İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Hrant’ın sesi yetti

Mustafa KÜÇÜK-Selçuk YAŞAR Orhan SAAT  
Silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, ölümünün 4’üncü yılında öldürüldüğü yerde ve saatte anıldı. Dink’in, “Doğrudur, Ermenilerin bu ülkede gözü var, bu topraklarda gözü var” diye başlayan konuşmasının ses kaydı, binlerce kişiyi gözyaşlarına boğdu.RAKEL Dink, çocukları Delal, Arat ve Sera, kardeşi Orhan Dink ile diğer aile üyeleri dün saat 14.55’te Agos Gazetesi’nden çıkarak, Hrant Dink’in öldürüldüğü yere indiler.

Saat tam 15.00’te ise saygı duruşunda bulunuldu. Bu sırada Hrant Dink’in daha önce yaptığı bir röportajın ses kaydı hoparlörlerden dinletildi. Hrant Dink şunları söylüyordu: “Doğrudur, Ermenilerin bu ülkede gözü var, bu topraklarda gözü var. O zaman yazdığımı şimdi de tekrarlıyorum. O sırada Cumhurbaşkanı Demirel, ‘Ermenilere 3 çakıl taşı bile vermeyiz’ diye bir laf etmişti. Ben de bu kadının öyküsünü yazmıştım ve demiştim ki ‘Evet biz Ermenilerin bu topraklarda gözümüz var. Çünkü kökümüz burada. Ama merak etmeyin bu toprakları alıp gitmek için değil. Bu toprakların gelip dibine girmek için. Teşekkür ediyorum.”
Törene katılanlar, ağlayarak dinledikleri konuşmayı uzun süre alkışladılar.
‘Biz, dev bir aileyiz’
Törende, Hrant’ın arkadaşları adına, Toplumsal Bellek Platformu’ndan Nükhet İpekçi yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Büyük bir aile olarak dördüncü defa buradayız. Kardeşimiz Rakel’in söylediği gibi, ‘bizi acılarda akraba ettiler’. Bazı resmî kurum ve kişilerin, çok örgütlü bir planla, büyük bir uyumla canından ettikleri Hrant Dink’in can hakkını biz ailece savunabilir miyiz buradan? Savunduğumuzu sanırız ama sözde kalır. Sözde kalmasa artık. Arat kardeşimizin geçen seneki sözleri kulağımızda. ‘Ben bu dünyanın camını, çerçevesini indirmek istiyorum. Babamın büstü var bir tane. Onu kırmak, parçalamak istiyorum. Ben büstleri sevmiyorum, ben insanları seviyorum.’
‘Artık bir adımız var’
Dört yıldır, sorduğumuz sorular hâlâ havada. Ama öğrendiğimiz bir şey var, bu tür cinayetleri artık sadece siyasi cinayet, linç, katliam gibi sözlerle tanımlamayacağız. Çünkü, var olan yasalar, şimdilik yetersiz kalsa da, bunların, ‘insanlığa karşı işlenmiş suçlar’ kapsamına girdiğini biliyoruz. Meçhulden kurtulduk. Artık bir adımız var. Adımızı biliyoruz ama bu cinayetleri kimlerin aydınlatacağını bilmiyoruz.” Törene, CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Cengiz Çandar, Yavuz Bingöl, Mustafa Alabora, Ali Bayramoğlu, Prof.Dr. Vedat Türkali’nin de aralarında bulunduğu çok sayıda gazeteci, yazar, sanatçı ve vatandaş katıldı.
Polise yargı yolu
Dink’in öldürülmesinde ihmalleri olduğu iddia edilen ancak Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma izni vermediği dönemin Trabzon Emniyet Müdür Reşat Altay ve Polis Başmüfettişi Levent Yarımel hakkındaki iddialar yeniden değerlendirilecek. Dink ailesinin avukatlarının başvurusu üzerine eski kararı inceleyen Rize Ağır Ceza Mahkemesi, Altay ve Yarımel’in yeniden dinlenmesi için Başsavcılığa yazı gönderdi.
TAKSİM Meydanı ve Abide-i Hürriyet Caddesi üzerindeki DİSK binasının önünden yürüyüşe başlayan gruplar Agos Gazetesi önünde bir araya geldi. “4 yıldır yargı yok”, “4 yıldır meclis yok” yazılı dövizler taşıyan grup, “Hrant için adalet için”, “Katil devlet hesap verecek”, “Faşizme inat, kardeşimsin Hrant”, “Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeniyiz” sloganları attı. Hrant Dink’in öldürüldüğü yere, siluet fotoğrafı, karanfillerden kalp şeklinde bir çelenk konuldu, mumlar yakıldı. Törene katılanlar, karanfilleri ve yazdıkları yazı ve şiirleri buraya bıraktı. Tören öncesi başta ‘Sarı Gelin’ olmak üzere Türkçe ve Ermenice türküler çalındı.
Sarı Gelin ve karanfiller
HRANT Dink’in eşi Rakel Dink, yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı anma töreninde konuşma yapmadı. Agos Gazetesi’nin penceresinden kalabalığı selamlayan Rakel Dink, eşinin hunharca öldürüldüğü yere de bir demet karanfil bıraktı.
 http://www.hurriyet.com.tr/gundem/16806021.asp

Yorumlar kapatıldı.