İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Şimdi gerçek vatandaş olduk

Helin Şahin
Gayrimüslim vatandaşların temsilcileri bu düzenlemeyle birlikte kendilerini daha artık daha çok vatandaş gibi hissettiklerini belirtiyor, Başbakan Erdoğan’ın ‘insana insan gibi yaklaştığını’ söyleyen azınlık cemaati temsilcileri, “Tarihi bir adım” niteledikleri kararname ile hükümetin ‘azınlıklarımdan korkmuyorum’ deyip kendilerine sahip çıktığını söyledi.

*************
Hükümet’in azınlık vakıflarına 1936 beyannamesine göre taşınmazlarını iade kararı azınlık temsilcilerine bayram sevinci yaşattı. Gayrimüslim vatandaşlar bu adımla devletin kendileriyle güzel bir ilişki kurduğunu belirtiyor.
İSTANBUL
Helin Şahin
Azınlık vakıflarının 1936’dan sonra elde ettikleri ve 1974’ten sonra Hazine’ye devredilen gayrimenkullerinin geri verilmesine ilişkin kararname, azınlık cemaatlerinde büyük sevinçle karşılandı. Gayrimüslim vatandaşların temsilcileri bu düzenlemeyle birlikte kendilerini daha artık daha çok vatandaş gibi hissettiklerini belirtiyor, Başbakan Erdoğan’ın ‘insana insan gibi yaklaştığını’ söyleyen azınlık cemaati temsilcileri, “Tarihi bir adım” niteledikleri kararname ile hükümetin ‘azınlıklarımdan korkmuyorum’ deyip kendilerine sahip çıktığını söyledi. Cemaat temsilcileri, şunları söyledi:
Artık azınlıklar daha rahat yaşar
Azınlık Cemaat Vakıfları Temsilcisi Laki Vingas: “Yurtiçi ve yurtdışından arayıp tebrik ediyorlar ve hemen malların değerini soruyorlar. Eksiklikerin tespitlerini ben de yaptım. Bu kararnamenin çıkması Tüm Türkiye açısından çok olumlu ve sevindirici bir gelişme. Artık azınlıklar daha rahat yaşayacak. Tabi her şey mülkiyet değil. Yurtdışından ve yurtiçinden çok olumlu görüşler bana intikal ediyor. Bu kararnameyle Türkiye artık cemaatlerle daha güzel bir ilişki kurmuştur.”
Başbakanınki insanlık olayıdır
Ermeni Evrensel Hoşgörü Derneği Başkanı Jerry Hırimyan: “Çok şükür duyarlı ve insan sevgisi olan Başbakanımız sayesinde bu insanlık ayıbı giderildi. Azınlıklar şimdi kendilerine ait olan mallara sahip olacaklar. Vakıflar AİHM’e gidiyordu haklarını almak için. Maddi manevi bir üzüntü oluyordu. Türkiye Cumhuriyeti orada yargılanıyor, cezalar alıyordu. Başbakan’ın yaptığı insanlık olayıdır. Belediye Başkanlığı’ndan bu yana tanıdığım Başbakanımız insana insan gibi yaklaşıyor. Birçok hükümet geldi geçti ancak hiçbiri böyle tarihi bir adım atmadı. Başbakan’ın bu felsefesi olmasa bunu kazanmamız hayaldi”.
Hukuki değil siyasi bir sorundu
Ortadoks Patrikhanesi avukatı Cem Sofuoğlu: 40 yıldır süregelen bir haksızlık ve hukuka aykırılık son buldu. Türkiye açısından çok tarihi bir gelişme. İnsan hakları ihlali gerekçesiyle AİHM’e de gidilmeyecek bu konuda. Askerler cemaatlere bu hakkın verilmesinden hoşlanmıyordu. Askeri vesayetin etkisinin kalmadığının göstergesidir. Bu hukuki bir mesele değil siyasi bir meseledir. Siyaseten hükümet buna çözüm getirdi. Hükümet ‘Ben azınlıklarımdan kokmuyorum, hatta onları kültürel bir zenginlik olarak görüyorum’ deyip sahip çıkmış oldu.”
Bayramdan sonra müracaat ederiz
Türk Musevi Cemaati eski başkanı Silvio Avadio: “Kararnamenin çıkartılması çok olumlu bir gelişmedir. Bayramdan sonra müracat edip mezarlıklarımızı geri isteyeceğiz. İstanbul’da ve Anadolu’nun her yerinde mezarlıklarımız var. Tam rakamı belirlemek için bir çalışma yapacağız ve bunları geri alacağız kararname sayesinde. Türkiye açısından büyük bir yenilik. Daha demokratik ve azınlıklara karşı daha hoşgörülü bir tablo ortaya çıktı.”
Avrupa Komisyonu: Olumlu adım
Avrupa Komisyonu da yaptığı yazılı bir açıklamayla uygulamadan duyduğu memnuniyeti belirtti. Komiyon’dan yapılan açıklamada Başbakan bu gelişmelerin pratikte din özgürlüğü açısından pozitif ve yardımcı olduğu kaydedildi. Komisyon, yeni yasanın uygulanmasını Türk otoriteleri gayrimüslim azınlıklar ile iletişim halinde yakından izleyeceğini belirtti.
Tekfur Sarayı Musevi Vakfı’nın
Hükümetin yaptığı düzenlemeyle vakıflara devredilecek taşınmaz sayısının 347 olduğu belirtildi. Vakıflar Genel Müdür Adnan Ertem, NTV’ye yaptığı değerlendirmede “Bu kanun kapsamında, bu 347 taşınmazla ilgili müracat geleceğini tahmin ediyoruz. 347 taşınmaz arasında, fabrika ve köşkler, okul, arazi ve mezarlar da var” dedi.
Öte yandan avukat Kezaban Hatemi ve TESEV Görevlisi Dilek Kurban’ın hazırladığı “Bir yabancılaştırma hikayesi” başlıklı raporda, azınlıklara ilişkin öne çıkan mülkiyet sorunlarınaysa, şu örnekler verilmişti:
Musevi Cemaati : Musevi cemaatinin vakıfları arasında İstanbul Tekfur Sarayı, Selaniko Sinagogu, Fulyaşon Sinagogu ve Unkapanı Musevi Sinagogu’nun da aralarında yer aldığı toplam 24 gayrimenkul.
Rum cemaati: 2 Mart tarihi itibariyle Rum Ortodoks Cemaatine ait toplam 24 vakıf mazbutaya alındı. Vakıfların arasında Heybeliada Kız Yetimhanesi, Tarabya Aya Yorgi Kilisesi, Büyükada Rum Yetimhanesi, Heybeliada Hristos manastırı ve Büyükada Aya Nikola Rum Manastırı da var. Bu vakıflara ait 1000’e yakın taşınmaza el konuldu.
Ermeni Cemaati: 1936 Beyannamesi uyarınca Ermeni Cemaatine ait 30’u aşkın gayrimenkule el konuldu. Bunlar arasında Gedikpaşa Ermeni Protestan İlkokulu, Tuzla Kampı ve Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi’ne ait gayrimenkuller var.
Süryani ve Keldani cemaatleri: Beyoğlu’nda iki bina ve bazı kiliseler.
http://www.stargazete.com/politika/simdi-gercek-vatandas-olduk-haber-378358.htm

Yorumlar kapatıldı.