“Değerli dostlar ve yoldaşlar, İdam sehpalarında ölümsüzleşen 20 Hınçak devrimcinin anısı önünde yeniden buluşuyor olmaktan büyük bir sevinç yaşıyoruz. Bu buluşmanın bizler için çok derin bir anlamı var. Bundan birkaç yıl öncesinde birilerinin böylesine bir ilişki hakkında tahmin yürütecek olması bile hiç kimse için inandırıcı olmayacaktı. Öyleki, bu olgu tarihte inanılamaz sanılan birçok şeyin gerçekleşeceğinin de göstergesidir. Evet… adalet, özgürlük ve halklar arasında olması arzulanan gerçek bir dostluk temelinde varolası, günümüzün ihtiyacına cevap veren tazelikte meyvelerini verecek olan tüm algılarla, fikirsel ve politik duruşlar er ya da geç ama mutlaka gerçekleşecek diye inanıyoruz.
Evet… idam edilen 20 Hınçak devrimci bizler için hep kahramandı zaten. Onların aslında insanlığın kahramanı olduğu düşüncesini aklımızdan hiç çıkarmadan, salt bizim değil, tüm Ermeni halkının kahramanları olduğu gerçeği hakkında bazılarını ikna etmek için çok da çalıştık.
Tarihin hangi döneminde ve yeryüzünün neresinde bulunursa bulunsun, adalet, eşitlik ve özgürlük için döğüşen tüm insanlar birbirlerinin yoldaşı ve kardeşidir kuşkusuz.
Adalet, eşitlik, özgürlük ve insan hakları namına, her nerede ve ne zaman olursa olsun döğüşerek şehit düşenler, aynı düşünceleri paylaşan tüm insanlar nezdinde ortak şehitlerimizdir.
Böylesine bir görüş ve duruşun başarısı için verilen mücadelede Türkiye sol hareketlerinin rolü oldukça büyüktür. Sizler, olası her türden ulusal ve dinsel önyargıları bir yana bırakarak, Osmanlı İmparatorluğu’nda sosyalizm için mücadele eden ilklerin anıları önünde bugün, burada saygıyla eğiliyorsunuz işte ! Tarihsel bir anlam ve öneme sahip olan bu jestin, başkaları için de örnek teşkil etmesini diliyoruz.
Ermeni, Türk, Kürt, Asuri/Süryani, Arap, Yahudi ve bölgede yaşayan tüm diğer halkların karşılıklı saygı temelinde, kalıcı bir barışa ulaşarak, birarada ve refah içerisinde yaşayabilmelerinin tek yolu, tarihsel sorunlarla cesurca yüzleşerek, yadsınmaz gerçekleri adilen kabul edip, insanlığa karşı işlenmiş korkunç suçu, Ermeni halkına yapılan soykırımı tanıma, mahküm ve tazmin etmekten geçer. Tek doğru yol budur !
Darağaçlarında ölümsüzleşen 20 Ermeni devrimcinin büyüklüğü, şehit edilmelerinden neredeyse 100 yıl sonra önümüzde açtıkları bu değerli yolu, yürünmesi gereken TEK DOĞRU YOLU sunmalarıyla çok daha fazla anlam kazanmaktadır.
Düğüne gider gibi idam sehpalarında ölümü kucaklayan 20 devrimcinin anısına saygı, Onlar’ın açtığı yolda inançla ilerleyenlere de saygıyı gerektirir inancındayız.”
Gönderen: Sait Cetinoglu [cetinoglus@gmail.com]
Gönderen: Sait Cetinoglu [cetinoglus@gmail.com]
Yorumlar kapatıldı.