Engin Ardıç
Daha önce çok söyledim, işte Prof. Süleyman Yaşar da yazdı: Ermeni meselesinin kökü paradır. Mesele, Ermenistan’ın bizden toprak isteyip istememesi falan değil, Ermeniler’in tazminat isteme tehlikesidir! “Kan parası” falan da değil, el konulmuş Ermeni mallarının bedeli… Türkiye’de 1914 yılında 1 milyon 200 bin Ermeni varmış, 1927 yılında kala kala 77 bin kalmış. Bu kesin…Bu gelişme İttihat ve Terakki’nin, daha sonra onun doğrudan mirasçısı olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin “azınlık sermayesini Müslüman Türk’e devredip kendi burjuvasını oluşturma” politikasına da uygundu tabii… Sermaye birikimini sağlayamayan, sanayileşme hamlesini başlatamayan bürokratların aklına ancak “zoralım” gelebiliyordu ne yazık ki… Varlık Vergisi kepazeliği de bunun bir aşamasıdır… Gerçek şudur: Ermeni malları, tehcirin ardından, Anadolu eşrafı tarafından yağmalandı. Paylaşıldı. Evler, tarlalar el değiştirdi. Bir kısmı gidenlerin mallarına avantadan el koyarak, bir kısmı da doğrudan kendisi öldürerek!
Yazının Devamı: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/ardic/2013/09/07/ermeni-meselesinin-koku-paradir
Yazının Devamı: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/ardic/2013/09/07/ermeni-meselesinin-koku-paradir
Yorumlar kapatıldı.