek burada beşik sallama ayini gerçekleştiriliyor. Manastırın yanındaki çam ağacı ise dilek ipleri ve kumaş ve taşlardan görünmez durumda. Buraya gelen Müslümanların da dileklerinin kabul olduğuna inanılır.
http://www.ozgur-gundem.com/index.php?haberID=117398&haberBaslik=D%C3%AAr%20Meryem%20manast%C4%B1r%C4%B1na%20sahip%20%C3%A7%C4%B1k%C4%B1n&action=haber_detay&module=nuce

Yorumlar kapatıldı.