İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

A.B.D’de Yeni Karar Tasarıları

Ömer Engin Lütem 

Türkiye’de seçimlerden hemen sonra Amerikan Temsilciler Meclisi’nde Türkiye karşıtı karar tasarıları gündeme gelmeye başlamıştır. Birinci tasarı “Amerika Birleşik Devletleri Belgelerindeki Ermeni Soykırımının Teyidi (Affirmation of the United States Record on the Armenian Genocide) başlığını taşımaktadır. Ermeni yandaşlığında nispeten yeni bir isim olan Illinois Eyaleti’nden Temsilciler Meclisi üyesi Robert J. Dold tarafından 24 Haziran 2011 günü verilmiş olup 57 üye tasarıya ortak sunucu olmuştur. (Temsilciler Meclisinin 435 üyesi bulunmaktadır). Tasarıya H.RES.304 sayısı verilmiştir. 

Söz konusu tasarı Temsilciler Meclisi’nin geçen döneminde sunulmuş olan ve H.RES.252 sayısını taşıyan tasarının aynıdır. Bu tasarı son on yıl içinde, tüm dönemlerde verilmiştir. Bilindiği üzere bunların hiç biri kabul edilmemiş ancak kabul edilme olasılıkları bazen Türkiye- ABD ilişkilerinde bunalımlara yol açmıştır. Sonunda, ABD Hükümetlerinin (bazen bizzat ABD Başkanın) müdahalesiyle tasarılar oya konmamıştır.
Söz konusu tasarıların amacı bir Ermeni soykırımı olduğunu resmen ABD Kongresi’ne ve Hükümeti’ne kabul ettirmektir. Uzun bir metin olan tasarıda, gerekçe bölümünde soykırım savının kanıtlanması amacıyla birçok açıklama yer almaktadır. Bunlardan bazılarında maddi hatalar bulunmaktadır. On yılı aşan bir süreden beri bu yanlışlar çeşitli Türk kuruluş ve kişileri tarafından Temsilciler Meclisi’nin dikkatine getirilmişse de dikkate alınmamıştır. Bu durum tasarının amacının gerçeklere değinmekten ziyade, bazı siyasi hesaplarla, ABD’deki Ermeni toplumunu tatmin etmek olduğu görülmektedir.
Son tasarının zamanlamasında dikkati çeken iki husus olduğu görülmektedir. Birincisi tasarının ülkemizdeki seçimlerden hemen sonra sunulmuş olmasıdır. Aslında seçimlerimiz ile bu tasarı arasında herhangi bir ilişki bulmak zordur. Olsa olsa tasarı seçimlerden hemen evvel veya seçimler sırasında sunulsaydı bunun Türkiye’de esasen mevcut Amerikan karşıtlığını daha da arttırabileceği düşünülmüş olabilir.
Zamanlama hususunda daha gerçekçi bir tahmin bu ay sonuna doğru Türkiye’nin de teşviki ile bazı gemilerin Gazze’ye insani yardım götürecek olması ve bunun ikinci bir Mavi Marmara olayına dönüşmesi olasılığıdır. Söz konusu tasarıyla Türkiye’ye bir uyarıda bulunulmuş olabilir. Temsilciler Meclisinde Musevi asıllı üyelerden yarısından çoğunun bu tasarıya ortak sunucu olması konunun İsrail’le de ilgili olduğunu düşündürmektedir.
Tasarının Temsilciler Meclisi tarafından kabul edilip edilmeyeceğine gelince. Ortak sunucuların sayısının henüz az olması şimdilik buna olanak vermemektedir. Ancak Ermeniler ortak sunucu sayısının artması için çaba göstereceklerdir. Bu sağlandığı takdirde tasarının Dışişleri Komitesi’nde oylanması, oradan da Meclisin Genel Kurulu’nda oya sunulması gerekecektir. Yukarıda da değindiğimiz gibi şimdiye kadar ABD Hükümetleri veya bizzat Başkanlar, nüfuzlarını kullanarak, bunu önlemişlerdir. Bu kez de böyle olması, hatta belki de Tasarının Dışişleri Komitesi’nden dahi geçmemesi mümkündür. Diğer yandan Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğa sahip olan Cumhuriyetçiler  genelde “ Ermeni tasarılarına” karşı mesafelidir. Nitekim 57 ortak sunucudan sadece 10’u Cumhuriyetçidir.
Sonuç olarak söz konusu tasarının kabul edilme olasılığı azdır ancak Türkiye-ABD arasında ciddi anlaşmazlıklar olduğu veya bunalımlar yaşandığı hallerde bu tasarının kabul edilme şansı olabilir.
Gelecek yazımızda Türkiye’deki Hıristiyan eserlerinin korunması ve el konulan kilise mallarının iadesi konusundaki bir diğer tasarıyı ele alacağız.

http://www.avim.org.tr/bultentekli.php?haberid=35525

Yorumlar kapatıldı.