Apsostolik Kiliseye bağlı Ermenilerin Dzununt’unu (Noel’ini), diğer kiliseler bağlı kardeşlerimizin Epifania yortusunu kutluyorum.
Sanırım daha önce de yazmıştım, gerçekten de biz her yıl üç defa Noel kutlayan tek milletiz.
1.- Apostolik Kilisemizi 3. yüzyıldan beri Noel’i (Dzununt’u) 6 Ocak’ta kutluyor. 6 Ocak İsa Mesih’in hem doğum hem de vaftiz günü olarak kutlanıyor. Ermeni Protestanların da Noeli 6 Ocakta kutladığı belirtiliyor.
2.- Ermeni Katolikler, 24/25 Aralık’ta kutluyorlar. Bu gruba batı ülkelerinde yaşayan Apostolik kilise mensupları da katılıyor. Avrupa ve ABD’de yaşayan Ermenilerin büyük bölümü hediye verme ve kutlamaları, 24/25 günü yapıyor. Dini törenlere ise 6 Ocakta katılıyorlar. Yani iki Noel kutlaması yapıyorlar. Noel’i 24-25 Aralık günü kutlayan kiliseler ise 6 Ocakta İsa Mesih’in vaftizini (Gnunk) Epifania yortusunu kutluyorlar.
3.- Az bilinen üçüncü Noel (Dzununt) ise Kudüs Patriklik ve kilisemizin 19 Ocak’ta kutladığı Dzununt (Noel). Basitçe açıklarsak bu 13 günlük fark Julien ve Gregorien takvimleri arasındaki farktan kaynaklanıyor. Yani Kudüs kilisemiz günümüze kadar diğer bütün Ermeni kiliselerin kabul ettiği takvimi kabul etmedi. Patriklik özerk bir yapı olduğundan, patriklik kararını değiştirmedikçe de böyle kalacak.
Kısa açıklamalar:
Rivayete göre MS 3. yüzyıldan MS 4. Yüzyıla kadar 6 Ocak’ta İsa Mesih’in hem doğumu hem vaftizi -bizde hala olduğu gibi- birlikte kutlanıyordu. Neden bu tarihin seçildiğini tam olarak bilmiyoruz. Daha doğrusu ben bilmiyorum. 25 Aralık birçok pagan toplulukta kış dönümünü bayramlarla kutluyorlardı. 17 Aralık’taki Roma şenliği Saturnalialar 24 Aralık’ta sone eriyordu. 25 Aralık Işık tanrısı Mitra onuruna düzenlenen bir tören olan güneşin doğuş ( Natalis Solis Invicti) kutlanıyordu. Roma Hıristiyan olduktan sonra, hem Hıristiyanlaşan ancak bu 25 Aralık kutlamalarını yapmakta ısrar eden grupları hem de bu bayramdan vazgeçmek istemediklerinden Hıristiyan olmak istemeyen kavimleri kazanmak için 354 yılında Papanın kararıyla 24/25 Aralık gününü Noel ilan etmiştir. Bu karara Ermeni Apostolik kilisesi, Rus Ortodoks kilisesi, Kipti kilisesi vb kiliseler bu güne kadar uymadı.
Takvim konusu, bu güne kadar dünyada kullanılan takvimler (güneş gününü esas alan, ayı esas alan, her ikisini birden dikkate alan) çok çeşitli takvimler var. Gün ve günün başlangıcı bile farklı. Aylar, haftalar ise cidden çok ilginç ve araştırılmaya değer bir konu.
“M.Ö. 153 yılından beri, yıl 1 Ocak’ta başlıyordu. Yıl 355 gündü ve 12 aya bölünmüştü. İki yılda bir,rahipler kurulu, yüksek papazlar,Ay yılıyla Güneş yılını uyuşturmak için artı bir ay ekleniyordu.” Julian takvimi, güneş günü esaslı Roma Cumhuriyet takviminden Julius Caesar’in emriyle M.Ö. 46 yılında uyarlanan ve düzeltilen takvimdir. Julian takviminde yıl 365,25 gündü. Hâlbuki gerçekte güneş yılı 365,242199 gündür. Yılda 11 dakika 14 saniyelik fark, 1600 yıllık surede bu fark 10 gün olmuştu. Bu hata da 1572 yılında Papa XIII.Gregorius’un emriyle astronom Clavius tarafından düzeltildi ve gün uzunluğu 365,2422 gün olarak kabul edildi. Roma Katolik Kilisesinin büyük bölümü bu sistemi 1587 yılında kabul etti. Protestan kiliseleri takvimi 18. yüzyılda kabul ettiler. İngiltere bile 1750 yılında bu takvimi kabul etti. Bu gün hala bu takvimi kabul etmeyen Müslüman pek çok ülke vardır. Yahudilerin ve Hinduların dini takvimleri de dini amaçlı da olsa kullanılmaktadır.
Sovyet Ermenistan ve Katolikosluk Türkiye gibi 1920’li yıllarda Gregorien takvimini kabul etmişledir. Ancak daha önce de belirttiğimiz gibi Kudüs patrikliğimiz hala bu takvimi kabul etmemektedir.
Günümüzde Julian takvimi ile Gregorien takvimi arasındaki fark 13 gün olarak hesaplanmaktadır.435 yılda 3,3365 günlük bir sapma olur. Bu duruma göre Gregorien takvime 13 eklersek Julian takvimindeki günü buluruz.
İste bu takvim fark yüzünden Kudüs Patrikliğimiz Hem Noel’i hem de Paskalyayı bizden 13 gün sonra kutlamaktadır.
Kaynak:
-AnaBritanica Ansiklopedi.
-Takvim Zamanın Efendisi midir? Jacqueline De Bourgoing- YKB Yayınları 2006
Sevgiler,
Murat Bebiroglu
Yorumlar kapatıldı.