İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

AB Bakanlığı’ndan ilerleme raporu açıklaması

Zeynep Gürcan

AB Komisyonu’nun bayram sırasında yayınladığı Türkiye ilerleme raporuna Ankara’nın resmi yanıtı bayram biter bitmez, AB Bakanlığı’ndan geldi. AB Bakanı Egemen Bağış, AB Komisyonu’nun raporu kurban bayramında açıklamasını eleştirmiş ve değerlendirmeyi bayram sonrasında yapacağını açıklamıştı.

AB Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, raporun Türkiye’de hükümetin “reform kararlılığını tescil ettiği” vurgulandı. Açıklamada, ‘Gezi’ kelimesi hiç geçirilmeden, AB’nin Gezi olaylarının ele alınış şekli nedeniyle hükümete yönelik eleştirileri de yanıtlanarak, “şiddet yoluyla, illegal metotlarla ülkemizin ve milletimizin huzuruna kast eden çabaların asla bir hak arama mücadelesi olarak görülemeyeceğinin vurgulanmasında fayda mülahaza ediyoruz” denildi.
İşte Türkiye’nin AB raporundaki değerlendirmelere verdiği yanıtlar;
“BAŞBAKAN DA UZLAŞTIRICI ROL ÜSTLENDİ”
AB İlerleme raporunda, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün başta Gezi olayları olmak üzere, pek çok konuda uzlaştırıcı rol oynamasından övgüyle bahsedilmişti, Türkiye’nin resmi raporunda ise Cumhurbaşkanı’nın yanı sıra, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da uzlaştırıcı rolüne vurgu yapıldı. AB Bakanlığı açıklamasında, “Cumhurbaşkanımız da Başbakanımız da devletimizin bütün kurum ve kuruluşları da demokratik taleplerin hayata geçirilmesi noktasında son 11 yılda son derece “uzlaşmacı” ve “uzlaştırıcı” bir rol üstlenmiştir” denildi.
BAĞIŞ: SİZ NASIL NOEL’DE ÇALIŞMIYORSANIZ…
“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNDE EN ŞEFFAF DÖNEM”
AB raporunda ifade ve basın özgürlüğü konusunda Türkiye’ye yönelik eleştiriler şöyle yanıtlandı; “Ülkemizde ifade ve basın özgürlüğü alanında tarihin en şeffaf ve özgürlükçü atmosferi yakalanmıştır ve bu atmosferi daha da güçlendirmek için Hükümetimiz gerekli adımları atmaya devam edecektir.”
“İNSAN HAKLARINDA AB’YE EN YAKIN KONUM”
AB raporundaki insan hakları eleştirilerine AB Bakanlığı” Bugün Türkiye’nin demokratikleşme, insan hakları ve ekonomik gelişmişlik bakımından ulaştığı nokta hiç tartışmasız Avrupa Birliği standartlarına en yakın olduğu noktadır” yanıtını verdi.
AB, Türkiye İlerleme Raporu’nu yayınladı
“REFORM KARARLILIĞININ TESCİL BELGESİ”
AB raporunda hükümetin reform paketlerine yapılan olumlu atıflara da yer verilen Ankara’nın yanıtında, “Avrupa Birliği’nin 2013 Türkiye İlerleme Raporu’nun, Türkiye’nin reform kararlılığının tescil belgesi olarak da nitelendirilmesi yanlış olmayacaktır. 2013 Türkiye İlerleme Raporu’nda Türkiye’nin gerçekleştirdiği reformların AB tarafından tasdik ve takdir edilmesi hususunda da bir “ilerleme” belgesi olduğu anlaşılmaktadır” denildi.
“ÇÖZÜM SÜRECİ TARİHİ GİRİŞİM…”
AB Bakanlığı açıklamasında, raporda çözüm sürecine yönelik olumlu ifadeler de hatırlatılarak, “Hükümetimizin Çözüm Süreci’ne yönelik tarihi girişimleri dönüm noktası olarak addedilmiş, kültürel alanda kaydedilen ilerlemelerin altı çizilmiştir” ifadesi kullanıldı.
“AZINLIKLAR KONUSUNDAKİ EN CESUR HÜKÜMET..”
AB raporundaki azınlık haklarına ilişkin bölüme verilen yanıtta, “Hükümetimiz azınlık hakları konusunda da hiç şüphesiz Cumhuriyet tarihinin en cesur ve özgürlükçü iktidarıdır ve bu yönde attığımız adımlar İlerleme Raporunda altı çizilen önemli hususlardan biridir” denildi. Hükümetin “yüzyıllardır devam eden sorunları” çözmek için adım attığının vurgulandığı yanıtta, “Düşünce, vicdan ve din özgürlüğünde yarattığımız geniş alanlar halkımızın özgürce nefes almasına izin vermektedir. Devletin farklı inanç gruplarıyla artan diyaloğu AB tarafından da kabul edilmiştir. Bu kapsamda din dersleri daha kuşatıcı, toplumun tüm kesimlerinin taleplerine cevap verebilecek bir düzeye taşınmıştır. Din özgürlüğü ve eğitimle ilgili olarak azınlıklara yönelik uygulamalardaki ilerlemeler olumlu karşılanmıştır. Raporda Hükümetimizin mülkiyet hakları ve mülklerin geri iadesi alanında da yapıcı bir yaklaşım sergilendiğinin altı çizilmiştir” denildi.
“REFORMLARI DANIŞARAK YAPIYORUZ…”
AB İlerleme raporunda hükümete yönelik en sert eleştirilerden biri de reform paketleri ve kilit yasaların, muhalefet ve sivil topluma danışmadan yapılmasıydı. AB Bakanlığı yanıtında bu eleştiriye karşılık şöyle denildi; “Çıkardığımız her yasa, gerçekleştirdiğimiz bütün reformlar en geniş manada milletimize danışılmak suretiyle hayata geçmiştir ve bundan sonra da aynı katılımcı anlayışla Hükümetimiz bu reformları hayata geçirmeye devam edecektir.”
“ÜYELİK SÜRECİNDEKİ TIKANIKLIKLIĞIN SORUMLUSU DEĞİLİZ”
AB’nin Türkiye üyelik sürecindeki tıkanmaya yaptığı atıfa karşılık AB. Bakanlığı yanıtında, Türkiye’nin kriterlere uyum için attığı adımlar sıralanarak, “Bütün bu gelişmelere rağmen, müzakere sürecinde yaşadığımız tıkanıklığın tarafımızca anlaşılması mümkün değildir” denildi. Süreçteki tıkanıklığa “üye ülkeler arasında mutabakat olmamasının” neden olduğu, bunu. AB Raporunda da teslim edildiği vurgulandı. AB Bakanlığı yanıtında,” Biz bazı üye ülkelerin içinde bulunduğu akıl tutulmasından biran önce kurtulmasını ve diğer fasıllar üzerindeki siyasi blokajları da en kısa sürede kaldırarak ilişkilerimizin daha sağlıklı bir zemine taşınmasını bekliyoruz” denildi.
“KIBRIS’TA ÇÖZÜMDEN KAÇAN TARAF OLMAYACAĞIZ”
Kıbrıs sorununda, Türkiye’nin “asla masadan kalkan, çözümden kaçan taraf olmayacağı” vurgulanarak, “Hükümetimizin her türlü muhalefete rağmen attığı cesur adımları, karşı taraftan da bekliyor, barışın bu sefer de ekonomik kriz nedeniyle iç kamuoyunda pazarlık konusu yapılmamasını ümit ediyoruz” denildi.
“VİZESİZ AVRUPA HAKKIMIZIN SONUNA KADAR TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”
AB bakanlığı yanıtında, “Türk vatandaşlarının AB’ye vizesiz girişi Türk halkının hakkıdır. Biz haklılığımızın farkındayız ve 50 yıl önce imzaladığımız Ankara Anlaşması’nın neden, niçin, ne istikamette imzalandığını biliyoruz. Bu Anlaşmadan doğan haklarımızın sonuna kadar takipçisi olacağız” denildi.
“22. FASIL AÇILACAK”
Üyelik süreci tarihinde ilk kez bir müzakere faslının açılmasının, AB ilerleme raporuna bağlandığı hatırlatılarak, rapordaki ifadeler ışığında, 22. Müzakere faslının açılması önündeki engellerin kalktığı değerlendirmesi yapıldı.
“İLERLEME RAPORLARI KARNE DEĞİLDİR”
AB Bakanlığı yanıtında, “İlerleme raporları Türkiye için bir karne değildir. Hükümetimize karne verecek yegâne makam millettir” denildi. Yanıtta, “Bugün AB üyesi ülkelerin de İlerleme Raporu yayımlansa, onların da adım atması, reform yapması gereken pek çok alanın tespit edileceği aşikardır. Hatta bugünkü koşullarda reform hızı ve kararlılığı bakımından halihazırda AB üyesi olan birçok ülkenin Türkiye’nin gerisinde kalacağı açıktır” ifadesi de kullanıldı.
RAPORA BAYRAMDA TEPKİ VERMEDİK ÇÜNKÜ…
Avrupa Komisyonu Türkiye’nin 2013 Yılı İlerleme Raporu ile diğer aday ve potansiyel aday ülkelerdeki gelişmelerin değerlendirildiği “2013-2014 Genişleme Stratejisi Belgesini” Kurban Bayramının ikinci gününde 16 Ekim 2013 tarihinde yayımlamıştır. Bayramların bizim kültürümüzde çok özel bir yeri vardır. Bayramlar milletimizin eşsiz ilham kaynakları, sevgiye, barışa, dostluğa, kardeşliğe, birlik ve beraberliğe açılan kapılardır. Bu nedenle, “değerler birliği” olan Avrupa Birliği’nden Raporun yayımlanma tarihini değiştirmesini talep etmiştik, ancak diğer aday ülkeler ve Komisyonun çalışma takviminden dolayı bu mümkün olmadı. İlerleme Raporu’na ilişkin değerlendirmemizi Bayram süresince paylaşmamamız esasen bu duruma verdiğimiz tepkinin bir tezahürüdür.

Yorumlar kapatıldı.