İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Suriye Ermenilerini kim neden öldürüyor?

Ömür Çelikdönmez
Birinci Dünya savaşında Almanya genelkurmayının programladığı ve Osmanlı erkânıharbiyesine uygulamasını tavsiye ettiği Ermeni nüfusun tehciri nedeniyle zaten başımız belada. Avrupa ve Amerika’da konuşlu Ermeni lobileri, zaman zaman yaşadıkları ülkelerin yönetimlerini etkileyerek soykırımı tanıma girişimlerinde bulunuyor. Türkiye ise geçmişe değil geleceğe bakalım, bu konu siyasileşmeden çözülebilir havasında. Son günlerde Suriye sınırımıza yakın Ermeni yerleşimlerinde ortaya çıkan tedhiş hareketlerinin faturasının Türkiye’ye çıkarılmak istenilmesi, Türkiye’nin başına yeni bir çorap örüleceği hazırlıklarını deşifre ediyor.

Süleymanşah türbesine yönelik IŞİD tehdidinin ardından Türkiye hükümetinin, Suriye’ye olası müdahaleye kamuoyu desteği almak için ülkedeki yoğun milliyetçi duyguları kaşıyabileceğine yabancı uzmanlar tarafından dikkat çekiliyor. Türkiye 900 kilometre uzunluğundaki Suriye sınırına boydan boya son bir yıldır askeri yığınak yapmış durumda. Ankara’nın bölgeye yalnızca türbeyi korumak için ek birlik göndermekle yetinmeyeceği, aynı zamanda bölgede bir güvenlik koridoru oluşturmaya çalışabileceği söyleniyor. Türkiye’nin Suriye’ye yönelik müdahale seçeneğine pek sıcak bakmadığı bilinmesine rağmen, özellikle Suriye Ermenilerine yönelik imha hareketinin önüne geçmek amacıyla sınırlı bir operasyon yapabileceğini askeri gözlemciler hiçte sürpriz bulmuyor.
Türkiye’nin Barış Harekâtı adını verebileceği operasyon, Ermeni kartına oynamak isteyen bazı ülkelerin önünü kesme amaçlı olabilir. Çünkü Rusya Federasyonu Dışişleri Bakan Yardımcısı Gennadiy Gatilov, Suriye’nin kuzey batısında yaşayan sivil Ermeni vatandaşların öldürülmesi olayının BM Güvenlik Komisyonu nezdinde derhal ele alınması gerektiğini belirtti. Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı tarafından daha öncede yapılan açıklamalarda, Suriye’de yaşayan Ermeni vatandaşlara yönelik şiddet sert bir dille kınanmıştı. Moskova’ya göre, Suriyeli Ermenilere karşı girişilen söz konusu şiddet eylemleri, Suriye meselesine ilişkin olarak kısa bir süre başlayacak olan heyetler arası görüşmeleri baltalamaya yönelik bir amaç taşımakta.
Rusya’nın önde gelen siyasi uzmanlarından ve parlamentonun alt kanadı Duma eski milletvekili Sergey Markov’un, Suriye’nin Kesap bölgesine yönelik silahlı saldırıyla ilgili bölgede Ermeni nüfusunun katledilmesinin Türkiye ile bir bağlantısının olmadığını vurgulaması oldukça mühim. Sergey Markov’a göre Ermenilerin katledilmesinde Türkiye’nin parmağı olamaz, çünkü Türkiye, Ermeni halkıyla barışmanın yollarını arıyor. Öncelikle Ermenistan’dan ziyade, ABD, Avrupa, Fransa ve Rusya’da yaşayan Ermenilerle diyalog kapısını aralama çabası içinde olan Türkiye’nin böylesi bir katliama sıcak bakmasının mümkün olmadığını altını çiziyor. Kesap’ta yaşananlarla ilgili olarak muhalifleri suçlayan Markov, “Muhtemelen bu saldırı Türk-Ermeni sorununun çözümünü istemeyen tarafların girişimiyle yapılmış olabilir.” değerlendirmesinde bulunuyor.
Suriye Ermenilerine yönelik imha hareketinde öldürülen Azerilerin parmağı olabileceği belirtiliyor. IŞİD saflarında savaşan Azerilerin, Azerbaycan’a bağlı Dağlık Karabağ bölgesini işgal eden Ermenistan’a karşı intikam amaçlı bu eylemlerde rol üstlenebileceği ihtimal dâhilinde. Hatırlarsanız dünkü yazımda Suriye’de öldürülen Azeri kökenli 12 IŞİD üyesinden söz etmiştim. Caferi/Şii olmaları muhtemel Azerilerin IŞİD gibi Vehhabi/Selefi örgütte yer almaları ve IŞİD’in Sünni Müslümanların mezhep önderlerinden Ebu Hanife türbesine saldırı düzenleyerek bölgede mezhep çatışmasını körüklemeyi planladıklarını kaydetmiş, 12 Azeri savaşçının Rojava’da YPG güçleri ile Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) arasında yaşanan çatışmalarda öldürüldüğünü bildirmiştim.
Dışişleri Bakanlığı’nın 26 Mart 2014 tarihli, “Lazkiye/Kesep bölgesinde Son Dönemde Yaşanan Gelişmeler ve Bu Konuda Basında Yer Alan Asılsız İddialar Hakkında” yaptığı açıklama, Türkiye’ye yönelik yeni soykırım iddialarını hem reddediyor, hem de çürütüyor. Bizzat Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu; “Türkiye, insani ve vicdani sorumluluğunun bir gereği olarak, esasen Kesep bölgesinde mukim Suriyeli Ermenilerin de ülkemize kabul edilebileceği ve bu kişilere koruma sağlanabileceği hususunda ilgili BM organlarına bildirimde bulunmuş, resmi kanallardan Ermeni cemaati temsilcileri de keyfiyetten haberdar edilmişlerdir. Bu konudaki temaslar sürdürülmektedir. Diğer tüm Suriyelilere olduğu gibi, Suriyeli Ermenilerin ihtiyaçlarının karşılanması için de gerekli adımlar atılacaktır.” Beyanında bulunuyor.
Suriye’de hükümete bağlı güçler ile yasadışı silahlı yapılanmalar arasındaki şiddetli çatışmalar artarak devam ediyor. Haber ajanslarının verdiği bilgilere göre, ülkenin Lazkiye Vilayeti sınırları içerisinde bulunan Kesab Kenti’nde yaşayan halk ve bu kente yakın Ermeni köylerinde yaşayan vatandaşlar, son günlerde gerçekleştirilen şiddetli saldırılara hedef oldular. Bölgeden gelen en yeni bilgilere göre, saldırılarda 100’e yakın sivil vatandaş hayatını kaybetti. Hayatta kalmayı başaran siviller tüm Dünya kamuoyundan acil yardım talep ediyor. Toplu katliamların yer aldığı video kayıtlarının internette yayınlanması tüm uluslararası camiayı şoke etti. Kesab Kenti’nde yaşayan vatandaşların büyük bir kısmı ve 670 Ermeni aile Suriye Ordusu’nun koruması altında Basit ve Lazkiye şehirlerine sığındı. Özgür Suriye Ordusu, Esed rejiminin, sahil şeridinin kontrolünü kaybetmemek için güçlerini Lazkiye’ye kaydırdığını bildirdi. Suriye’de Nusayrilerin çoğunlukta yaşadığı ve Esed rejiminin “kalesi” olarak nitelendirilen Lazkiye kenti, 3 yıldır devam eden savaşın başlangıcından bu yana ilk defa çatışmalara sahne oluyor.
PYD VE YGP bağlantılı haber kaynakları El Kaide gruplarının Türkiye-Suriye sınırındaki Ermeni köyü Keseb’e yönelik saldırısının etnik temizlik amacı taşıdığını iddia ediyor. Keseb Sınır Kapısı, Türkiye sınırlarında bulunan Şam’ın denetimindeki son resmi kapılardan biriydi. Keseb’in diğer bir önemli özelliği ise denize yakınlığından kaynaklanıyor. Bununla birlikte Türkiye sınırları dışında kalan eski Osmanlı’nın döneminin tek Ermeni köyü olarak da önem kazanıyor. France 24 kanalına konuşan Akdeniz ve Ortadoğu üzerine araştırma ve inceleme grubu (GREMMO) müdür ve Suriye uzmanı Fabrice Balance, resmi olarak bu sınır kapısını ele geçirme adına yapılan bu operasyonun arkasında daha esas oyunun gizlendiğine dikkat çekiyor.
Balance, “İsyancıların silah ve cephane taşımak için bu sınır kapısına ihtiyaçları yoktu, daha güneydeki Cebel Türkmen ormanlık tepelerinde kolaylıkla geçiriyorlar. Sınır kapısının alınması sadece bir bahanedir, Keseb Ermeni nüfusuna yönelik bir etnik temizlikle karşı karşıyayız” dedi. Keseb köyü çoğunluklu Türkiye’deki Ermeni soykırımından kurtulanlardan oluşuyor. Bu bölgenin 5 bin nüfuslu beş köyünün çoğunluğu üçte ikisi Ermenilerden, geri kalanı Alevilerden oluşuyor. Armenews haber sitesine göre, yüzlerce Ermeni aile Lazkiye’ye sığınırken, 10 ila 15 aile, çok yaşlı olduklarından evlerinde kalmayı tercih etti ve akıbetleri bilinmiyor. Site Ermeni ibadet yerlerinin de tahrip edildiğini yazdı.
Denetimsiz El Kaide gruplarının Suriye’deki gayri Müslim unsurlara karşı acımasız davranabileceğini önceden tahmin eden Türkiye’nin, irtibatlı olduğu Türkmen direniş grupları aracılığı ile bölgede yaşayan Ermenileri uyardığı ortaya çıkıyor. Ekim 2012’de de Türkmenlerde oluşan silahlı gruplar bölgedeki Ermenilerden buraları boşaltmalarını istemişti.
  
Le Monde gazetesine göre 24 Ekim 2012’de bir Türkmen grubu, “Keseb’deki kardeşlerimizi uyarıyorum: Özgür Suriye Ordusu gelmeden gitsinler, aksi takdirde sivil kayıplar olacak ve yine Türkler tarafından işlenen bir soykırımdan yakınacaklar” demişti. Ermenistan Başkanı Serj Sarkisyan ile diasporadaki Ermeni kurumları da saldırıları kınadı. Sarkisyan, Keseb Ermenilerinin köylerinden çıkarılmalarını “üçüncü sürgün” olarak değerlendirirken, bunun 21. yüzyıla azınlıkları savunma mekanizmaları için büyük bir sorun olduğunu söyledi. Diaspora Ermenileri ise Avrupalı ülkelerden Türkiye’ye baskı yapmalarını istedi. Bu iddia buram buram AB kokuyor, ABD kokuyor, İsrail kokuyor.
Şimdi yeniden sormanın tam zamanı. Her ülkeden binlerce ajanın cirit attığı Suriye’de, Ermenileri kim neden öldürüyor? Türkiye olmadığı kesin. Türkiye sınırındaki Ermeni köyünde etnik temizlik iddiası birazda Ermenistan ve Fransa ve kaynaklı. Türkiye’ye çamur atmanın farklı ve kirli bir yolunu deniyorlar. Ben de diyorum ki El Kaide’yi, Irak ve Şam İslam Devleti örgütünü kim destekliyorsa, Suriye Ermenilerini de onlar öldürüyordur. Suudi Arabistan’a resmi ziyarette bulunan ABD Başkanı Obama’ Lütfen Suudi Arabistan Kralı hazretlerine bir zahmet soruversin!
Twitter:@oc320c39
omurcelikdonmez@hotmail.com
http://www.timeturk.com/tr/makale/omur-celikdonmez/suriye-ermenilerini-kim-neden-olduruyor.html#.Uzx1Ovl_vms

Yorumlar kapatıldı.