İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Londra’da Türk –Ermeni İlişkileri Tartışıldı

Londra’da faaliyet gösteren düşünce kuruluşu London Centre for Turkish Policy Türk –Ermeni ilişkileri konulu bir konferans düzenledi.Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Doç.Dr. Ayten Sezen Arığ’ın geçtigimiz hafta London Centre for Turkish ofisinde konuşmacı olarak katıldığı konferansta tarih sayfalarındaki Türk Ermeni ilişkileri derinlemesine tartışıldı.Konuşmasının başında Türk-Ermeni ilişkileri üzerine bir değerlendirme yağan Arığ, Türkler ve Ermenilerin kültürel olarak birbirleriyle en iyi anlaşan ve birbirine dostluk besleyen iki örnek toplum olduğunu söyleyerek hala Türkiye sevgisiyle yaşayan Ermenilerin varlığından söz etti.

Osmanlı dönemindeki Ermeni yaşlıların olumlu şeyleri hatırlamakla birlikte, gençlerin Ermeni milliyetçiliğiyle Türk düşmanlığı ile yetiştirildiğini savunan Arığ, tarihteki Türk Ermeni dostluğuna örnek olarak Kazım Karabekir Paşa’nın “biz Ermenilerle o kadar iyi yaşardık ki hacca gittiğimizde evlerimizin anahtarlarını onlarda teslim ederdik” sözleriyle ifade etti.
“Ermeniler Osmanlı Devleti’ne bağlılıklarını göstererek Millet-i Sadıka olmuştur” diye konuşan Arığ, devletin en önemli ve kritik noktalarında Ermeni asıllı diplomatlar bakanlar ve büyükelçilerin var olduğunu hatırlattı.
Osmanlı Devleti’ndeki azınlıklar konusunu da değinen Arığ, Osmanlı padişahı Fatih Sultan Mehmet’in çıkardığı kanunnamelerle kendi idaresindeki azınlıklara baskı uygulamadığına dikkat çekerek, sözlerine şöyle devam etti: “Ne oldu da 1800’lerde azınlıklarla Osmanlı Devleti arasındaki ilişkiler bozulmaya başladı? Asıl İstanbul’un fethiyle Ermenileri İstanbul’a götüren Fatih’tir. Öncelikle rönesans, reform ve Fransız devrimi gibi oluşumlar dünyaya yeni bakış açısı getirdi ve yeni ulus devlet, ulus milliyetçiliği gibi fikirler oluşmaya başladı. Bunlardan da en çok Osmanlı etkilendi. Ulus devlet fikri gelişince zaten Osmanlı’nın içinde serbest bıraktığı azınlıklar ve diğer uluslar da ayaklanmaya başladı.”
Osmanlı himayesinde yaşayan Ermenilerin de Fransa’dan gelen milliyetçilik akımından etkilenmeye bağladığını belirten Arığ, bu süreçte batılı devletlerin propagandaları ve kışkırtmaları ile isyan ve ayaklanmaların baş gösterdiğini anlattı.
Arığ konuşmasının sonunda “Ermeni meselesi sadece Osmanlı’nın değil uluslarlarası bir mesele olmuştur” diyerek  dünyanın farklı ülkelerine dağılan diaspora Ermenilerinin kimliklerini unutmamak için ve milli benliklerini ayakta tutmak için 1915 olaylarını gündeme getirdiklerini belirtti.

Yorumlar kapatıldı.