İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

2012 Türkiye İlerleme Raporun’da Azınlıklar

Değerli okurlar, 2012 Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanıp Avrupa Parlamentosu’na ve Konsey’e sunulan Türkiye İlerleme Raporu yayımlandı. Bazı yetkililer çöpe attılarsa da raporda çok önemli ve doğru tespitler var. Rapor ekleriyle birlikte toplam 125 sayfa. Bu raporda doğrudan doğruya azınlıkları ilgilendiren bölümlerle, dolaylı olarak azınlıkları ilgilendiren, İnsan Hakları Kurulu, Kamu Denetçileri Kurumu ve Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu ile ilgili bölümleri ayırıp bilginize sunmak istedim. Böylece rapor 8 sayfaya düştü. Umarım yararlı olur.

Murat Bebiroğlu
Ekim 2012
Türkiye Cumhuriyeti Avrupa Birliği Bakanlığı
Raporun Türkçesi:
2. SİYASİ KRİTERLER VE GÜÇLENDİRİLMİŞ SİYASİ DİYALOG
2.1. Demokrasi ve Hukukun Üstünlüğü
Parlamento
Özellikle ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine ilişkin kanun, denetimli serbestlik ve devlet memurlarına toplu sözleşme hakkı verilmesine ilişkin kanunlar, Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu ve Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanunu olmak üzere birçok önemli mevzuat kabul edilmiştir. Bununla birlikte, bu kanunlardan hiç biri müktesebatla veya Avrupa standartlarıyla gerekli uyumu tamamen sağlamamıştır. Avrupa Birliği Uyum Komisyonu sınırlı bir yetkiye ve mevzuat inceleme yeteneğine sahip tali bir komisyon olarak kalmıştır.
Sayfa 10
Kamu Yönetimi
Avrupa Ombudsmanı ve diğer Ombudsmanlarla yapılan istişarelerden sonra, Kamu
Denetçiliği Kurumu Kanunu 14 Haziran 2012 tarihinde kabul edilmiştir. Bu Kanun, Kurumun TBMM’ye karşı sorumluluğunu ve kimsenin bu Kuruma talimat verememesini temin etmektedir. Kamu Denetçiliği Kurumunda Kamu Baş Denetçisi, azami beş Kamu Denetçisi, genel sekreter ve personel yer almaktadır ve Kurumun ayrı bir bütçesi vardır. Ülkenin her yerinde yerel ofisler kurulabilmektedir. Kamu Baş Denetçisi TBMM tarafından en çok dört tur oylama neticesinde seçilir; dördüncü turda en fazla oy alan aday seçilir. Bu hükmün uygulanması ve özellikle ilk Kamu Baş Denetçisi seçimi Kurumun güvenilirliği açısından büyük önem taşımaktadır. Kamu Denetçiliği Kurumu, hukukun üstünlüğü ve insan hakları konularına yönelik olarak idarenin işleyişine ilişkin şikâyetleri incelemekte ve önerilerde bulunmaktadır.
Sayfa 12
2.2. İnsan Hakları ve Azınlıkların Korunması (Bkz. 23. Fasıl: Yargı ve Temel Haklar)
Uluslararası insan hakları hukukuna riayet
İnsan haklarına ilişkin uluslararası belgeler konusunda, Türkiye, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesini 14 Mart 2012 tarihinde onaylamıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine (AİHS) ekli üç Protokol henüz onaylanmamıştır. (4,7 ve12 Protokoller)
Sayfa 21
İnsan haklarını geliştirme ve uygulama konusunda, kamu görevlileri, hâkimler, savcılar ve polis memurlarının eğitimine devam edilmiştir. Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Dairesi Başkanlığı, AİHM’nin ilgili kararlarının çevirilerinin bulunduğu bir internet sitesi oluşturmuştur.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunun yetkilerinde yapılan değişiklik
Çerçevesinde, söz konusu Komisyon, Ulusal İnsan Hakları Kurumu Kanun Tasarısı gibi Meclise sevk edilen bazı kanun tasarıları ve kanun tekliflerini esas komisyon sıfatıyla ele alabilecektir. Bu yetki değişikliğinin ardından, 23 yasa tasarısı/teklifi bu Komisyona iletilmiştir.
Sayfa 21-22
Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu çıkarılmıştır (Bkz. Kamu Yönetimi). BM İşkenceyle Mücadele Sözleşmesi İhtiyari Protokolü ile uyumlu bağımsız izleme birimleri henüz kurulmamıştır. Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulunun kurulmasına ilişkin mevzuat kabul edilmemiştir.
TBMM, Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanununu Haziran ayında kabul etmiştir. Söz konusu Kanun özellikle kurumun bağımsızlığı bakımından BM Paris İlkeleri ile tam uyumlu değildir. Ayrıca, kanun metnine ilişkin olarak paydaşların görüşleri alınmamış, ulusal ve uluslar arası uzmanların endişe ve önerileri kanun metnine yeterince yansıtılmamıştır.
Sayfa 22
Medeni ve siyasi haklar
İfade özgürlüğü konusunda, bazı gazeteciler aşırı uzun süren tutuklu yargılanmanın
ardından serbest bırakılmıştır. Üçüncü Yargı Reformu Paketi, yazılı eserlere yayımlamadan önce el konulmasını yasaklamaktadır. Cezai soruşturmalar konusunda medyaya yönelik kısıtlamalar azaltılmıştır. Ermeni meselesi veya ordunun rolü gibi hassas addedilen birçok konu açıkça tartışılmaya ve muhalif görüşler düzenli olarak açıklanmaya devam etmektedir. Ancak, yapılan reformlar ifade özgürlüğü alanında belirgin bir ilerleme sağlanması açısından yeterli olmamıştır.
Sayfa 25
Toplanma özgürlüğü konusunda, 1 Mayıs gösterileri ülke genelinde barışçıl bir ortam içinde gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, sivil toplum grupları ve entelektüeller tarafından 1915 olaylarını anmak için düzenlenen ve aralarında “Sözde Ermeni Soykırımını Anma Günü” de bulunan birçok etkinlik gerçekleştirilmiştir.
Ancak, genel olarak, gösteri ve toplantı düzenlenmesine ilişkin anayasal hakkın
uygulanmasında eksiklik bulunmaktadır. Gösteriler için önceden bildirim gerekliliklerinin katı olması ve gösterilerin zaman zaman uygun olmayan yer ve tarihlerde yapılmasına izin verilmesi gibi toplanma özgürlüğü konusunda aşırı idari kısıtlamalar devam etmektedir.
Sayfa 27
Düşünce, vicdan ve din özgürlüğü konusunda, ibadet özgürlüğüne genelde saygı
gösterilmeye devam edilmiştir. Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos, Ağustos ayında,
yaklaşık 90 yıl sonra, üçüncü defa Trabzon ilindeki Sümela Manastırında ayin (Theotokos’un Ölümü Kutsal Ayini) gerçekleştirmiştir. Eylül ayında Van Gölü Akdamar adasındaki Ermeni Surp Haç Kilisesinde 1915 yılından bu yana üçüncü dini ayin düzenlenmiştir. Ermeni kimliğini gizleyen birçok kişi kendi adlarını kullanmaya ve dini kimliklerini kullanmaya başlamıştır. Bazı kilise liderine polis koruması sağlanmıştır ve bazı kiliselere ayin sırasında polis koruması sağlanmaktadır. Türk makamlarına göre Patrik, “Ekümenik” unvanını kullanma konusunda serbesttir. Bununla birlikte Patrikhane, bu kullanıma yönelik olarak resmi makamlardan bir işaret almamıştır ve Türkçe antet olarak hâlâ “Fener Rum Patrikhanesi” ibaresi kullanılmaktadır.
Sayfa 28
Bununla birlikte, ilk ve orta öğretimde zorunlu olmaya devam eden din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri konusunda AİHM’nin Zengin v. Türkiye davasında verdiği karar henüz uygulanmamıştır. Derslere katılmayan öğrenciler, bazı durumlarda, ayrımcılığa uğramışlardır. Din derslerinden muaf tutulan öğrencilere alternatif sunulmamaktadır.
Sayfa 29
Gayrimüslim cemaatler -dini grupların örgütlü yapıları- tüzel kişiliklerinin bulunmaması nedeniyle hâlâ sorunlarla karşılaşmaktadır ve bu durumun, cemaatlerin mülkiyet hakları, yargı yoluna başvurma, yabancı din adamlarının oturma ve çalışma izni alabilmeleri ve yardım toplama imkânları bakımından olumsuz etkileri bulunmaktadır. Avrupa Konseyi 2010 Venedik Komisyonunun konuya ilişkin tavsiyeleri henüz uygulanmamıştır.
Sayfa 29
Din adamlarının eğitimine ilişkin kısıtlamalar sürmektedir. Türk mevzuatında ve eğitim sisteminde, herhangi bir cemaat için özel dini yükseköğretim imkânı sunulmamaktadır. Tüm çağrılarına rağmen, Heybeliada Ruhban Okulu hâlâ kapalıdır. Ermeni Patrikhanesinin, üniversitede Ermeni diline ve din adamlarına yönelik bir bölüm açılması önerisi beş yıldır sonuçlanmamıştır. Süryani Ortodoks cemaati, resmi olarak kurulmuş okullarda değil sadece kayıt dışı olarak eğitim vermektedirler.
Sayfa 29
Din adamı seçimlerine katılım konusunda, Avrupa standartlarına aykırı olarak, örgütlü dini cemaatlerin faaliyetlerine katılım konusunda din özgürlüğünü kullanabilme imkânları açısından örgütlü dini cemaatlerin faaliyetlerine katılma konusunda Türk vatandaşları ile yabancılar eşit muameleye tabi tutulmamaktadırlar.
Sayfa 29
Nüfus cüzdanı gibi şahsi belgelerde, bazı ayrımcı uygulamalara ya da İslam dininden başka bir dine geçerek nüfus cüzdanlarını değiştirmek isteyen kişilere yerel görevlilerin baskıda bulunmasına yol açan, dinle ilgili bilgiler yer almaktadır. Kimlik kartlarında din hanesinin bulunmasının, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini ihlal ettiğine dair AİHM’nin 2010 tarihli kararı hâlâ uygulanmamıştır.
Sayfa 29
Gayrimüslim cemaatler, ibadethane açmada veya mevcut ibadet yerlerini kullanmaya devam etmede ayrımcılık, idari belirsizlik ve birçok engelle karşılaştıklarını sıklıkla bildirmişlerdir.  İmar mevzuatının yerel otoriterler tarafından uygulanması tutarsızdır ve bu durum, ibadethaneler için inşa ve renovasyon izni alınması için yapılan başvuruların keyfi olarak reddedilmesine neden olmaktadır. Kasım ayında Vakıflar Genel Müdürlüğü, İznik Aya Sofya Müzesini cami olduğunu beyan etmiştir.
Sayfa 30
Özellikle Güneydoğu illerinde, yabancı din adamlarına verilen izinlerin yenilenmesi yeterli bir açıklama yapılmaksızın ve tutarsız bir şekilde reddedilmiştir. Çalışma ve/veya oturma izinlerinin yenilenmesinin reddedilmesine ilişkin net kriterlerin getirilmesi gerekmektedir.
Sayfa 30
Camilerin bu tür masrafları devlet tarafından karşılandığı halde, Aleviler ve gayrimüslim cemaatler, elektrik ve su faturalarını ödemek zorundadır.
Sayfa 30
Gayrimüslim cemaatler bazı nefret suçu vakaları bildirmişlerdir. Televizyon dizileri ve
filmlerde dâhil, medyada yer alan anti-semitizm ve nefret söylemi cezalandırılmamıştır.
Azınlıklara karşı bir hoşgörüsüzlük kültürü mevcuttur. Nisan 2007’de Malatya’da üç
Protestan’ın öldürülmesi ile ilgili dava devam etmiştir; Ergenekon örgütü ile bağlantı iddiaları 2011’deki tutuklamaların ardından mahkeme tarafından yeniden incelenmektedir. Katolik rahip Peder Santoro’nun 2006 yılında Trabzon’da öldürülmesi ile ilgili kesin bir sonuca varılamamıştır. Piskopos Padovese’nin 2010 yılında İskenderun’da öldürülmesi ile ilgili dava hâlâ devam etmektedir.
Misyonerler, toplumun geniş bir kesimi tarafından, ülkenin bütünlüğüne ve İslam dinine yönelik bir tehdit olarak algılanmaktadır. Hıristiyan kiliseleri ve misyonerlere karşı ayrımcı bir dilin kullanıldığı ve Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Kürt kökenli vatandaşlara odaklanan misyonerlik faaliyetlerine ilişkin olarak MIT (Milli İstihbarat Teşkilatı) tarafından hazırlanan gizli rapor, Kasım ayında medyada yer almıştır.  Ayrıca, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın beş yıllık strateji planı, ülke içi ve dışındaki misyonerlik faaliyetlerini izlemeyi ve değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
Sayfa 30
Gayrimüslim Türk vatandaşların sorunlarına gereken titizliğin gösterilmesi yönünde ilgili tüm makamlara talimat veren Mayıs 2010 tarihli Başbakanlık Genelgesi her zaman tutarlı bir şekilde uygulanmamıştır.
Sayfa 30
Sonuç olarak, düşünce, vicdan ve din özgürlüğü konusunda sınırlı ilerleme kaydedilmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadının uygulanması bakımından vicdani ret konusunda bazı ilerlemeler kaydedilmiştir. Gayrimüslim cemaatlerle diyalog devam etmiştir. Bununla birlikte, azınlık dinlerine inananlar ya da herhangi bir inancı olmayanlar, ayrımcılıkla karşılaşmaya devam etmiş ve aşırı uçlardaki kişilerin tehditlerine maruz kalmışlardır. Tüm gayrimüslim cemaatlerin ve Alevilerin, yersiz kısıtlamalar olmaksızın faaliyet gösterebilmelerine yönelik olarak AİHS ile uyumlu bir hukuki çerçeve henüz oluşturulmamıştır.
Sayfa 31
Ekonomik ve Sosyal Haklar (Bkz. Fasıl 19 – Sosyal politika ve istihdam)
Kapsamlı bir ayrımcılıkla mücadele mevzuatı bakımından, Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulunun kurulmasına ilişkin mevzuat da dâhil olmak üzere, hala eksikler bulunmamaktadır. Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulunun kurulmasına ilişkin kanun tasarısı Meclise sunulmuştur. İlgili Meclis Komisyonu, cinsel kimlik veya cinsel eğilime dayalı ayrımcılıkla ilgili atıfları çıkartmak amacıyla tasarıyı değiştirmiştir. Mevcut yasal çerçeve AB müktesebatı ile uyumlu değildir. Etnik, dini, cinsel ve diğer kimlikler temelinde kişilere karşı ayrımcılık mevcuttur.
Sayfa 35
Mülkiyet hakları ile ilgili olarak, Vakıflar Kanununun Geçici 11. maddesinin uygulanmasına ilişkin yönetmelik Ekim 2011’de yayımlanmıştır. (5737 sayılı ve 2008 tarihli Vakıflar Kanunu, 27 Ağustos 2011 tarihinde 5737 Sayılı Vakıflar Kanununun
Geçici 11 inci Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik ile değiştirilmiştir. Yönetmelik, Resmi Gazetede 1Ekim 2011 tarihinde yayımlanmıştır). Bu yönetmelik ile taşınmazların tescil edilmesi için başvuru koşulları ve tazminat ödenmesine ilişkin koşullar belirlenmektedir. Taşınmazların, tüm hak ve yükümlülükleri ile birlikte, cemaat vakıfları adına tescilinin yapılmasına ilişkin başvuruların son günü olarak 27 Ağustos 2012 tarihi belirlenmiştir. Resmi bilgilere göre, son başvuru tarihine kadar 108 cemaat vakfı, 1568 adet taşınmazın iadesi için başvuruda bulunmuştur. 18 Eylül 2012 itibariyle, Vakıflar Meclisi, 58 taşınmazın iadesini ve 8 taşınmaz için tazminat ödenmesini onaylamış; 53 başvurunun uygun olmadığına karar vermiştir; kalan 1449 başvurunun incelenmesi devam etmektedir.
Sayfa 36
İzmir Musevi Cemaati ile İstanbul’da bulunan Rum Kız İlköğretim Okulu ve Ermeni
Tıbrevank Lisesi, alınan idari kararlar sonucu vakıf statüsü elde etmiştir.
Sayfa 36
Bununla birlikte, Süryani cemaati, özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesinde, mülkiyet ve tapu işlemleri konusunda güçlüklerle karşılaşmaya devam etmiştir. Kişileri ve dini kurumları ilgilendiren bir dizi dava sürmüştür. Mor Gabriel Süryani Ortodoks Manastırının arazi mülkiyeti konusundaki davalar devam etmiştir. Yargıtay, oldukça eleştiri alan kararında,  ilk derece mahkemesinin Manastır lehine verdiği kararı bozmuştur. Manastıra karşı açılan ve Yargıtay’da karara bağlanan orman arazisi ile ilgili dava, kabul edilebilirliği konusunda bir karar verilmesi için AİHM’de beklemektedir. Bu davalar, kamu kurumları tarafından yargı önüne getirilmiştir.
Sayfa 37
Önceden büyük bir bölümüne Devlet tarafından el konulmuş olan, Latin Katolik Kilisesine ait taşınmazlara ilişkin durumda bir değişiklik olmamıştır. Diğer gayrimüslim cemaatler gibi Katolik Kilisesinin de tüzel kişiliği bulunmamaktadır.
Avrupa Konseyi Venedik Komisyonunun mülkiyet haklarının korunması hakkında Mart 2010’da verdiği tavsiyelerin uygulanmasına yönelik olarak ilerleme kaydedilmemiştir.
Sayfa 37
Avrupa Konseyi’nin Gökçeada ve Bozcaada ile ilgili olarak aldığı 1625 (2008) sayılı Karar hala uygulanmamıştır.
Sayfa 37
Azınlıklara saygı, azınlıkların korunması ve kültürel haklar Hükümet ve azınlık temsilcileri arasındaki diyalog devam etmiştir. Türkiye tarafından tanınan azınlıkların dışındaki grupların temsilcileri, yeni Anayasa konusundaki görüşlerini bildirmek üzere ilk defa Meclis’e davet edilmiştir.
Sayfa 37
Milli Eğitim Bakanlığı, Ermeni, Rum ve Musevi azınlıkların Türk vatandaşı olmayan çocuklarının, azınlık okullarında eğitim almalarına izin veren yeni bir yönetmelik kabul etmiştir. Ancak, Türk vatandaşı olmayan çocuklar resmi mezuniyet belgesi alamamaktadır.
Sayfa 37
Gayrimüslim cemaatler tarafından yayımlanan gazetelerin resmi ilan yayımlamasına izin veren mevzuat değişikliği 28 Şubat’ta Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Azınlık gazetelerinin, resmi ilan yayımlayabilmesi için yazılı talepte bulunmaları gerekmektedir.
Sayfa 38
Ancak, Türkiye’nin azınlıklara yönelik yaklaşımı kısıtlayıcı olmaya devam etmiştir. Türkiye, azınlık hakları ile ilgili olarak BM Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesine ve eğitim hakkı ile ilgili olarak da BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesine koyduğu çekinceleri sürdürmektedir ve bu durum endişe kaynağı olmaya devam etmektedir. Türkiye, Avrupa Konseyi Ulusal Azınlıkların Korunması için Çerçeve Sözleşmesini ve Avrupa Bölgesel ve Azınlık Dilleri Şartını imzalamamıştır.
Sayfa 38
Irkçılık, yabancı düşmanlığı, anti-semitizm ve hoşgörüsüzlük ile mücadele etmek üzere herhangi bir mekanizma veya belirli bir yapı oluşturulmamıştır. Ayrımcılık konularına ilişkin yasal bir çerçeve veya mevzuat bulunmamakta; anayasadaki ayrımcılık yasağı ilkesine ilişkin atıflar çoğu kez mahkemeler tarafından kısıtlayıcı bir şekilde yorumlanmaktadır. Medya tarafından yapılan da dâhil olmak üzere, nefretin tahrik edilmesi etkin bir şekilde kovuşturulmamaktadır: Türkiye, Avrupa Konseyinin tavsiyesine uygun olarak, nefret söylemi ve nefret suçlarına ilişkin mevzuatın düzenlenmesi yönünde ilerleme kaydetmemiştir.
Sayfa 38
Rum azınlığın durumu değişmemiştir. Rum azınlık, eğitime erişim ile Gökçeada ve
Bozcaada’daki sorunlar dâhil olmak üzere, mülkiyet hakkı ile ilgili sorunlarla karşılaşmaya devam etmektedir. Gökçeada’daki okulun yeniden açılmasına yönelik karar hâlâ sonuçlanmamıştır.
Sayfa 38
Ermeni gazeteci Hrant Dink’in   öldürülmesiyle ilgili beş yıldır süren dava, 17 Ocak 2012 tarihinde sonuçlanmıştır. Bir kişi “öldürmeye tahrik” suçundan mahkûm edilmiştir, ancak davalıların tümü bir terör örgütüyle bağlantılı olma suçlamalarından beraat etmişlerdir; Hrant Dink’in ailesi Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu (DDK) tarafından yürütülen bir incelemeye göre cinayetle bağlantılı olduğu düşünülen bazı polis ve Jandarma görevlileri hakkında yeni bir soruşturma açılması talebinde bulunmuştur. Türkiye’de insan hakları ihlallerinin cezasız kalmasıyla mücadele edilmesi ve konuyla ilgili tüm sorumluların adalet önünde hesap verebilirliğinin sağlanması için 14 Eylül 2010 tarihli AİHM kararının tam anlamıyla uygulanması elzemdir.
Sayfa 38
Hocalı katliamının (Azerbaycan) yirminci yıldönümü vesilesiyle 26 Şubat’ta İstanbul Taksim meydanında gerçekleştirilen anma törenleri, ırkçı ve Ermeni karşıtı sloganlarla gölgelenmiş ve Agos önünde yürüyüş yapma teşebbüsüne dönüşmüştür.
Sayfa 38
Misyonerlik karşıtı veya azınlıklara karşı söylemler, zorunlu okul kitaplarının bazılarında halen yer almaktadır.
Sayfa 38
Malatya’daki Ermeni mezarlığında bulunan birçok önemli yapı, Malatya belediyesi tarafından 2 Şubat’ta yıkılmıştır.
Sayfa 39
Sonuç olarak, hükümet ve azınlıklar arasındaki diyalog devam etmiştir. Azınlık temsilcileri, Meclis Anayasa Uzlaşma Komisyonuna yeni Anayasa hakkındaki görüşlerini sunmuşlardır. Bununla birlikte, Türkiye’nin azınlıklara yönelik yaklaşımı kısıtlayıcı olmaya devam etmiştir. Avrupa standartlarına uygun şekilde, dil, kültür ve temel haklara saygı gösterilmesi ve bunların korunması tam olarak sağlanamamıştır. Azınlıklara yönelik hoşgörü ve güvenliğin güçlendirilmesi ve kapsayıcılığın teşvik edilmesi için kapsamlı bir yaklaşım ve daha fazla çaba sarf edilmesi gerekmektedir. Yürürlükteki mevzuatın revize edilmesi, ayrımcılıkla mücadele etmek için kapsamlı bir mevzuatın oluşturulması ve ırkçılık, yabancı düşmanlığı, anti-semitizm ve hoşgörüsüzlük ile mücadele edecek koruma mekanizmalarının veya özgün
yapıların oluşturulması gerekmektedir. İlgili sözleşmeler uygulanmalıdır.
Sayfa 39
Türkiye’de ilk Süryanice aylık gazete Mart ayında yayımlanmıştır.
Sayfa 39
Kars’ta Türk-Ermeni uzlaşmasına ithafen yapılmış insanlık heykelinin yıkılması hakkındaki idari dava sonuçlanmıştır. AİHM,  Şubat ayında davanın kabul edilebilir olduğunu açıklamıştır.
Sayfa 39
Ayrımcılıkla mücadele konusunda ilerleme kaydedilmemiştir. Kanun tasarısı, AB
müktesebatında kapsanan ayrımcılığın bütün türlerini ele almamaktadır.
Sayfa 84
Türkiye, azınlıklara saygı, azınlıkların korunması ve kültürel haklar konusunda, özellikle gayrimüslim azınlıklara ait taşınmazların iadesine ilişkin olarak, azınlıkların hakları hususunda bazı ilerlemeler kaydetmiştir. Lozan Antlaşmasıyla tanınan azınlıklarla sınırlı olmaksızın diğer azınlık temsilcileri, yeni Anayasa’ya ilişkin görüşlerini sunmak üzere ilk defa meclise davet edilmiş olmalarına rağmen Türkiye’nin azınlık haklarına yönelik yaklaşımı kısıtlayıcı olmaya devam etmiştir. Dile, kültüre ve temel haklara tam olarak saygı gösterilmesi ve bunların korunması henüz Avrupa standartlarına uygun değildir. Azınlıklara yönelik hoşgörünün artması ve kapsayıcılığın teşvik edilmesi için Türkiye’nin daha fazla çaba sarf etmesi gerekmektedir. Kültürel haklara ilişkin olarak, Türkçe dışındaki dillerin, siyasi hayatta,
kamu hizmetlerine erişimde ve cezaevlerinde kullanılması konusunda kısıtlamalar devam etmektedir. Türkçe dışındaki dillerin kullanılmasına ilişkin hukuki çerçeve kısıtlayıcı yorumlara açıktır ve bu çerçevede yer alan bir takım esneklikler, tutarsız bir biçimde uygulanmaktadır. Roman vatandaşların durumunu ele alan kapsamlı bir politikaya ihtiyaç vardır. Yürürlükteki mevzuatın kapsamlı bir şekilde revize edilmesi ve ırkçılık, yabancı düşmanlığı, anti-Semitizm ve hoşgörüsüzlük ile mücadele edecek koruyucu mekanizmaların veya spesifik kurumların oluşturulması gerekmektedir. Nefret söylemleri ve nefret suçlarıyla mücadeleye ilişkin spesifik bir mevzuata ihtiyaç vardır.
Sayfa 94

Yorumlar kapatıldı.