Değerli okurlar, 5 Temmuz 2014 tarih ve 29051 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan son değişikliklerin yer aldığı Milli Eğitim Bakanlığı Özel Okullar Yönetmeliği’nin 7. Maddesinin 1. fıkrası,
-kanımca- anlamsız tartışmalara yol açtı.
Söz konusu fıkra aynen şöyle:
“Ad verme
MADDE 7 – (1) (Değişik:RG-5/7/2014-29051) Kurumlara, 1739 sayılı Kanunda belirtilen Türk millî eğitiminin genel ve özel amaçları ile temel ilkeleri doğrultusunda kurumun amacına, eğitim programına ve düzeyine uygun, belli bir anlam taşıyan ve Türkçe ad verilir. Yabancı ve milletlerarası okullar hariç, diğer kurumlara ülke, millet, yabancı kurum ve kuruluş adları verilemez.”[i]
Bu fıkra hükmünden yola çıkılarak, azınlık okulları da istisnalar arasında yer almadığından Ermeni okullarının isminin değişeceğini söyleyenler var.
Özellikle Erdoğan gitsin de kim gelirse gelsin diyen gruplarca konu gündemde tutuluyor. Aslında bu hükmün özellikle yeni açılacak okullarla ve özel okula dönüşecek dershanelerle ilgili olduğu açık. Nitekim yönetmelikte mevcut isimlerin değişmesi gerektiği gibi bir ibare olmadığı gibi, değişim için bir süre de belirtilmemiştir.
Bu arada bu maddeye dayanılarak okullarda Ermeni, Rum gibi isimlerin de kullanamayacağını iddia edenler bile var. İşin komiği Ermeni, Rum, Yahudi gibi isimlerin kullanılamayacağını iddia edenler, yönetmeliğin ekine baksalar yönetmelikte Ermeni, Rum ve Yahudi sözlerinin geçtiğini göreceklerdi. Yönetmeliğin 10 numaralı “Eğitim ve Öğretim Desteği Verilecek A, B, C ve D Grubu Okullar” başlıklı ekinde Ermeni Rum ve Yahudi ismi geçiyor.Destek verilecek Ermeni okulları da sıralanmış:
– Özel Ermeni ilkokulu
-Özel Ermeni Okul Öncesi Kurumu
– Özel Ermeni Ortaokulu
-Özel Ermeni Ortaöğretim Okulu.
Görüldüğü gibi Ermeni ismi kullanılamayacağı da Emeni okullarının isimlerinin değişeceği de amacı aşan bir yorum. Okullarımızın ismi öncelikle en genci yarım asırlık isimlerdir.Yani bu isimleri kazanılmış haktır. Kaldı ki Lozan Anlaşmasının eşitlik ve kurumların korunmasıyla ilgili maddeleri de bu korunmayı sağlar. Nitekim yönetmeliğin dayandığı 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu Azınlık Okullarını Lozan Anlaşması ile güvence altına alınmış okullar olarak tanımlıyor:
“2-e) Azınlık okulları: Rum, Ermeni ve Musevî azınlıklar tarafından kurulmuş, Lozan Antlaşması ile güvence altına alınmış ve kendi azınlığına mensup Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrencilerin devam ettiği okul öncesi eğitim, ilköğretim ve ortaöğretim özel okullarını,”[ii]
Görüleceği gibi, bu madde değişmedi. Kısacası okullarımızın ismini falan değişeceği yok. Ak parti hükümetinin hele arda arda iki seçimin yapılacağı bir dönemde, hem de 2015 öncesi böyle bir uygulamaya gitmesi kelimenin tam anlamıyla saçma ve mantıksız olur.
Diğer yandan bazı gazetelerde yer alan okullarımıza meşhur sanatçılarımızın kanaat önderlerimizin ismini verdiğimiz yolundaki haber de olsa olsa gazeteci uydurmasıdır.
Sonuç olarak, böyle bir uygulama hukuken mümkün olmadığı gibi siyasi olarak da mantıklı görünmüyor. Elbette böyle bir girişim olursa yönetmeliğin iptali yoluna gidilir ve gereği yapılır. AYM’den dönmezse AİHM’den döner.
Bu durumda bu anlamsız tartışmanın sona ermesi için Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı’nın ya da Başbakan Yardımcısı ve Hükümet sözcüsü Sayın Bülent Arınç’ın bir açıklama yapması yerinde olacaktır.
Murat Bebiroğlu
11 Temmuz 2014
[i]http://ookgm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2014_07/08032802_zelretimkurumlarynetmelii.pdf
[ii]http://ookgm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2014_03/20095313_zelretimkurumlarkanunu.pdf
Yorumlar kapatıldı.