1895 Hamidiye Alayları Katliamı ve 1915 Techirinde Dersim Çemişgezek’in Miadun/ köyünde yaşananlar 1895 Katliamı. Türk ve Kürt çeteleri köyü kuşatır. Saldırıya uğrayan Miadun’da köylüler birkaç gün silahlı direniş gösterir. Çatışmalarda Haci Hagop, Haci Kevork, Hovagim Boğikyan, Bedros Tertsakyan vurularak ölürken köyün keşişi Der Nışan ise kilise içinde yakılır. Köyü tam olarak ele geçiremeyen saldırganlar evleri ateşe verir. Dehşete kapılan halk herşeyi bırakıp şehire kaçar. Köyde yalnız Müslüman olmayı kabul eden dört kişi kalır. Bunlar Ançırti’ye gider ve bir kaç ay sonra tekrar Hristiyan olarak Çemişgezek’e gelirler.
Şehire kaçan köylüler iki yıl orada kalır, daha sonra 80 haneden 25’i geri döner ve yıkık köyü yeniden inşa etmeye koyulur. Bunların bir kısmı 1898’de tekrar göç eder ve geride 12 hane kalır.
1915 Soykırımında Miadun
Miadun’da gerçi önceden asker beklememiş, fakat Garmıri’nin askerleri sık sık gelip kaçakları ararmış. Kırıp dökme ve talan etme yanında köyü yakmakla tehdit de etmişler. Burada aranan asker kaçakları Amele Taburu içindeyken izinle eve gelmiş ve geri dönmemişler. Nihayet Orçexli Kürt Süleyman kaçakların Halep’e ulaştıkları ve oradan mektup gönderdiklerini söyleyerek Garmıri’nin askerlerini kandırır. Böylece Miadunlular rahat bir nefes alır.
Miadun sakinleri sürgüne çıkarılmadan önce karşıda Karasu kenarındaki köylerin yaşadığı baskınlardan gelen gürültü ve çığlıkları duyar, fakat ne olup bittiğini tasavvur edemezler. Bir sabah güneş doğmadan jandarmalar köyü kuşatır. Yetişkin erkekleri toplayıp Karasu kenarına götürür ve orada katlederler. Bunu köyün talanı izler. Kadın-çocuk kalan halk bahçelere dağılır. Bir kısmı Garmıri’ye kaçar ve oradakilerle beraber sürgün edilir. Kalanları bahçelerden derelerden toplayıp kayıkla Ançırti’ye getirir ve orada bulunan Çemişgezek sürgün kafilesine katarlar.
Nüfusu uzaklaştırıldıktan sonra, Hazari gibi Miadun’u da komşu köylerin Türkleri yıkmaya başlar. Saklı altınları bulmak için evlerin içini dışını kazarlar. Kilise ile okulu yerle bir ederler.
Kaçaklar bir hafta köyden haber alamaz. Sonra komşu köylerin çobanlarından olup biteni duymaları üzerine Dersim’e sığınmayı tercih ederler. Mamsa ve Hazari çevresinden geçerken köylerinin yıkılmasına tanıklık ederler. Yolda Kürtlere çoban olmuş Ermeniler görürler. Onlara Xıdo’nun evini sorarlar. Ermeniler bilmediğinden bir Kürt onlara refakat eder, fakat yolda silah tehdidiyle onları soyar ve ortada bırakıp gider. Sonunda kendi yollarını kendileri doğrultur ve onlar da Kürtlere çobanlık ederek bir süre Dersim köylerinde kalırlar.
aykiridogrular.com
Yorumlar kapatıldı.