“Ben Digranagert’de iken” adlı yazı dizisinin sonuna gelme cesaretini nihayet gösterebildim.Efendim konu şu. Diyarbakır Kitap Fuarında “Birzamanlar Yayıncılık” standında Gomidas Vartabet’i konu alan “Deliliğin Arkeolojisi” adlı kitabı gördüm. Bir heyecan, hemen satın alıp o gece otelde okumaya başladım. Çoktandır Gomidas Vartabet hakkında dört başı mamur bir çalışmayı özlem duymaktaydım.
İlk önce bu eseri dilimize kazandıran yayıncılık şirketini kutlarım. Allaha şükür onların sayesinde Gomidas
Vartabet hakkında Türk dilinde bir müracaat kaynağına sahip olduk. Gerçi, konuyu daha derinlemesine
bilenlerin anlattıklarına göre bu çalışmaya da biraz şüpheyle yaklaşmak gerekirmiş. Zira yazar, edindiği
kimi bulguları diğer bir kaynaktan doğrulamadan doğrudan aktarmak gibi bir acelecilik göstermiş. Yine de
bence omurgalı bir çalışma dilimize çevrilmiş. Hem de nefis bir çeviri ile.
Kitabı okudukça uzun zamandan beridir indimde bir gizem halinde alan Kilise ‐ Gomidas Vartabet
uyuşmazlığı gittikçe açıklığa kavuşuyordu. Artık Gomidas Vartabet’in büyüklüğünü daha iyi takdir
edebiliyorum. Yani, Ermeni Kilise Müziğini kendi özüne (melodisine) döndürme çabası, yaptığı
derlemeler. Gittikçe Gomidas Vartabet’e daha fazla hayranlık duyuyordum.
Aşağıdaki alıntılar ismini şu anda bilmediğim Gomidas’ı konu alan filmden:
Üstat kırsal alanda görünür. Bir çayın yakınlarındadır. Soyunur. Kayar gibi suya girişini izleriz. Batar çıkar
yüzünü sıvazlar bellik ki engin bir haz duymaktadır.
Üstat odasında yatmaktadır. Dıştan bir kızın “Mayrig” ezgisi kulağına gelir. Vartabet yatağında doğrulur,
ezgiyi ilgiyle dinler. Kız şarkıyı söyleyerek uzaklaşmaktadır, üstat da peşinden seğirtir. Köyün içinden
geçerek çeşmeye doğru uzunca bir yolu kat ederler. Kızın şarkısı davam etmektedir. Gomidas büyük bir
tutkuyla onu dinler. Köy çeşmesine varınca kıza bakakalan Vartabet’in sesi duyulur: “Yerke Ahçik Can”
Bu iki sahne bana Vartabed’in doğa sevgisini ve anne hasreti hakkında mesaj içerir gibi geldi. Okuduğum
kitapla paralellik teşkil ediyor diye sizlere de bahsetmek istedim.
Sonuçta, Gomidas Vartabet, Ermeni Kilise Müziğinin daha orijinal biçimde yorumlanmasına örnek olarak
bir dizi konserler düzenlerken, Eşmiyadzin bunu gereksiz, hatta yersiz bulmaktadır. Günümüzde birtakım
icracıların alabildiğine yozlaştırdığı “Der Voğormya” bu kuşkunun pekte gereksiz olmadığını
göstermektedir. Dini Müziğimize çok sesliliği getirmek konusunda ona karşı olanların da tutumları
anlaşılır gibi değildir
Haddini aşan bir yazıyı kaleme aldığımın farkındayım. Kimseyi kırmak ve üzmek istemem. Ancak bu
düşüncemi çoktandır yazmak istiyordum. Son paragrafı yazmak için sizleri bu kadar oyaladığım için özür
dilerim.
Sirov
Leon Gostan Erarslan / leon_erarslan@yahoo.com
Yorumlar kapatıldı.