Mehmet Çetingüleç
1915’te yaşananların “soykırım” mı yoksa “tehcir” mi olduğuna da siyasetçiler değil, tarihçiler karar verir… Peki “tehcir” kararı nasıl alındı? Bu kararın arkasında kim ya da kimler var? Prof. Dr. İlber Ortaylı bugüne kadar pek bilinmeyen bir gerçeği açıklıyor: “Birinci Dünya Savaşı’ndaki ilk yenilginin ardından istilacı ordulara gösterilen silahlı Ermeni desteği, Alman Genelkurmayı’nın da ısrarlı önerileriyle tehcir (zorunlu göç) kararının alınmasına sebep oldu…” Bakar mısınız? Büyük acıların yaşandığı tehcir kararında Almanya’nın etkili olduğu ortaya çıkıyor. Düşündürücü değil mi? (Soykırım en ağır insanlık suçudur. Bir olayın suç olup olmadığına da mahkemeler karar verir.Tarihçiler ise mahkemeye ya da parlamentolara ancak kanıt verir. Dünyada tarihçiler tarafından karar verilmiş bir suç örneği yoktur. Diğer taraftan suçun, bazı azınlık mensuplarının da katıldığı, Almanlara, Sebetayistler diyerek Yahudilere yüklenmesi gibi saptırmalar da Osmanlının asıl suçlu olduğu gerçeğini değiştirmez. HYETERT)
***
Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun Erivan ziyareti başlıyor. Görüşmeler sırasında Ermeniler işgal altında tuttukları Azerbaycan topraklarından geri çekilmeye yanaşırsa Türkiye-Ermenistan ilişkileri normalleşme sürecine girebilir.
Karşılıklı jestler gündeme gelebilir.
Daha önemlisi, 2015 yılında “soykırım” iddialarının 100. yıldönümü bahane edilerek iki ülke arasında tansiyonun iyice yükselmesine, iplerin tamamen kopmasına yol açabilecek girişimler önlenebilir.
1915’te yaşananların “soykırım” mı yoksa “tehcir” mi olduğuna da siyasetçiler değil, tarihçiler karar verir.
***
Türkiye’nin akademisyenleri 99 yıldır tartışma konusu olan o talihsiz olay hakkında çok sayıda belge ve bilgiye sahip.
En önemli tarihçilerimizden biri olan Prof. Dr. İlber Ortaylı konuyu detayıyla araştırmış.
“Tehcir kararında ordunun hareket alanını güvenceye almak ve Müslümanlarla Ermeniler arasındaki çatışmaları önlemek amacı olduğu açıktır” diyor.
Yaşanan olaylara da değiniyor Prof. Ortaylı:
“Kuşkusuz idare bu işlemi uygularken, aktif Ermeni militanlarıyla sivil halkın çatışmaya karışmayacak unsurlarını ayırt edemezdi. Tehcir işlemini kimi idareciler oldukça kansız biçimde gerçekleştirdi. Bölgelerindeki nüfusu öbür bölgeye (Suriye ve Mezopotamya’ya) aktarabildi. Bir kısım idareciler ise sürgün edilenlere karşı sorumsuz ve genelde beceriksizce davrandı. Birçok yerde ise intikamcı unsurlar yağma ve katl olaylarına giriştiler.”
Sadece bunlar değil…
“Ulaşımdaki imkansızlıklar da üste binince istenmeyen olaylar zinciri karşılıklı acılar, Mütareke döneminde de sürecek karşılıklı çatışmalar, boğazlaşmalar devam etti” diyor Prof. İlber Ortaylı.
***
Peki “tehcir” kararı nasıl alındı?
Bu kararın arkasında kim ya da kimler var?
Prof. Dr. İlber Ortaylı bugüne kadar pek bilinmeyen bir gerçeği açıklıyor:
“Birinci Dünya Savaşı’ndaki ilk yenilginin ardından istilacı ordulara gösterilen silahlı Ermeni desteği, Alman Genelkurmayı’nın da ısrarlı önerileriyle tehcir (zorunlu göç) kararının alınmasına sebep oldu…”
Bakar mısınız?
Büyük acıların yaşandığı tehcir kararında Almanya’nın etkili olduğu ortaya çıkıyor.
Düşündürücü değil mi?
***
Ermenistan’la Türkiye arasında görüşmeler yeniden başladığında bu bilgileri destekleyen belgeler masaya konacak.
Böylece dünya kamuoyunun gerçekleri öğrenmesi sağlanacak.
Konuşmadan, görüşmeden bunu yapmanın imkanı var mı?
Yorumlar kapatıldı.