İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ermeni Okullarının Geliri Yok; Bağışlarla Yaşıyor

Ermeni Okullarının Geliri Yok; Bağışlarla Yaşıyor 

MEB’in bütçe ayırmadığı Ermeni okulları, Lozan’da tanınan hakları geri istiyor. Okul yöneticisi Paylan, “Devletten öğrenci başına iki bin lira istedik, acil önlem alınmalı; vakıf mallarının geri alınmasını bekleyecek nefesimiz kalmadı” diyor.

Semra PELEK semrapelek@bianet.org İstanbul – BİA Haber Merkezi22 Eylül 2010, Çarşamba BU HABERİN UZANTILARI
ERMENİ VAKIF OKULLARININ SORUNLARI: Paylan: Batı Ermenicesi İçin Öğretmen Yok; Dil Unutuluyor
ERMENİ VAKIF OKULLARININ SORUNLARI: Paylan: Ermeni Okullarının Başında Müstemleke Müfettişi Var

“İstanbul’da 16 okulumuz var, bunların ikisi bütçelerini denkleştiriyor, gerisi hayırseverlerin katkıları, velilerin bağışlarıyla yaşıyor.”

Ermeni Cemaat vakıflarına bağlı 16 okulda, üç bin öğrencinin eğitim gördüğünü anlatan Yeşilköy Ermeni Okulu yöneticisi ve okulların bağlı olduğu vakıfların kurduğu Eğitim Komisyonu Koordinatörü Garo Paylan, bianet’in sorularını yanıtladı…

Ermeni okullarının yasal statüsü nedir?

Devlet okulu statüsünde değiller ama özel okul da değiller. Devletin işine gelince özel, işine gelince devlet okuluyuz. Bazen çok ciddi şekilde devlet okul gibi denetliyorlar bazen de özel okul gibi maliye denetimine tabi tutuluyoruz. Özel bir statümüz yok. Geçtiğimiz yıl Milli Eğitim Bakanı ile görüşmemizde özel statü istedik. Bunun hak temelli olmasını, pozitif ayrımcılık içermesini istiyoruz.

Milli Eğitim bu talebi nasıl karşıladı?

Üzerinde çalıştıklarını söylüyorlar. Bakanın iyi niyetli olduğunu düşünmek istiyorum ama çok yavaş işleyen Milli Eğitim bürokrasiden bu işler çok kolay geçmeyecek biliyorum.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Ermeni okullarına bütçeden para veriyor mu?

Hayır, hiç vermiyor. 1974’e kadar Lozan’dan gelen bir hak olarak, devlet öğrenci başına, çok düşük miktarda da olsa, para verirdi. Lozan’da devlete azınlık okullarına yardım edeceksin, denir. (Azınlık vakıfların mal edinmesiyle ilgili yasal değişikliğin yapıldığı) 1974’te bu yardım da kaldırılmış. Bakan Nimet Çubukçu’dan bu yardımın ihya edilmesini istedik. Talebi tartışıyorlar, bir şey çıkacağını ümit ediyoruz.

Rakam belli mi? Ne önerdiniz?

Öğrenci başına iki bin lira önerdik. Okulların bağlı olduğu vakıfların çok küçük gelirleri var, bu bizim için artı kaynak olacaktır.

Okulların nereden gelir elde ediyor?

Her okul bir vakfa bağlı. Vakfın menkulleri varsa, kira gelirleri ile bütçesini doğrultuyor. Kira gelirleri yoksa öğrencilerden bağış alıyor. 16 okulumuz var ve bunların sadece ikisi bütçesini denkleştiriyor. Gerisi hayırseverlerin katkılarıyla, velilerin bağışlarıyla yaşıyor.

Bir de durumu iyi olan ve olmayan çocuklar var…

Tabii. Biz aslında, şu anda vakıfların el konulan mallarının iadesine ilişkin davalar sonuçlanır, mallar geri alınırsa bütün öğrencilerimize ücretsiz eğitim verebiliriz. Ama malların geri alınması hemen olacak şey değil. Davalar sürüyor, daha Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi aşaması var. Bizim o kadar nefesimiz var mı bilmiyorum. Bu konuda acil proje geliştirilmesi lazım.

Bakanlık yardım talebini kabul etmezse bu okullara ne olacak?

Okullar yine olur ama kör kütük gider. Toplum bu okulları kapattırmaz ama günü kurtaracak paralar toplarız. Daha iyi eğitim veren okullar olmaz.

Diasporadan desek geliyor mu?

Hayır. Tamamen iç kaynaklarla yürütülüyor.

İstanbul Ermenileri destekliyor yani sadece…

Evet.

Anadolu’dan hiç öğrenci geliyor mu?

Anadolu’da Ermeni diye bir şey kalmadı. Geçen yıl Adıyaman’dan bir aile göçtü, onların üç çocuğu yazıldı o kadar. Kalan çok az ailenin de çocukları yok. (SP)

Yorumlar kapatıldı.