İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İlkel ve Müslüman Toplumlardan Adalet Görüntüleri

“Siyaset mahkeme salonuna girerse, adalet oradan çıkar.” Guizot

 Bir kimsenin başka bir kimseye karşı şikâyetleri, ister sivil ister cezai mahiyette olsun, şikâyetçinin beklentilerinin aksine oluşumların ortaya çıkmasından ileri gelir.  Bu durumda insani adalet (denetimli denge) nasıl temin edilmeli? Bütün ilkel toplumlarda, adalet, “Güç, hak; güçlü, haklıdır! Kaşa kaş, göze göz!” doğa yasasına göre temin edilir. Yani: Etkilere birebir tepki gösterilir. İntikam adaletin temeli kabul edilir. Unutmayalım: Göze göz herkesi kör, kaşa kaş herkesi sakat eder. Suçlunun ıslahı, toplumda suçların azaltılması, suçların önlenmesi… Kuralları bilinmez. Binlerce yıldır kaba güç ile suçlar engellenmeye çalışılır.

Kulübesi ateşe verilmiş, kızı ve eşi öldürülmüş Kenyalı ağlıyor, güvenlik güçleri olay yerinden uzaklaşıyor.  Kenya-12-1-2013
Adaletin temininde:
Sorgulama ve delil toplama;
Yargılama;
Yargının uygulaması aşamaları olur.
Resimden de görüldüğü gibi ilkel toplumlarda çoğunlukla bunlara ihtiyaç olmaz:
_Her aşamada görkemli işkence temel alınır. Diğer bir ifadeyle, işkence, gerçekleri bulma aracıdır. Zanlılar işkence altında çoğunlukla suçu kabullenirler.
_Sıradan insanlar, tahriklerle, linç olayına girişir; çabucak adaleti temin ederler.
_Paşa, vezir, komutan… İdam ile tez elden adaleti temin ederler.
_Bazı durumlarda, yaşlı lider ya da din adamı, yargılama yapar; aldığı bahşiş ile orantılı yargıya varır. Denetim olmadığından, din adamının verdiği kararın denge oranı, uygulanıp uygulanmadığı bilinmez.
_Azınlıklar güçsüz olduklarından haksızlıklara razı olurlar.
Bütün ilkel toplumlarda etnik kökeni, dini ve mezhebi az sayıda olanlar baskı altında yaşar.
_Güçlüler, “Benim dediğim olur!” der; yaşlı, dinsel lider, kadı… Kenara itilir.
Kanlı örgütler, çok hızlı biçimde adalet temin ederler.
Tarsus’ta bir taşocağında ve bir tarlada Hizbullah’ın öldürdüğü altı ceset bulundu. Hizbullah’a yönelik operasyonlarda gözaltına alınanların sayısı 199’a yükseldi, işkenceyle öldürülen insan sayısı 31’e ulaştı. 23-1-2000
Suçun ve günahın ferdiliği, yasaların üstünlüğü, yargıç kararı olmadan zanlının suçlu olamayacağı, işkencenin insanlık suçu, yaşamın kutsal olması… İlkeleri bilinmez.
Tecavüz suçu işleyen bir İranlıya kırbaç cezası uygulanıyor. Tecavüz ağır bir suçtur. Çoğunlukla idam cezası verilir. Bazen yargıç, hatır-gönül olayı ile kırbaç ile yetinir. Bazen de idamdan önce kırbaç cezası uygulanır.  Resimdeki İranlıya uygulanacak ceza bilinmiyor. Seyirciler sonucu bekliyor. 19-1-2013
Müslüman toplumlarda kadınların taşlanması cezası… İşkenceli idamdır. 
İran’da yargı erki yargıçlara “belli koşullarda, recm (taşlanarak öldürme cezası) yerine başka cezalar uygulanabilir” diye fetva verdi. 11 kadın milletvekili meclise recm cezasının kaldırılmasını öngören yasa tasarısı sunmuştu. 29-12-2002
Müslüman toplumlar dâhil bütün ilkel toplumların giriştiği savaşlarda yağma, talan, fidye, tecavüz… Olayları olağan davranış kabul edilir.
Libya, Suriye, Pakistan, Bangladeş iç savaşlarında her türlü yağma ve tecavüz olayına rastlanır. 
Bağımsızlık savaşı sırasında Pakistan ordusu tarafından işlenen katliamlara destek vermekle suçlanan Cemaat-i İslâmi Partisi, suçlamaların siyasi amaçlı olduğunu belirtiyor.
9 ay süren 1971’deki Bangladeş Bağımsızlık Savaşı sırasında, 3 milyondan fazla kişi öldürülmüş ve 200 bin kadına tecavüz edilmişti.
İdam cezası, linç, yakma ve taşlama cezaları yanında bayağı insani sayılır. 
  
Motosikletli dört soyguncu bir İran vatandaşını gasp etti. Gaspçılar, direnmeye çalışan vatandaşı bıçakla yaraladı. Polis dört gaspçıyı yakaladı. Kısa süren yargılama süresince, gaspçılardan ikisi idam cezasına diğer ikisi de 10’ar yıl hapse mahkûm edildi. İdam’a mahkûm edilenler başkent Tahran’da infaz edildi. İnfazın ardından cesetler 20 dakika sonra ipten indirildi. 21-1-2013
İranlılar, Aliriza Mafina ve Muhammed Ali Servari’in Tahran’da idamını izliyor. 21-1-2013
Müslüman toplumlar, göçebe toplumlardır; henüz ayrıntılı insani yasalar, yargıda birlik, yargı kararlarının denetlenmesi, idamların gizli yapılması… Olayları bilinmez.
Müslüman toplumlarda:
_Kadılar yöneticileri yargılayamaz.
_Bir kadının verdiği karar, diğer kadıları bağlamaz.
_İşkence adaletin temel aracıdır.
_Polisler, kadılar, hapishane görevlileri taraftırlar. Özellikle, Müslüman dinine hakaret edenler, dinden ayrılanlar çabucak cezayı hak ederler.
_Müslümanlığı koruma etkinliğinde bütün görevliler ayaktakımları ile beraber hareket eder. Esasında, Müslümanlığı, ayaktakımı korur.
_Liderin dini ve mezhebi, toplumun dini ve mezhebi kabul edilir.
_Toplumdaki yönetimler din ve mezhep esaslıdır.
Bu durumda liderin din mezhebinden olmayanlar ne yapabilir?
1-Sessiz sakin, içten içe lidere küfür ederek yaşam sürerler.
2-Yeteri kadar dış destek gördüklerinde lidere karşı ayaklanırlar.
3-Diğer din ve mezhepten olanları yağmalamak, talan etmek için fırsat kollarlar.
O halde, Müslüman toplumlarda ayaklanma, yağma, talan… Ebedi döngüdür. 
Yağma, talan karşısında polis ile kadı ne yapar?
Yağma ve talandan pay kaparlar.
Bir İslamcı protestocu ve polis şefi, Fransız Büyükelçiliği önünde, Mali’nin işgalini kınıyor.  19-1-2013
Fotoğraf Amir Abdullah-Reuters
Protestocularla namaza dikilen polislerin topladığı deliler ve İslam’ın bekçisi kadıların verdiği kararlar INTERNET çağında insan olanları insanlığından utandırıyor. İşte güzel bir örnek:
Mısırlı Nadia Muhammed Ali 23 yıl önce Muhammed Abdulvahab Mustafa ile evlenip Müslüman oldu. Ancak kocası öldükten sonra eski dinine geri döndü.
Kadının yedi çocuğuyla birlikte Hıristiyan olması üzerine yaşadığı kent Beni Suef’in savcıları kadına dava açtı.
Din değiştirme olayı ailenin 2004 yılında yeni kimlik kartını alma girişiminden sonra ortaya çıktı.
Geçen hafta sonuçlanan mahkemede kadın ve yedi çocuğuna 15 yıl hapis cezası verildi. Davayla ilgili diğer yedi kişiye de beşer yıl hapis cezası verildi.
Mısır’da Hüsnü Mübarek sonrası iktidara gelen Müslüman Kardeşler yönetimi geçen ay kabul ettiği anayasa ile İslami kuralları temel aldı. Gözlemciler ülkede Hıristiyanların yaşamlarının zaten zor olduğuna dikkat çekerek yeni anayasadan sonra bunun daha da kötüleşeceğinden endişe ediyor. 18-1-2013
Polisin kullandığı zehirli gaz sonucu 88 yaşındaki Şii Habib İbrahim Abdullah hastanede ölür. Bahreynli Şii kadınlar, Habib İbrahim Abdullah’ın yasını tutuyor. 19-1-2013
Arabistan’da işkence altında öldürülen 100 Yemenli vatandaşın cenazeleri şu an al-Hube Hastanesi’nde bulunmaktadır. Yaklaşık üç bin Yemenli ise Necran başta olmak üzere diğer Arabistan zindanlarında tutuklu bulunuyorlar.
Al-Azzi Raymi, Arabistan zindanlarında kurban edilen 15 yaş ve altı gençlerden biri. Raymi’nin ailesi Yemen İnsan Hakları Komisyonu’na başvurarak çocuklarının Arabistan zindanında hayatını kaybettiğini bildirdiğini açıkladı. 23-1-2013
Suriyeli muhaliflerin geçen yaz Suudi kanalı El Arabiye üzerinden Esad rejimine karşı başlattığı belge savaşında ikinci perdeyi rejim yanlıları açtı. Lübnan gazetesi El Ahbar, Esad yanlısı hacker grubu Suriye Elektronik Ordusu’nun Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’ın son iki yılda Arap dünyasında oynadıkları rollere ilişkin ele geçirdiği yüzlerce belgeyi bugün yayımlamaya başlayacağını duyururken Uluslararası Süryani Haber Ajansı (AINA) gizli bir belgeye dayanarak Suudi Arabistan’ın idam mahkûmlarını ‘cihat’ için Suriye’ye gönderdiğini iddia etti. Suudi İçişleri Bakanlığı yetkilisi Abdullah bin Ali El Ramadan’ın imzasını taşıyan 17 Nisan 2012 tarihli belgede idam cezası almış 1239 mahkûmun Suriye’ye cihada gönderilme planından bahsediliyor. Doğru olup olmadığı teyit edilemeyen belgeye göre, askeri eğitim alıp Suriye’ye gitmeyi kabul ederlerse mahkûmlar affedilecek ve ailelerine aylık maaş bağlanacak. Ancak cihada katılacak mahkûmların aileleri Suudi Arabistan’dan ayrılamayacak.
Uyuşturucu ticareti, cinayet, tecavüz suçlarından hüküm giymiş bu kişilerin 110’u Yemenli, 21’i Filistinli, 212’si Suudi, 96’sı Sudanlı, 254’ü Suriyeli, 82’si Ürdünlü, 68’i Somalili, 32’si Afgan, 94’ü Mısırlı, 203’ü Pakistanlı, 23’ü Iraklı ve 44’ü Kuveytli.
Iraklı vekil: Rusya tehdit etti
IANA’YA konuşan Iraklı eski bir milletvekili belgenin gerçek olduğunu savunurken 23 Iraklı mahkûmun Suriye’ye gönderildikten sonra Irak’a döndüğünü ve şimdi Suudi Arabistan’da kalmaya mecbur edilen ailelerini kurtarmaya çalıştığını söyledi. Suriye’ye gönderilen Yemenlilerin de kendi ülkelerine dönüp hükümetten ailelerin kurtarılması için yardım istediğini anlatan eski vekil, Rusya’nın Suudi yönetimini bu konuyu BM’ye taşımakla tehdit ettiğini, Riyad’ın da gizli programın açığa çıkmaması karşılığında siyasi çözüm sürecine destek vaat ettiğini belirtti.(Radikal İstanbul) 23-1-2013
Suudi Arabistan, Sri Lankalı kadın hizmetçiyi idam etti. Hizmetçi, bakımını yaptığı çocuğun ölümünden sorumlu tutuluyordu. Suçun işlendiği tarihte hizmetçi 17 yaşındaydı. Değişik insan hakları örgütlerinin, “Hizmetçimin kellesi vurulmasın” isteklerine; Suudili yetkililer, “Çocuğun ailesi idam istiyor” diyerek, ret ettiler. 9-1-2013
Batılı, gelişmiş ülkelerde mahkûmlar eğitilir, meslek sahibi kılınır, çalışıp üretmede kullanılır.
Geri ve ilkel toplumlarda mahkûmlar öldürülür, işkence edilir, ölüme gönderilir ve aileleri rehin alınır.
İnsanlar toplu halde yaşamak zorundadırlar. Toplu halde yaşamanın kuralları olur:
1-Örf ve Gelenek kuralları olur; bunlar basit sözlü kutsal kurallardır.
2-Ayrıntılı yasalar olur.
Müslüman toplumlar ayrıntılı insani yasalardan 1500 yıl uzakta bulunurlar.
İnsani yasalarla yönetilen ülkelerde idam cezası yok mu?
İdam cezasını destekleyenler:
_Kişiyi suç işlemeden caydırdığını ve cinayet gibi bazı suçlarda hak edilen cezanın verildiğini iddia ediyorlar.
 İdam cezası karşıtları:
_Ömür boyu hapis cezası ile caydırıcılık konusunda hiçbir farkı olmadığını, insan haklarını çiğnediğini, yanlış infazlara yol açtığını, azınlıkta olanlara ve fakirlere ayrımcılık yaptığını iddia ediyorlar.
En çok idam cezası verilen ve uygulanan ülkeler ve 2011 yılı rakamları:
Çin Halk Cumhuriyeti 4000;
İran                                360;
Suudi Arabistan              82;
Irak                                 68;
ABD                               43;
Yemen                            41 suçlu idam edildi.
Güçsüz adalet geçersiz, denetimsiz (Adaletsiz) güç öldürücü-yakıcı-yıkıcıdır.
Suç ile ceza arasındaki orantı adaleti temin eder.
1-Basit kurallar ve basit ölçülerle adalet temin edilir.
2-Evrensel yasalar, evrensel ölçüler, evrensel mantık ve yöntem, bilge yargıçlarla matematik esaslı adalet temin edilir.
Matematikteki eşitlik (=) adalet (Denge) demektir.
Mantık ve matematik eğitimi görmüş yargıçların basireti ve ileri görüşlülükleri, yazılı olmayan pek çok konuda ölçülü karar verilmesini sağlar. 
Evrensel yasalar, evrensel ölçüleri, evrensel mantık ve yöntemi, evrensel kurumları, evrensel değerleri yaratır.
A-Doğa, yasaları ile hesaplar, denetler, ayrıcalıksız mutlak denge (Doğal adalet) sağlar.
B-İnsanlar:
_Doğa kadar doğru yasalar yapamazlar.
_Eksik ya da kusurlu denetlemeler olur.
_Yaptıkları yasaların çoğunluğu basit ölçü esaslıdır. Hatta bazı hukukçular, matematiği bilmez ve ihtiyaç duymazlar.
_Bütün ilkel toplumlarda adaleti temin etmeye çalışanlar, kişisel çıkarları (Aldıkları bahşiş) ile orantılı adalet temin ederler. Böylesi toplumlarda denetleme kurumları olmaz.
_Ayrıntılı insani yasaların bir kısmı basit ölçü esaslı hazırlanır.    
_İnsanlar, insani ayrıcalıkları kabul ederler.
Bunlardan ötürü, kör-topal denge temin ederler.
Toplumlara:
İnsani yasalar egemen olmadan;
Güçlü kurumlar oluşmadan;
Bilge yöneticiler ve yargıçlar göreve gelmeden suç ile ceza arasında denge oluşamaz, adalet yerlerde sürünür.
Bunların oluşması için yeterli bilgi, beceri, araç-gereç ile çalışıp üretme zorunludur. Nesnenin insandan kıymetli olduğu toplumlarda insani adalet oluşamaz.
İnsanların belleklerinde:
Suçun ve günahın ferdiliği;
Yasaların üstünlüğü;
Yargıç kararı olmadan kimsenin suçlu olmayacağı;
Yaşamın kutsallığı yerleşmeden ilkel adalete ihtiyaç oluşur, kol, bacak, el… Kesmek adaletin temeli kabul edilir. 
Katı doktrin taraftarları ve lidere tapınanlar evrensel insani adalete ihtiyaç duymaz. Annesini inkâr eden bir doktrin taraftarı diğer insanlara ne kadar yararlı olabilir, basıl adaletli davranabilir?
 
İran’da binlerce kişinin toplandığı Şiraz kenti meydanında, bir kişinin 3 parmağı kesildi. 26-1-2013
Müslüman toplumlarda:
Evrensel insani değerlere ihtiyaç var mıdır?
İnsan mı, yaşam için zorunlu nesneler mi daha değerlidir?
Neden işkence, uzuv kesmek yaygındır?
Siz insani sorunları ara sıra ayrıntılı düşünür müsünüz?
25-1-2013
degirmencinurettin@gmail.com
Nurettin Değirmenci
  Elk. Yük. Müh.

Yorumlar kapatıldı.