Murat Bardakçı / mbardakci@htgazete.com.tr
“Yahudiler, dünya üzerinde soykırıma uğramış tek halktır” düşüncesini muhafaza etmek ve bir başka örneğin ortaya çıkmasını önlemek için senelerden buyana büyük çaba gösteren İsrail’in aleyhimizde böyle konuşmaya başlamasının sebebini artık derinlemesine düşünmemiz lâzımdır.
NEDEN DEĞİŞTİLER?
İsrail, Ermeniler’den gelen bütün talepleri şimdiye kadar gözardı etmiş, Amerika’daki Ermeni lobisinin aleyhimizdeki bütün girişimlerine karşı bize destek vermişti. Ama, birkaç milletvekili bundan birkaç sene önce kendi başlarına bir işe kalkışmışlar, ders kitaplarına “Ermeni soykırımı” ile ilgili bazı bölümler koydurmak istemişlerdi. Hattâ, Eğitim Bakanlığı da bu konuda ikna edilmişti ve ders kitaplarında “Türkler 1915’te milyonlarca Ermeni’yi kestiler” şeklinde cümlelerin yer almasına ramak kalmıştı.
Bir diplomat dostumdan dinlemiştim: Ders kitapları tam değişeceği sırada Türkiye devreye girmiş, Kudüs’te yoğun temaslar yapılmış ve İsrail’in karardan vazgeçmesi sağlanmıştı.
Diplomatlarımızın durup dururken neden böyle bir işe kalkışıldığını sordukları zaman aldıkları cevap, gayet şaşırtıcı idi. İsrailliler “Soykırıma uğramış tek millet olduğumuzu bugüne kadar her yerde tekrarladık ve bizimle aynı kaderi paylaşmış olan başka halkların seslerini duyurmalarını engelledik. Ama, işin bir başka tarafı da olduğunu şimdi yeni yeni fark etmeye başladık: Şayet soykırım görmüş tek toplum Yahudiler ise bunun bir sebebe dayanması gerekirdi ve demek ki biz bir kötülük yapmış, bunun karşılığında da soykırıma uğramıştık. Artık ‘kötü toplum’ olarak tek başımıza kalmak istemiyoruz ve yanımıza Ermeniler’i de alıyoruz” demişlerdi. Yani “kötü olmadıklarını göstermek” uğruna Türkiye’yi soykırımcılıkla suçlamaya kalkmışlardı.
RUSYA’YI UNUTMAYALIM
İsrailliler’in Knesset’te şimdi Ermeni soykırımı konusunda bir oturum yapma hazırlıklarının ise öyle ruhlarını temizlemek yahut psikolojik bakımdan rahatlamak gibisinden bir bahaneleri yok. Tek sebep, mâlûm Mavi Marmara hadisesinin tekrarlanması çabalarının, yani, “dış politikada sıfır sorun” iddiası ile ortaya çıkıp dokuz cana mâlolan işgüzarlığın Mısır’ın Refah sınır kapısını açmış olmasına rağmen yeniden sahnelenme ihtimali…
Herhalde hatırlarsınız, bundan birkaç sene önce bazı aklı evveller Rusya’ya karşı Çeçen kartını oynamaya kalkmış, Rus tarafı resmen hiçbir protesto yahut eleştiri yapmadan “PKK’nın Moskova’da büro açmasına karar verildiğini” duyurunca aklımız başımıza gelmiş ve tehlikeli oyundan bir anda vazgeçmiştik…
Ankara’da bu riskli yolculuk öncesinde soykırım bahanesi ile attığımız geri adımları yahut geçen seneki acıları hatırlayacak aklı başında birkaç kişi herhalde kalmıştır…
Yorumlar kapatıldı.